Suriye Müzakerelerinin 6 Kilit Noktası
Suriye iç savaşına diplomatik çözüm bulmak amacıyla yaklaşık son iki yıl içinde yapılan ilk büyük girişim bugün Viyana'da gerçekleşiyor. Beşar Esad rejimini destekleyen İran ve Rusya ile Esad'ın gitmesini isteyen ABD, Türkiye ve Suudi Arabistan'ın katılacağı görüşmelerden somut bir sonuç beklenmiyor. Görüşmelerde altı kilit nokta öne çıkıyor.
Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu'nun temsil edeceği toplantıya aralarında İran'ın da bulunduğu 17 ülke ile AB ve BM temsilcileri katılacak.
Beşar Esad rejimini destekleyen İran ve Rusya ile Esad'ın gitmesini isteyen ABD, Türkiye ve Suudi Arabistan'ı aynı masanın etrafında toplayacak olan görüşmelerden pek fazla somut bir şey beklenmiyor.
CNN Türk'ten Metin Güneş'in haberine göre, görüşmelerin altı kilit noktası şöyle:
1- ABD ve Rusya ortak bir zemin bulabilecek mi?
Suriye savaşına herhangi bir diplomatik çözüm bulmanın ön şartı, Washington ile Moskova arasında bundan sonra hangi adımların atılması gerektiğiyle ilgili bir görüş birliği olmasından geçiyor. ABD, Esad'ın derhal gitmesine gerek olmadığını söyleyerek daha esnek bir tavır takınmaya başladı. Bu arada Rusya ise Suriye'de yeni seçimlerden söz ederek Esad'a açık kapı bıraktı. Ancak bazı batılı ve Arap diplomatlar, ABD ile Rusya arasında Esad konusunda ne yapılması gerektiğiyle ilgili görüş ayrılığının çok yakında giderilebileceğine inanıyorlar.
2- İran'ın artan ağırlığı
Suriye savaşının başladığı dört yıldan uzun bir süreden beri ilk kez İran savaşla ilgili uluslararası bir toplantıya davet edildi. İran'ın toplantılardaki varlığı Haziran ayında nükleer program ile ilgili imzalanan anlaşmadan sonra İran'ın uluslararası statüsünüdeki değişime de işaret ediyor. İran uluslararası büyük bir oyuncu haline gelmedi belki ama dışlanmış ülke statüsü de artık geçmişte kaldı.
3- İran Suudilere karşı
Suriye konusunda Rusya ile ABD arasındaki restleşmeden çok daha serti Suudi Arabistan ile İran arasında mevcut ve bu görüş ayrılıklarını gidermek çok daha zor.
Suudiler için Suriye'de siyasi değişim sadece Esad'dan kurtulmaktan ibaret değil. Suudiler aynı zamanda Tahran'ın bölgedeki en önemli müttefikinden olmasını da istiyorlar. Ancak ABD, en azından İran'ın da masada yer alması konusunda Suudileri ikna etmiş bulunuyor.
4- Avrupa ve mülteciler
Son aylarda Suriye'den gelen büyük mülteci akını göz önüne alındığında, Avrupa devletleri siyasi bir çözüm için can atıyor.
Bunun bir sonucu olarak da bir çoğu Rusya'nın yaz aylarında Suriye'de askeri yığınak yapmasını memnuniyetle karşıladı, zira bu sayede soruna diplomatik bir çözüm bulmanın daha kolay hale geleceği düşünüldü. Ancak Rusya'nın IŞİD yerine Esad karşıtı güçleri hedef alması Avrupalıları da kızdırdı. Ve şimdi Rus bombardımanının yeni bir mülteci dalgası yaratmasından korkuyorlar.
5- Fiili gerçekler
Dış güçler bir anlaşmaya varsa bile, fiilen savaşan farklı tarafların da desteğini almaları gerekecek. Son günlerde meydana gelen gelişmelerden biri de Rusya'nın ABD destekli Özgür Suriye Ordusu mesupları ile bazı görüşmelerde bulunup IŞİD'e karşı savaşta destek teklif etmesi. Ancak Rusya'nın bu girişimi son haftalarda Rusya'nın hava saldırılarına maruz kaldıklarını söyleyen ÖSO komutanları tarafından ciddiye alınmadı. Daha geniş anlamda, diplomatlar ve gözlemciler her iki tarafta da ateşkes için gerekli şartları yaratacak bir işaret görmüyorlar. Aksine, Rusya'nın müdahelesi ve ABD ve Arap desteğinin gittikçe artması savaşı daha da şiddetlendirdi.
6- Netice?
ABD'li yetkililer, bugün yapılacak toplantılardan söz ederken 'tamam ya da devam' değil 'sürecin başlangıcı' diyorlar. Viyana zirvesinin görüş ayrılıklarını gidermek yerine diplomatik sürece yeni bir ivme kazandırması bekleniyor. Sonuç olarak, diplomatlar ana hedefin ilerdeki toplantılar için tarafları masada tutumak olduğunu söylüyorlar.