Yatak Odasında Yaptığınız Bu Yanlışlar İyi Bir Cinsel Birliktelik Deneyimi Yaşamanızın Önüne Geçiyor Olabilir!
Bazen farkında olmadan yapılan hatalar veya gözden kaçabilen noktalar cinsel birlikteliğinize gölge düşürecek anlara sebebiyet verebiliyor. Bu nedenle detaylıca inceleyeceğimiz 8 temel davranış hatasının farkına varmanız ve bu konuda yapıcı çözümler üretebilmeniz işinize oldukça yarayabilir. Detaylar içeriğimizin devamında... 👇
Söz konusu cinsel birliktelikler olduğunda bütün kuralların yazılı olduğu bir kitabın var olmadığının bilincindeyiz.
1. Cinsel hayatınızda erotizme ne kadar önem veriyorsunuz?
Yapılan bazı araştırmalara göre ise kadınlar bu konuda çok daha hassastırlar ve hak vereceğiniz üzere cinsel birliktelik yaşamayı sadece fiziksel bir davranış olmanın çok ötesinde görürler.
2. Acele etmeniz gereken bir durum olmadığının farkına varmalısınız.
Ancak birbiri ardı gelmeyen bir şekilde 'mutlu sona' ulaşmak adına aceleci davrananlardansanız, yanlış yapıyorsunuz.
Kendinize ve karşınızdaki insana bu anı özel ve farklı kılması adına zaman tanımalısınız. Unutmadan ekleyelim; bu zaman zarfında cinsel uyarıya duyarlı bölgelere gereken ilgiyi göstermekten de lütfen çekinmeyin.
3. Vajinal akıntıyı her zaman bir uyarılma belirtisi olarak algılamamalısınız.
Yaygın görüşün aksine kadınların ne kadar ıslandığı, onların ne kadar uyarıldığının her zaman bariz bir göstergesi olmayabiliyor. Bunu şöyle de ifade edebiliriz; bir kadın zihnen uyarılmış olabilir ancak bu, vajinal bir akıntı salgılayacağı anlamına gelmez. Aynı şekilde bir kadın vajinal akıntı da salgılıyor olabilir ancak yine bu, o an için cinsel bir birliktelik yaşamak istediğinin göstergesi olamayabiliyor.
Bu nedenle cinsel ilişki yaşadığınız kadında ıslaklık hissedemediğiniz için onu yadırgamamalı veya size tamamen ilgi duymadığını düşünürek yanlış çıkarımlar yapmamalısınız.
Unutmayın; bu durumun altında yatan sebepler strese, tedavi için kullanılan ilaçlara, yaşlanmaya ve bunun gibi birçok farklı faktör ile bağlantılıdır.
4. Senaryoya bağlı hareket etmeyin.
Yapılan en yaygın yanlışlardan birisi de budur. Çiftler, ideal bir cinsel birliktelik yaşayabilmek adına kuralların ve sınırların önceden belirlendiği bir metne sadık kalırlarmışçasına bu rutine ayak uydururlar. Fakat bu ne kadar doğrudur?
Özellikle uzun süredir birlikte olan çiftlerde görülen bu yanlış davranış, cinsel birliktelik ile açığa çıkabilecek bilinmeyen yönlerin keşfine ket vuran bir duvar gibi önlerine çıkar.
Tabi ki bu, 'hoşunuza gitmeyen şeyleri deneyin' ya da 'sizi rahatsız edebilecek pozisyonlarda birliktelik yaşayın' demek değil. Sadece yapılması 'elzem' olduğu düşünülen noktalara verdiğiniz önemi bir kez daha gözden geçirin ve cinsel birlikteliğinizi bir amaç olarak görmekten vazgeçin. Her birlikteliğinizin sizin için eşsiz bir deneyime dönüşmesini neden izin vermeyesiniz?
5. Ön sevişmenin önemini kavramalısınız.
Çiftler, asıl istedikleri o noktaya ulaşabilmek adına dokunuşlarında özensizce davranabiliyor ya da her iki tarafında da esasen zevkli bulabileceği davranışları 'ön sevişme' kalıbının içine sığdırabiliyorlar.
Unutmayın; bu konudaki hiçbir şey tek taraflı değildir.
Bu nedenle iki taraf da ön sevişme kavramını kalıplara sığdırmamalı ve cinsel birliktelikleri esnasında benmerkezci bir tutum sergilememelidir. Ayrıca her dokunuşun ya da her davranışın ön sevişmeye dahil olmasına gerek olmadığını da aklınızın bir köşesinde mutlaka bulundurun.
6. Klitorisi ikinci plana atmamalısınız.
Her vücudun farklı olduğunun bilincindeyiz ancak çoğu kadın orgazma ulaşabilmek adına klitoral uyarılmaya bir hayli önem veriyor. Öyle ki yapılan araştırmalara göre kadınların %50'si ile %75'i klitorise dokunulduğu takdirde orgazm olabilmektedir. Bu nedenle sadece vajinaya odaklanmamalı ve klitorisin önemini göz ardı etmemelisiniz.
7. Her şey orgazma bağlı değildir.
Bazen o ya da bu sebepten dolayı her cinsel birliktelik esnasında orgazm yaşanamayabilir. Ancak böyle durumlarda endişe etmemelisiniz. 'Karşımdaki insan neden orgazm olamıyor?' diye kafa yormaya başladığınız an, aranızdaki o ahengin kaybolması ve cinsel birliktelikten alınan hazzın bir amaç uğruna heba edilmesi içten bile değildir. Böyle anlara gölge düşmemesi adına aranızdaki iletişime gereken önemi göstermeli ve neyi ön planda tuttuğunuz konusunda paylaşım odaklı, yapıcı bir tutum sergilemelisiniz.
8. Ve son olarak; boşaldığınız an her şeyin bir anda sona ermesine gerek yok.
Erkekler boşaldıktan sonra neden uykuya dalmayı tercih eder? Aslına bakarsanız bunun sebebi boşaldıktan sonra beynin salgıladığı hormonlar ile ilgilidir. Bu hormonlardan en bilineni ise uyku esnasında da bulca salgılanan prolaktindir.
Bir erkek cinsel ilişkide doruk noktasına ulaştığı an, mastürbasyonla orgazma kıyasla 4 kat daha fazla prolaktin salgılar.
Oksitosin ve vazopresin de bu esnada salgılanan diğer hormonlardandır. Genellikle vücudun biyolojik saatini kontrol eden melatonin ile birlikte salgılanan bu hormonlar, bir araya geldiğinde ise erkekte uyku ve yorgunluk hissi yaratır. Ancak bu hisse karşı koymalı ve cinsel birlikteliğinizi sağlıklı bir şekilde noktalandırmak adına o an arkanızı dönüp yatmamalısınız. Unutmayın; bu, karşınızdaki insana verdiğiniz değeri ve önemi kendisine göstermeye fırsat bulduğunuz yegane anlardan birisidir.
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı ve düşüncelerinizi bizlerle paylaşmayı unutmayın... 👇
Yorum Yazın
#5 ön sevişmeyi bence dahada yaygın hale getirmek gerekiyor. Ortalık fosfor fukarası kaynıyor