Kazım Koyuncu Dinlemeniz İçin 5 Çok Geçerli Neden

Bilirsiniz,Kazım Koyuncu 2005 Haziran ayının 25'inde aramızdan ayrıldı.Ardından Viya ve Hayde albümleri ile pek çok şarkı,hassasiyet ve en önemlisi temelinde insan ve doğa sevgisi bulunan bir kültür bıraktı. Bu içerikte şarkılarıyla yalnız Karadeniz insanının değil tüm Türkiye'nin sevgisini kazanmış Kazım'ı dinlemeniz için size çok geçerli 5 neden sunuyoruz.O, Lazca şarkılarıyla bizlere bütün Karadenizlilerin Laz olmadığını,Lazların kendilerini has kültürleri ve dilleriyle Karadeniz'in ayrı bir etnik grubu olduğunu öğretti. Lazlarla beraber Megrelleri,Hemşinlileri,Gürcüleri ve onların dillerini tanıdık. Hiçbir sözünü anlamadığımız Didou Nana'ya hep beraber eşlik ettik. Bunu başarmış olmak önemliydi,insanları hiç bilmedikleri bir dilde bir araya getirmek...Kazım'ın şarkıları ile Karadeniz Bölgesi'ne özgü iki muhteşem enstrüman olan tulum ve kemençeyi tanıdık,konserlerinde horon nasıl oynanır öğrendik. Tüm Türkiye Kazım'ın şarkılarında Karadeniz'i tanıdı,Karadeniz'i yaşadı.Asiye dedi,Tsira dedi sevdiğimizi özledik.Sarpi Moleni ile belki de hiç görmediğimiz Sarp'ın Ötesine özlem duyduk,Sarpı sevdik,Karadeniz'i sevdik.İnsanı ve doğayı sevmeyi öğrendik.Ve Kazım 'Bir şey ürettim ben,üç beş kişilik bir şey değil,sevgi denen bir şey herhalde' diye boşuna demedi.Kazım her zaman ezilenin yanında oldu. Trabzonspor onun deyimiyle statükoyu devirmişti. Trabzonspor marşını Kazım'dan dinledik... Bu devirde ezilenin yanında olabilmek önemli ve belki de zordu ancak Kazım bunu başarıyordu.'Trabzonspor'u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti.' Kazım KoyuncuKazım hem şarkıları hem de sözleriyle devrimci kişiliğini sergiliyor,Hes,sahil yolu,nükleer santral gibi doğayı ve insan hayatını hiçe sayan oluşumlara karşı tavrını belli ediyordu. Çernobil'den sonra nükleer çayları içen bakana söylediği 'O çayı içen biri geri zekâlıdır. Ben kendi zekâmla ve felsefemle ölümü, hayatı uzatabilirim, kısaltabilirim, her şeyi yapabilirim. Peki benim köyümdekiler, anasının kuzusu çocuklar, 16 yaşındaki kız o neyi düşünsün, hangi felsefeyi düşünsün? Onun annesi hangi felsefeyle acısını yumuşatsın? Sen kimsin, o acıları onlara tattırabiliyorsun?' ve sisteme yönelik sarfettiği 'Birbirimizi anlamamız için aynı dili konuşmamıza gerek yok,ezildikten sonra hepimiz aynı şarabız.' sözleri sanırız Kazım duruşunu çok net ifade ediyor.Sevgiye bu denli değer veren bu adamı sevmek için bu 5 neden az kalırken sevmemek için 1 neden bile bulamıyorum.'Bütün dünyanın, bütün toprakları hepimizindir.Bütün şarkılar, dünyadaki tüm insanlarındır.Tüm topraklar da memleketimizdir.'KAZIM KOYUNCU