Şu Dünyaya Biraz Katkımız Olsun! Yeşil Yakalı Bir Ofis Çalışanı Olmanın 11 Yolu
Çevre kirliliği ve iklim değişikliğiyle ilgili peş peşe gelen haberleri hepimiz içimiz acıyarak takip ediyoruz. Endüstriyel zorbalık had safhada. Peki hiç değilse beyaz yakalı ofis çalışanları olarak bizlerin yapabileceği, değiştirebileceği bir şeyler yok mu?
İşte bunu düşündük ve hem çalışanlara, hem de bilhassa yöneticilere böyle bir galeri hazırladık. Yeşile, temiz havaya, temiz şehirlere ve güzelim doğaya selamlarımızla, sizlerin de beğenisine sunuyoruz. 🌿
1. Ortak alanlara yerleştireceğiniz geri dönüşüm kutularıyla, kağıt, cam, plastik ve metal çöplerinizi ayrıştırabilirsiniz.
2. Printer ve fotokopi ayarlarınızı eco moda alıp, gereksiz yere kaliteli çıktılarla kartuş tüketmekten kurtulabilirsiniz.
3. Koridorlar, tuvaletler ve merdiven gibi ortak alanlardaki lambaları hareket sensörlü yaparak elektrik tasarrufu sağlayabilirsiniz.
4. Ortam sıcaklığının sabit ısıda (örneğin 21°) kalmasını sağlayacak termostatlarla, çalışanların kafalarına göre klima ayarlarıyla oynamalarının önüne geçip klima savaşlarını engelleyebilirsiniz.
5. Tuvaletlerdeki rezervuarları iki kademeli, yani büyük-küçük tuvalet ayrımına uygun olacak şekilde değiştirerek, klozetlerde harcanan su miktarını %50 azaltabilirsiniz.
Bunun yanı sıra lavabolarda fotoselli musluk kullanarak açık kalma riskini ortadan kaldırırken, akış debisinin düşüklüğü sayesinde su tüketimini azaltabilirsiniz.
6. Karton ya da plastik bardak kullanmak yerine, çayınızı ince belli, kahvenizi de havalı bir seramik kupada içerseniz, hem doğaya hem de sağlığınıza zarar vermemiş olursunuz.
Karton bardakların üretimi için çok büyük miktarlarda ağaç kesiliyor. Ayrıca içleri plastik benzeri bir maddeyle kaplı olduğu için doğada yok olması 25 yılı buluyor. Plastik ya da köpük bardakların ise hem kanserojen olduğunu, hem de çevreye çok zarar verdiğini söylememize bile gerek yok.
7. Öğle yemeğinden arta kalanların çöpe atılması yerine, biriktirilip hayvan barınaklarına gönderilmesini sağlayabilirsiniz.
Böylece hem çıkacak organik çöp miktarı azalmış, hem de hayvan dostlarımızın karnı doymuş olur.
Atıkları toplayıp barınaklara ulaştıran bazı ilçe belediyeleri mevcut. Siz de ofisinizin bulunduğu belediyeden bu konuyla ilgili bilgi alabilirsiniz.
8. Ofise bisikletle ya da elektrikli araçla gitmek, benzin tüketimini azaltacak ve dolayısıyla karbon ayak izinizi düşürecektir.
Evet, İstanbul koşullarında, coğrafi ve kültürel sebeplerden dolayı bisikletle ulaşım kolay değil. Ancak yine de elverişli bölgelerde yaşıyor ve çalışıyorsanız, bisiklet hem çevre dostu hem sağlıklı hem de keyifli bir ulaşım yolu.
Aynı şekilde gitgide yaygınlaşan elektrikli/hibrit araç kullanımı da mümkün. Yurt dışında kimi ofislerin servis-benzin maliyetini ve karbon ayak izini azaltmak için, bisiklet ve elektrikli araç kullanarak işe gidip gelen çalışanlarına prim verdiklerini de belirtelim.
9. Ofisteki su sebillerinde plastik damacana yerine cam damacana kullanarak, doğayı ve sağlığınızı koruyabilirsiniz.
Polikarbonat damacanaların güneş altında bekledikçe saldığı kimyasallar, içtiğiniz suya karışıyor. Ayrıca damacanaların yeniden dolum işleminde dezenfekte edilmesi için çok miktarda su harcanmasına rağmen, temizlemek için kullanılan kimyasallar da kalıntı bırakabiliyor. Plastik tüketiminin doğaya verdiği zarar da cabası...
10. Bilgisayar ve diğer elektronik cihazlarınızı kullanmadığınızda kapatmak, elektrik tasarrufu yapmanızı sağlayacaktır.
Öğle yemeğine ya da toplantıya giderken ve akşamları ofisten çıkarken, bilgisayarınızın monitörünü kapattığınızdan emin olun. 2 saatten fazla kullanmayacağınız durumlarda da bilgisayarı tamamen kapatmayı unutmayın.
11. BONUS: En çevreci ofis, hiç var olmayan ofistir!
Sevgili patronlar, haftanın belirli günleri evden çalışma politikası izlemek, hem ofisin işletme giderlerini ve enerji tüketimini azaltacak, hem de çalışanların işe gidip gelirken benzin kullanmalarını önleyecektir. Çalışan mutluluğu da cabası...
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Kişisel olarak evet hepimiz çevremizi korumakla ve korumayanlarla da mücadele etmekle yükümlüyüz.Ama bizler bir yandan su tüketimini şöyle yapalım, enerji ta... Devamını Gör
hatta ve hatta önümüzdeki 10-15 yıllık zaman diliminde Dünyanın %47 sinin susuz kalacağı öngörülürken çevrenin korunması evet kişisel başlar ama çok daha cid... Devamını Gör
Bunların kaçta kaçını yapabiliyoruz ki? Türkiyenin en büyük şirketlerinden birinde çalışıyorum; kalan yemeklerin hepsinin çöpe gitme zorunluluğu var. Yemekha... Devamını Gör
süper paylaşım bilinçlenmek güzel ve önemli ama bu devirde insana saygı yok doğaya nasıl olsun , benim en çok sinir olduğum şeylerden birisi yerlere ortalığa... Devamını Gör