Muller, bahsettiği makalemdeki “doğa yasaları hesap yapmaz” ifademi biraz farklı şekilde doğrulamış. Ben bu konudaki makalelerimde özet olarak fizik yasalarının çalışabilmesi için ister Tanrı densin ister başka bir isim verilsin, sistemin hafıza ve akıllı işlemciye ihtiyacı olduğunu vurguluyorum. Bu düşüncelerimi sanat manifestom kitapçığımın bölümlerinde “matematik aslında tanrının bizzat kendisidir” ekseninde ayrıntılarıyla yazıyorum. İşte Prof. Muller, evrenin arkasındaki bu unsuru devasa bir analog bilgisayara benzetmiş ve ancak o başarabilir demiştir. Ve böyle bir bilgisayarın olup olmadığı belli değil notunu koymuştur. Bu düşüncesine gerekçe olarak da Maxwell’in boş uzay elektrik potansiyeli denklemini örnek vermiştir.
Durumu biraz daha anlaşılır şekilde kısaca vereyim. Maxwell’in bu denklemi uzayın her noktadaki elektrik potansiyelin değerinin tüm komşu noktaların ortalama değerine eşit olduğunu söyler. Herhangi bir noktada bu eşitliği bozan yük olursa derhal müdahale edilip dengenin eşitlenmesi gerekir. Aksi halde sistem bozulur, eş deyişle bu evren olmaz.
Şimdi konuya hâkim olmayanlar için, Muller’in neden analog bilgisayar dediğine de çok kısa değineyim. Dijital bilgisayarlarda bilgi birimi ikili sistem (Binary) 1,0 yani var yok, boş dolu şeklinde kodlayarak oluşturulur. Ancak bu sistemde hatalar olabilmektedir. Analog bilgisayarlar ise bir sıfır değil tüm rakamları kullanır, bu sistemde bilgi birimi rakamlarla kodlanır. Dolayısıyla neredeyse sıfır hatalıdır. Bu yüzden analog bilgisayar benzetmesi yapmıştır.
Burada ilginç bir tesadüf olarak, ben de fizik yasalarının arkasındaki yaratıcı unsur için, nesnesi olmayan, yalnızca sonsuz bilgi olarak var olan süper bir bilgisayar benzetmesi yapmıştım.
Bu sonsuz bilgi, başlangıçtan itibaren evrendeki tüm olayları oluşturan ve kontrol eden bir unsurdur. Enteresandır, bu bilgi evrenin her anında her noktasına nüfuz ettiği halde, kendisi evrene dahil değil, ötesinde. Çünkü fizik bir unsur olmadığı için onun içinde veya dışında olunamaz. Düşünsenize, o evrenin içindeki her yerde ama evren onun hiçbir yerinde değil. (Burada ben Spinoza ve benzeri felsefeler ve de inançlardan ayrılıyorum)
Ayrıca bu bilgi, yapısından dolayı fizik yasalarına tabi değildir. Dolayısıyla onun için ışık hızı gibi bir sınırlama da yoktur. Evrenin her köşesindeki gelişimi zaman ötesi (sıfır zamanda) kontrol edip gerekeni yapabilir.
Her neyse bu konularla ilgiliyseniz “Mustafa Günen sanat manifestosu” makalelerimden okuyabilirsiniz.
Instagram
X
Facebook
Linkedln
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir.