Hangi Şair Senin Ruh Eşin?
Şairler, tabii ki kimseye benzemez; Karakterleri kendine özgüdür bu yüzden. Ancak biz milletçe şair ruhlu olduğumuz için şairler evreninde kontenjanımız hazır!
Bu testi çözerek, hangi şairin ruh evrenine yakın olduğunuzu ve nereden yer ayırttığınızı öğrenebilirsiniz!
Bu manzarayı şairane bir şekilde tek cümleyle ifade edin!
Bir yazı tipi seçin!
Hangisi canınızı daha çok sıkar?
Bir kafiye seçin!
Pazar gününüzü nasıl geçirmek istersiniz?
Bir üniversite seçin!
Hangi düşün/düşünce akımına daha yakınsınız?
Mutluluk hakkında ne düşünüyorsunuz?
Aşağıdan bir çiçek seçin!
"Orhan Veli" çıktı.
Seni anlatmaya, hiç kuşkusuz kelimeler kifayetsiz! Ama bir deneyelim: Öncelikle dümdüz bir insansın. Ama bu dümdüzlüğün içinde o kadar çok renk var ki... bilinebilir ama anlatılamaz. Bir kere garibanlığın hası sende burası malum. Sonra Ciğercinin burjuva kedisine karşılık, yaşasın sokak kedileri deme hakkına sahipsin. Sonra cep delik, cepken delik. Efendime söyleyeyim güya Galata'ya dadanmışsın... Ehh 'Kevgir misin be kardeşlik' :)
"Cemal Süreya" çıktı.
Dünyanın en absürt ademoğlu olman kuvvetle muhtemel. Öylesine garip bir kişiliksin ki, bir iddiada isminden harf bile kaybedebilirsin. Mesela aşk insanısın ama asla klişe bir aşk değil bu, hep farklı. Ayrılığın da en afillisini sen yaşarsın; öyle ki senin ayrılığını gören vıcık vıcık aşk böcükleri, senin kadar yakışıklı ayrılmak ister.
"Can Yücel" çıktı.
Sen bu zamana kadar yapılmış bütün goygoyların ileri derece ayarısın. Ayar vermek kavramı, ete kemiğe bürünse tam da senin gibi olurdu. Çoğu kişi seni kaba, nobran ve ukala bulsa da, yapacak bir şey yok; çünkü Aptal çok. Bunun yanında dışarıdan çok sert görünsen de için asla öyle değil. Bir günebakan'a bakıp ömür geçirebilirsin ya da kalabalığın içinde yere uzanıp sonsuz semayı izlemeye dalabiilrsin. Boş lafa ne hacet! Bu kokuşmuşlukta, biz de 'ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi!'
"NFK" çıktı tabii ki.
Dünya mı? O da ne? Bir de ötesi var, ki senin kendini adadığın yer orası. Ama bu öte dünyanın, hurafe ve batıl şeylerle hiç mi hiç alakası yok. İçi öyle bir dolu ki, daha doğrusu sen öyle bir dolduruyorsun ki... Bir ruh varolacaksa senin gibi varolsun. Ya da bir 'vefasız' gelmezse ve de umutsuzca bekleniyorsa, yoklukta bulunmalıdır 'o'. Son olarak, Her gece yok olmayı ve her günün sabahında inadına varolmayı da sen bilirsin be üstad!..
"Nazım" çıktı haliyle.
Hani hep derler ya '9 köyden kovulmuş' diye, işte bunun da çaresi Onuncu köyü bulmaktır. Ki sen oradan da kovulmuşsun. Doğrucu Davutluk ve ideallerin hep senin başını yaktı. Ve fakat işin en acı tarafı: Dünyaya yeniden gelsen, yine aynı insan olurdun. Yapacak bir şey yok, sen busun. Bir de yaşamayı ciddiye alıyorsun. O kadar ki 70 yaşına gelsen zeytin dikersin. Hem de öyle çocuklarına kalır falan diye değil; ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için...
"Attila İlhan" çıktı.
Tezatlıkların insanısın. Öyle ki, içinde iki farklı insan yaşamakta. Mesela birisi her an bırakıp gidebilen, öbürü kan gibi tutulmuş seviyor. Ya da birisi yeni baştan serüvene başlamış, öbürüyse silahındaki son mermeyi sıkmakta. Elinden gelen bu: Sen iki kişisin. . Gerçekçi, sorunların üstünde düşünmekten kendini alamayan, aydın gibi aydınsın. Mahur beste çalar son olarak, Müjgan'la sen ağlaşırsın...
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın