Evren; Olmayan Bir Yok’tan, Yine Olmayan Bir Mekânda Kendini Var Etmiştir!
Fark ettiğiniz gibi enerjinin üzerinde çok duruyorum ve de duracağım. Çünkü enerji, tüm evrenin yokluktan varlık alanına gelişiyle ilgili elimizdeki tek kanıt. Aynı zamanda bilime, literatüre göre var olmayan ama merak edilen hiçlik, yokluk dediğimiz durumlarına da sınırdır. Daha da ilginç olanı ise, hem akıllı tasarım(Tanrı) yarattı diyenlerin, hem de rastlantısal var oldu diyenlerin ortak zeminleri enerjidir. Varoluşla ilgili hiçbir görüş evrenin enerjiden var olduğunu tartışmaz. Tüm tartışmalar evrenin ne şekilde var olduğuyla ilgilidir. Bu yüzden enerji çok önemlidir dedim. Tabi, bahsettiğim bu enerji, büyük patlama öncesindeki, tekillik durumu (singularity) denilen enerjidir. Önceki bölümde ayrıntılarını yazdığım gibi maalesef bu enerjinin aslında ne olduğu bilinmiyor.
Konuya başlamadan önce şunu belirteyim; “tekillik durumdaki enerji” tanımı birçok kişi tarafından anlaşılamayabiliyor. Bu yüzden kolay anlaşılsın diye enerjinin tekillik durumu için tıpkı ham petrolün durumu gibi “ham enerji" ya da “saf enerji” adını kullanacağım.
Gelin bu durumun resmini daha da anlaşılır hale getireyim. Bunun için enerji kutusunun varoluştan itibaren çekilmiş bir film görüntüsü olduğunu varsayalım.
Filmi kare kare geriye saralım. Bu geriye gidişte ancak enerjinin başlangıç anına, yani ilk karesine kadar gidebilirsiniz. Ötesine yani bir öncesi boş kareye geçemezsiniz. Çünkü ötesinde bir yer, bir boşluk olmadığı için boş kare görüntüsü de yok! Dolayısıyla filmin ilk karesi, enerji kutusunun görüntüsüyle başlıyor ve büyük patlama anına kadar aynı görüntü kareleri devam ediyor. Peki, sorun bitiyor mu? Hayır! Bambaşka sorunlar ve sorular ortaya çıkıyor.
Yukarıda saf enerjinin miktarı sabit durumunun anlaşılması için ona kapalı kutu benzetmesi yaptık. Ama gerçekte enerjiyi içinde tutan bir kutu yok. Defalarca belirttiğim gibi enerjinin kapladığı bir alan, bir mekân yok. Enerjinin kendinden başka hiçbir şey yok. Bu demektir ki büyük patlamada şişerken evrenin dışında bir engel olmadığı gibi aynı zamanda saf enerji halindeyken de dış bir engel yoktur. Öyleyse bu durumdaki saf enerjiden, büyük patlama olayının gerçekleşmemesi gerekir. Çünkü varlığında ne olursa olsun ya da ne kadar yoğun olursa olsun, ona engel olacak, onun durumunu değiştirip patlamasına sebep olacak bir dış etken yoktu. Yalnızca kendi vardı. Onun için sonsuza kadar durumu değişmezdi. Evren de olmazdı! Ama durumunu değiştirdi ve patladı? Bu nasıl olabilir? Birincisi saf vaziyetteki enerjinin patlaması için ya içinde zaman ayarlı olan fünye gibi bir şey olmalı ve zamanı gelince hiçbir hareketin olmadığı enerjinin, bu durumunu değiştirip patlatmalıdır. Ya da amiyane bir tabir ile enerji, kurulu bir helezon yayı gibi bir şey olsun, onun aniden bırakılması gibi ya da benzer bir şey olmalı! Öyle değil mi?
Biliyorum gülümsediniz. Haklısınız, böylesi ihtimaller tasarlanmış mekanik düzeneklerdir. Yani enerjiye dışardan, dış bir etken tarafından müdahaledir. Ve de bilimin dışındadır. Herhangi bir dış etken olamaz. Zira büyük patlama modeli ki birçoğu kanıtlanmış bilimsel verilere göre, başlangıçta elimizde yalnızca enerji vardı. Daha öncede birkaç kez belirttiğim gibi adına enerji dediğimiz aslında ne olduğu bilinmeyen bir objenin kendi dışında hiçbir şey mevcut değildi.
Bu durumda mademki bir uzay, bir boşluk, bir mekân yoktu, kısaca yok bile yoktu; öyleyse mevcut bilimsel verilere göre geriye tek bir izah kalıyor: “Enerji; olmayan bir yok’tan, yine olmayan bir mekânda kendini var etmiştir!” Bu yüzden kendinden başka hiçbir şey yoktur.
Görülen o ki yoktan var olma konusunun iyi irdelenmesi gerek. Yoktan var olmak kavramını irdelemek biraz felsefe, mantık alanına girer gibi duruyor ama işin içine bilim girince pek de öyle basit olmadığını göreceksiniz. Gelecek bölümde bu konunun da ayrıntılarına gireceğim. Enteresan ayrıntılar ve şartlar var, keyifle okuyacaksınız.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Yorum Yazın
hocam ne diyonki la ? bir insan düşüncelerini ancak bu kadar kötü anlatabilirdi.
Üstüne çok düşünüp kafa patlattığım bad trip konulardan her şeyin öncesi tüm evrenin galiba uzay boşluğunu keşfedemedikçe ve ilerleyemedikçe bu sorularımıza ... Devamını Gör