onedio
Görüş Bildir

Sinema Haberleri

Sinema ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Sinema ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

"Bana Bilmediğim Bir Şey Söyle" Akımına Katılarak Bilgiye Aç Olanları Doyuran Kişiler
Akımlar başlıyor, akımlar gelişiyor, akımlar değişiyor, çoğu zaman da kaybolup internet çöplüğünün dibinde ya hatırlanmayı ya da yeniden hortlatılmayı bekliyor. Ancak bir akım var ki hiç eskimiyor. O da bana bilmediğim bir şey söyle akımı... Çünkü ne atacak selfie bitiyor ne de paylaşılacak ilginç bilgi. Bakalım akımın son sürümüne nasıl katkılar gelmiş.
İspanya Tarihinde İlk Çıplak Film Gösterimine Ev Sahipliği Yaptı
İspanya çıplaklık tabularını sorgulatan bir etkinliğe ev sahipliği yaparak dikkatleri üzerine çekti. Valensiya ve Barselona’daki iki sinema ülkenin ilk nüdist film gösterimine sahne oldu. İzleyiciler kıyafetlerini çıkarıp koltuklarına havlularını sererek film keyfi yaşadı. Bu etkinlik çıplaklığı cinsellikten ayırıp doğal bir ifade biçimi olarak görmeye davet ediyor. Organizasyon çıplaklığın kültürel alanlarda normalleşmesine dair yeni bir adım olarak değerlendiriliyor.
Oğuzhan Alpdoğan Videoları Günümüzün İşçi Sınıfını mı Temsil Ediyor?
Mizah tarih boyu bir silah olarak kullanıldı. Özellikle bir kesim kendisinden daha güçlü bir sınıfa kimi zaman laf anlatmak kimi zaman iğnelemek için bu yolu kullandı. İşçi sınıfı da gördüğü baskıya, kötü çalışma şartlarına, gelir adaletsizliğine sesini mizah yoluyla çıkardı. Özellikle politik mizah ülkemizde bittiği düşünülen, meşhur komedyenlerin toplumun sorunlarına değinmedikleri için çokça eleştirildiği bir alan. Pek çok komedyen ve fenomen içeriklerinde kadın erkek ilişkilerini veya kendi kişisel hayatlarını anlattıkları amiyane tabiriyle 'suya sabuna dokunmadıkları' gibi serzenişlerle karşılaşsalar da Oğuzhan Alpdoğan'ın çizdiği işçi karakteri bunun çok dışında.
Singer Dikiş Makinesinden Baymak Termosifona Haftanın Çok Satan Ürünleri Burada!
2024 yılını bitiriyoruz. Yılın son haftalarındayken en çok satılan ürünlerin arasında termosifon, indirimli banyo havluları, montlar ve daha bir sürü sürpriz ürün var. Karşınızda online alışverişte bu haftanın en çok satan ürünleri. Bizden söylemesi bu ürünlere bakmadan bu haftanın alışverişini tamamlamayın.'Bu içerik iş birliği içeriyor.'*Satın aldığınız ürünlerde satıcılardan kaynaklanan sorunlardan Onedio sorumlu değildir.Bu içerik 18.12.2024 tarihinde güncellenmiş olup, bu içeriğe erişim sağladığınız zamana göre listelenen ürün fiyatlarında değişiklikler olmuş olabilir.
Yeşilçam'ın Efsanelerinden Salih Güney Vikipedi'nin Kendisini 'Jigolo' Olarak Tanıtmasına Sert Çıkıştı
Yeşilçam’ın parlayan yıldızlarından biri olan Salih Güney, bugün hala Türk sinemasının unutulmaz isimleri arasında yer almakta. Geçmişteki büyük başarısınınyanunda hem ekranlarda sergilediği yetenekli oyunculuğu hem de karizmatik duruşuyla hafızalarda kalan Salih Güney, 70'ler ve 80'lerin popüler filmlerinin aranan ismi oldu. Uzun bir sürenin ardından Nişantaşı'nda görüntülenen Güney ettiği isyanla gündeme geldi. Yeşilçam’ın usta oyuncularından Salih Güney, kendisinden “jigolo” diye bahseden Vikipedi’ye tepki gösterdi. Gelin ne demiş birlikte bakalım👇
Ferzan Özpetek'in Yeni Filmi İlk Kez Roma'da Gösterildi
Başrollerini Kasia Smutniak ve Francesco Arca’nın paylaştığı filmin gösterimi Roma’nın köklü sinema salonlarından Adriano’da yapıldı. Filmlerinde müziklere büyük yer veren ve soundtrack albümleri ile de müzik severlerin beğenisini kazanan Özpetek, Kemerlerinizi Bağlayın’da Sezen Aksu’nun oğlu Mithatcan Özer’in İngilizce bir şarkısı ile Aynur Doğan’ın ‘Bexo (Uyan)’ adlı şarkısına da yer verdi. Gösterimin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özpetek, Kemerlerinizi Bağlayın’ın 10’uncu filmi olduğunu hatırlatarak, böylece kariyerindeki eser sayısında yuvarlak bir rakama ulaştığını vurguladı. Yönetmen, İtalya’da tamamıyla komedi isteyen bir seyirci kitlesi olduğunu, bu konuda dağıtıcı firma ile anlaşamadıklarını söyleyerek şunları dile getirdi: “Bu filmin belirli kısımları kuvvetli bir şekilde ağlatıyor, heyecanlandırıyor. Onlar çok önemli benim için. Dağıtıcı firma da, filmin hüzün değil, komedi kısımlarını göstermemizi istedi. Böyle bir tartışma yaşadık. Ben de seyircinin sinemaya heyecan duymak için gittiğini, bunun hem ben, hem de izleyenler için çok önemli olduğunu söyledim. Herkesin komedi istediği bir dönemde de, ben o kadar komedi yapmıyordum.” Film, Elena’nın (Kasia Smutniak) Antonio’ya (Francesco Arca) duyduğu, beklenmedik, altüst edici aşkı, dostluğun arasına karışan, ani bir çarpışmaya sebep olacak yasak bir tutkuyu anlatıyor. Yasak bir tutkunun hikayesinden, 13 yıllık bir evliliğin yolculuğuna çıkan film, kahramanlarının kapıldığı duygusal ’türbülans’ ve ondan kurtulma çabalarını ele alıyor. Türkiye’de film çekme zamanı geldiğini de söyleyen Özpetek, bir sonraki filmi için aklında bir projenin oluştuğunu ve 11. filmini mutlaka İstanbul’da çekmek istediğini dile getirdi. Özpetek, ilk filmi Hamam’ın (1997) ile ikinci filmi Harem Suare’nin (1999) bir kısmını Türkiye’de çekmişti. 55 yaşındaki sanatçı, filminin gösterime girmesinin ardından yönetimini üstlendiği La Traviata Operası’nı, İtalya’nın Bari kentinde tekrar sahneleyeceğini de ekledi. Film gösteriminin ardından başrolde yer alan Polonya asıllı oyuncu Kasia Smutniak duygularını şöyle dile getirdi: “Çok heyecan verici bir deneyimdi. Daha önce böyle bir şey yaşamamıştım. Ferzan’la çalışmak, sinemanın da ötesinde çok insani bir deneyimdi.” Başrolü paylaşan Francesco Arca ise, bunun ilk sinema deneyimi olduğunu vurgulayıp, şöyle konuştu: “İlk filmimi bu kadar tanınmış bir yönetmen olan Ferzan’la ve böyle bir ekiple gerçekleştirmiş olmak heyecan verici. Bu film için 12 kilo almak zorunda kaldım. Benim için çok ilginçti.” Bu filme gelecek tepkilerin ardından sinemaya devam edip etmeyeceğini düşüneceğini belirten Arca, “Deneyimim olmadığı için kendimi Özpetek’in ellerine bıraktım ve o ne dediyse onu yaptım. O, benim favori yönetmemim” ifadelerini kullandı. Özpetek’in birçok filminde rol alan Paola Minaccioni de, “Ferzan bu sefer bana trajikomik bir rol verdi. Beni çırılçıplak bırakan bir rol oldu. Çünkü makyajsız, bakımsız bir kadını canlandırdım” dedi.Zete
13. !f Film Festivali Sona Erdi! Bağımsız Filmleri Kaç Kişi İzledi?
İstanbul'dan 13 Şubat'ta yola çıkan ve 27 Şubat-2 Mart'ta Ankara ve İzmir'e uğrayan !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, 80 bin kişiye ulaştı. !f İstanbul'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, festival kapsamında, uzun ve kısa metrajlı 100'e yakın film gösterildi. Nymphomaniac/İtiraf ve The Wind Rises/Rüzgar Yükseliyor'un biletleri festivalin ön satışının ilk gününde tükendi. 'Drinking Buddies/Akşamdan Kalanlar', 'Dallas Buyers Club/ Sınırsızlar Kulübü', 'The Double/Öteki', 'The Grandmaster/Büyük Usta', 'Is the Man Who Is Tall Happy?: An Animated Conversation with Noam Chomsky/Uzun Boylu Adam Mutlu Mu?: Noam Chomsky ile Canlandırma Bir Sohbet', 'Under the Skin/Derinin Altında' filmlerin biletleri de kısa sürede satıldı. Uluslararası yarışmalı bölüm Keş!f'te, ABD, Almanya, Fransa, Fas, Irak, İngiltere, İran, İsviçre, Nepal, Norveç, Sırbistan ve Türkiye'den toplam 9 film yarıştı. Ana jüri ve Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) jürisinin ortak seçimi, 'Fish & Cat/Balık ve Kedi' filmiyle İranlı yönetmen Shahram Mokri oldu. Festivalin bu yılki yeni yarışması 'Aşk & Başka Bi'Dünya'da ise ABD, Almanya, Arjantin, Avusturya, Irak, İngiltere, İsviçre, Mısır, Rusya, Şili ve Türkiye'den toplam 7 film yarıştı. Jüri, 'yılın en yaratıcı müdahalesi' olarak Türkiye'den Koray Kaya'nın filmi 'Anarşik Armoni'yi seçti. 'Türkiye'den Kısalar' bölümü kapsamında verilen 'İzleyici Ödülleri'nde, 'en iyi kısa' Azra Deniz Okyay'ın yönettiği 'Küçük Kara Balıklar'a verilirken, Can Evrenol'un 'Baskın'ı ikinciliği, Onur Yağız'ın 'Patika / Patika (The Country Road)' adlı kısa filmi üçüncülüğü aldı. Habertürk
'İtirazım Var' Filminin Fragmanı
‘İtirazım Var’ filminin fragmanı yayınlandı!Selam Bulut, bir camide imam olarak görev yapan sıradan bir adamdır. Bu sıradanlığın son bulduğu an ise görevli olduğu camide işlenen bir cinayetin işlendiği gün olur. Cinayet, polisin pek ilgisini çekmeyince tüm işler Selman Bulut’a kalır. İmam, kendi bildiği yöntemlerle bu cinayeti aydınlatmaya karar verir…‘İtirazım Var’, en son ‘Sen Aydınlatırsın Geceyi’ filmiyle kamera arkasına geçen ve televizyonda Ben de Özledim dizisiyle izleyici karşısına çıkan Onur Ünlü’nün son sinema projesi. Başrolünde Serkan Keskin’in yer aldığı polisiye türündeki filmin senaryosu ve yönetmenliği Onur Ünlü’ye ait. Diğer rollerde ise Hazal Kaya, Büşra Pekin, Öner Erkan ve Osman Sonant gibi isimler bulunuyor.‘İtirazım Var’ filminin fragmanını izlemek için lütfen aşağıdaki bağlantıya tıklayın.
Hangi Yazar Senin Ruh Eşin?
Yazarlar nev-i şahsına münhasır insanlardır. Bu acayip kişilikler de romanlarına yansır. Biz de yazarları okurken 'tam da beni anlatmış'  diye çokca düşünmüşüzdür. Yazarların başarısı çoğu zaman buradan gelmekte. Peki hangi Türk yazar size hitap ediyor. Bu testi çözerek bunu öğrenebilirsiniz!
Nejat İşler 42 Yaşına Hastanede Girdi
Bir süredir sağlık sorunlarıyla gündeme gelen sanatçı, birçok önemli TV dizisi ve sinema filminde rol almış olsa da en çok Behzat Ç. dizisindeki Ercüment Çözer ve Barda filmindeki Selim rolleriyle hatırlanıyor. 1972 yılında İstanbul'un Eyüp semtinde doğdu.28 Şubat 1972 yılında İstanbul'un Eyüp semtinde doğdu. Feshane işçilerinden birinin torunu olan Nejat İşler, ilkokuldan sonra eğitimine Cağaloğlu Anadolu Lisesi'nde devam etti. Ortamına alışamadığı yeni okulunda popüler olmak ve derslerinden kaçmak için okulun tiyatro koluna girdi. Kısa zamanda popüler olan Nejat İşler derslerini de boşluyordu. Liseyi bitirdikten sonra üniversiteye giremeyince, para kazanmak için çay partileri düzenlemeye başladı.Nejat İşleri umduğu gibi gitmeyince borca girdi. Borçlarını kapatabilmek için Mahmutpaşa'dan t-shirt alıp Teşvikiye'de bu t-shirtleri satma kararı aldı. Kış aylarında ise t-shirt yerine kitap, dergi ve plak sattı. İki sene sonra Yıldız Teknik Üniversitesi Fotoğraf bölümünü kazanan Nejat İşler iki yıllık olan bölümden askerlik için iyi olmadığını düşünerek vazgeçti.On yıl kadar satış işleriyle uğraştıktan sonra Taksim'de dolaştığı birgün, bir tiyatro sahnesinde bedava gösterimde olan 'Danton'un Ölümü' adlı eseri seyretti. 'Ben niye bu işi yapmıyorum?' diye düşünen Nejat İşler, dayısının yanına gittiği Eskişehir'de konservatuar sınavına girmeye karar verdi ve kazandı. İstanbul'a döndüğünde, ilanını gördüğü Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuar Bölümü'ne başladı. 1995 yılında Mimar Sinan Üniversitesi'nin devlet konservatuarı bölümünden mezun olana kadar devlet tiyatrosunda ve televizyon dizilerinde rol aldı.1995 yılında mezun olduktan sonra iki arkadaşıyla birlikte 'Kahramanlar ve Soytarılar Tiyatrosu'nu kurdu. Tiyatronun kurulmasından sonra kendi oyunları için hikayeler yazmaya başladı. 'Belki hiç okumayan biri de yazabilir bunları, benim yazı yazmamın nedeni yazmak değil, sadece oynayalım diye yazıyorum.' dediği, 'Tuhaf Şehir Hikayeleri', 'Biz Zavallı Erkekler' ve 'Yalnızlık Benim Gizli Sevgilim' adlı üç kitap yazdı. 41.Antalya Altın Portakal Ödülleri için Erkek Oyuncu dalında aday olarak gösterildi. Her fırsatta amacının başrol oynayıp şöhret olmak olmadığını belirten İşler, tek arzusunun yaptığı işi elinden geldiğinin en iyisi olarak yapmak olduğunu, tiyatro yaparken ölmek istediğini dile getirdi.1994 yılında rol aldığı ilk televizyon dizisi olan Gurur'dan sonra, Deli Yürek, Şehnaz Tango, Nasıl Evde Kaldım, Dedem, Gofret ve Ben, Aşk ve Gurur, Şeytan Ayrıntıda Gizlidir dizilerinde oynadı. 1999'da ilk sinema filmi Eylül Fırtınası'nda rol aldı. Mustafa Hakkında Herşey ve Anlat İstanbul filmleri ile sinema oyunculuğuna devam etti. 2000'li yıllarda da Gülbeyaz ve Behzat Ç. gibi dizilerin yanı sıra Barda ve Kaybedenler Kulübü gibi filmlerde de başarılı performanslar ortaya koydu. 17 Ocak 2014 günü septik şok tanısıyla Bodrum Acıbadem Hastanesi yoğun bakım ünitesine kaldırılan İşler'in hayati tehlikesinin kalmadığı bildirildi.Vatan