Şeytanın İTİRAFLARI (kanaryamfenerli)
Şeytanın İTİRAFLARI (kanaryamfenerli)
Hz. Ali (a.s) şöyle buyuruyor:
Allah'ın
İblis'e (Şeytan'a) yaptığından ibret alın. Zira onun uzun amelini ve
şiddeti çabasını (Allah'a itaatini) yok etti. Şeytan Allah'a altı bin
yıl ibadet etti ki (bu sayının) dünya yılı hesabıyla mı yoksa âhiret
yılı hesabıyla mı olduğu da belli değildir. Bütün bunlar bir saat kibir
ve (Adem'e) üstünlük taslamasından başına geldi. (Nehc-ül Belağa,
Hutbe: 192)ŞEYTANIN ADEMOĞLU ÜZERİNDE OYNA DIĞI OYUNLARIN İTİRAFI
(ŞEYTANIN PEYGAMBER EFENDİMİZE ANLATTIKLARI) İbn-i Abbas hazretlerinden naklen Muaz bin Cebel(R.Anhüma) rivayet ediyor:
-Bir gün rasulullahla beraber ensarın birinin evinde toplanmıştık.Sohbete dalmıştık.Bu arada dışarıdan bir ses geldi:
-Ev sahibi! İçeridekiler!Eve girmem için bana izin verir misiniz?Benim sizden bir dileğim var, görülecek bir işim var.Dedi.
Bunun üzerine herkes resulullah (s.a.v.) efendimize bakmaya başladı.Ve efendimiz buyurdu ki :
-Bu gelen kimdir bilirmisiniz?Diye sordu.Biz hepbir ağızdan en iyi Allah ve resulü bilir dedik.
Bunun üzerine efendimiz:
-O
lain(iblis,şeytan)’dır.Ona kapıyı açın gelsin, anlatacakları
vardır.Buraya gelmek için emir almıştır.Anlatacaklarını anlamaya
çalışın.Buyurdu.
Sonrasını İbni Abbas(R.A.) şöyle anlatıyor:
-Kapıyı
açtılar içeri girdi ve bize göründü birde baktık ki; gözleri şaşı bir
ihtiyar.Köse sakallı çenesinden altı veya yedi kıl sarkıyor ki at kılı
gibi.Gözleri yukarı doğru açılmış.Kafası fil kafası gibi.Dudakları
manda dudağına benziyordu.
Peygamber efendimiz laine(şeytana,iblise) şöyle buyurdu:
-Bir iş için gelmişsin nedir o iş?Diye sordu.
Şeytan
şöyle anlattı: -Benim gelişim mecburiyetten. Efendimiz sordu: -Nedir o
mecburiyet? Şeytan anlattı: -Allah’tan bana bir melek geldi.Ve dedi
ki:”Allahü Teala sana emir veriyor.Muhammed’e(s.a.v.) gideceksin ama
düşük,zelil ve tevazu ile.Ademoğullarını nasıl kandırdığını, nasıl
aldattığını bir bir söyleyeceksin.Söylediklerine bir yalan katarsan,seni
kül ederim; külünü rüzgar savurur.Düşmanlarının önünde seni rüsva
ederim.”İşte o emir üzerine sana geldim ya MUHAMMED.İstediğini sor.
Sonra efendimiz şöyle sordu: -Halk arasında en sevmediğin kimdir?
-Sensin ya MUHAMMED! efendimiz sordu: -Benden sonra, en çok kimlere
bozulursun ve sevmezsin? şeytan anlatır: -Varlığını Allah yoluna
adamış(gerçekten dindar) gençler. Sonra efendimiz sordu şeytan anlattı:
-Sonra kimi sevmezsin? -Sabırlı ve şüpheli işlerden sakınan alimi.
-Sonra? -Temizlik işlerinde yıkadığı yerleri 3 defa tıkamaya devam eden
kimseyi. -Sonra? -Sabırlı fakiri ki; ihtiyacını kimseye
anlatmaz.Halinden şikayet etmez. -Sonra kimi? -Şükreden zengini. -Peki
ümmetim namaza kalkınca senin halin nasıl olur?... -Ya MUHAMMED beni bir
sıtma tutar.Çünkü ben ademoğluna secde etmedim diye kovuldum.Ademoğlu
ise secde ediyor.Diye titrerim.Ayrıca bir kul ALLAH için secde ederse
bir derece yükselir. -Peki oruç tuttukları zanam nasıl olursun? -O zaman
da bağlanırım.Taaa, onlar iftar edinceye kadar bağlı kalırım. -Hac
yaptıkları zaman nasıl olursun? -O zaman çıldırırım. -Kuran okudukları
zaman nasıl olurusun? -O zaman ateşte eriyen kurşun gibi eririm. -Sadaka
verdikleri zaman halin nasıldır? -işte ozaman halim pek yaman
olur.Sanki saka veren, bir testere ile beni ikiye böler. Resulullah
efendimiz sebebini sordu: Bunun üzerine iblis: -Onu da anlatayım: Çünkü
sadakada dört güzellik vardır. 1-Allah’ü teala, sadaka verenin malına
bereket verir. 2-Sadaka, veren o kimseyi halkına sevdirir. 3-Allah-ü
teala, onun verdiği sadakayı, cehennemle arasına bir perde yapar. 4-
Allah-ü teala, ondan belayı sıkıntıyı defeder. Sonra, Resulullah
efendimiz ashabı hakkında sorular sordu: -Ebu Bekir için ne dersin?İblis
şu cevabı verdi: -O bana, cahiliye devrinde bile itaat etmedi.İsalma
girince nesıl itaat eder. -Peki, Ömer için ne dersin? -Allah’a yemin
ederim ki her gördüğüm yerde ondan kaçarım. -Peki Osman için ne dersin?
-Ondan çok utanırım RAHMAN’ın melekleri de utanırlar. -Peki Ali için ne
dersin?İblis şöyle söyledi: -Ah, onun elinden bir kurtulsam… O, beni
bıraksa, ben de onu bıraksam…Ben onu bırakırım ama o beni bırakmaz.
Sonra Efendiler efendisi Şöyle buyurdu: -Ümmetime saadet ihsan eden ve
seni de belli bri vate kadar şaki kılan ALLAH’a hamd olsun. Bunun
üzerine iblis şöyle dedi: Heyhat(dur bakalım)… Ümmetin saadeti
nerede?Ben o belli vakte kadar diri kaldıkça, Sen ümmetin için nasıl
ferahlık duyarsın?Ben onların kan damarlarına girerim, etlerine
karışırım.Ama onlar benim halimi göremez ve bilemezler.Allah’a yemin
ederim ki, onların cahillerini,alimlerini,ümmilerini,
okumuşlarını,facirlerini ve abidlerini(varlığını Allah yoluna
adamışlarını),hepsini azdırırım.Sadece Allah’ın halis kullarını
azdıramam. Bunun üzerine Efendiler efendisi sordu: -Sana göre ihlas
sahibi olan muhlis kullar kimlerdir? Bu suale iblis şu cevabı verdi: -Ya
MUHAMMED, bir kimse ki, paralarını severse o, ALLAH için bir ihlasa
sahip değildir.Bir kimsede parasını sevmez, övülmekten, medhetilmekten
hoşlanmazsa O ihlas sahibidir.Onu bırakır kaçarım.Az önce bahsettiğim
malını seven kimse bana en çok itaat eden kimsedir.Çünkü mal sevgisi
büyük günahlardandır. -Ya Muhammed, bilmez misin? Benim 70.000 çocuğum
var.( Dikkat: bu 1400 sene önceki sayıdır.) Bunların her birine bir yer
tain ettim.O her çocuğumla birlikte yine 70.000 şeytanım vardır.Bir
kısmını din adamlarına, bir kısmını gençlere, bir kısmını ihtiyar erkek
ve kadınlara musallat ettim.Gençlerle aramızda hiçbir anlaşmazlık
yok.Onlarla gayet iyi geçiniriz.Çocuklarla da bizimkiler istedikleri
gibi oynarlar.Bizimkilerin bir kısmını da abidlerin, zahidlerin başına
musallat ettim.Onlardan İhlaslarını almak için uğraşırlar. İblis
aldattığı bir rahibin hikayesini anlatmaya geçti.Ve şöyle dedi: -Ya
MUHAMMED, rahib Bersisa, tam 70 yıl ihlasla ALLAH’a ibadet etti.Bu
ibadetleri sonunda, Ona bir hal ihsan edilmişti ki, her dua ettiği
hasta,duası bereketi ile şifa buluyordu.Onun peşine takıldım.(bir kadını
ona musallat ettim.Kadın tuzak kurarak onu odaya kilitledi.Üç şart
koştu: Ya benimle zina edeceksin,ya şu şaraptan içeceksin veya şu çocuğu
öldüreceksin dedi.Bersisa Şarap içmeyi en hafif buldu.İçti ve sarhoş
oldu.Şarhoş olunca zinada etti, çocuğu da öldürdü.Yakalanıp idam
edilirken ona gözüktüm ve “Bana secde edersen seni kurtarırım.” Dedim.O
da bana kafasını eğerek secde etti) Küfre girdi ve öğlece ölüp gitti.
İblis bundan sonra bazı kötü huylardan nasıl istifade ettiğini anlattı:
-Ya MUHAMMED, yalan bendendir ve ilk yalan söyleyen de benim.Kim yalan
söylerse o benim dostumdur.Kim yalan yere yemin ederse o benim
sevgilimdir.Ya MUHAMMED, ben Adem’e ve havva’ya yalan yere ALLAh adına
yemin ettim.”Muhakkak, ben size nasihat ediyotum” dedim. -Yalan yere
yemin gönlümün eğlencesidir.Gıybet ve koğuculuk, benim meyvelerim ve
şenliğimdir. -Herkim, talâk üzerine yemin ederse(doğru bir şey üzerine
bile olsa) günahkar olur.Talâk üzerine yemin eden
İnsanlara
karşı gizlenerek düşmanlık eden şeytan aleyhillane bu düşmanı tanıya
bilmeleri için şeytanın bu itiraflarını değerlendirmeleri
gerekmektedir. Kur'an-ı Kerim'de beyan edilen bu itiraflardan bir
tanesi şöyle zikredilmektedir[/b]..
“Dedi ki: “Bana onların diriltileceği güne kadar mühlet ver” Allah “Sen mühlet verilenlerdensin” dedi.
Dedi
ki: Beni azdırdığın şeyden dolayı onlarfı saptırmak) için dosdoğru
yolunda oturacağım.” “Sonra onlara önlerinden sollarından sokulacağım.
O'arın çoğunu şükrediciler olarak bulmayacaksın” dedi.” [1]
“Şeytan aleyhillane hangi yolda bulunmaktadır?” sorusuna “Sırat-ı müstakimdedir.” cevabını verebiliriz.
Evet doğru yolun doğru yolcusu değildir.
Nitekim zamanımızdaki şeytanın dostları da bu konuda önemli bir başarı gösterebilmektedirler.
Rablerinin rızasını gözeterek doğru yola talip olan müslümanlann müslümanlann düşmanıdırlar.
Şeytan
aleyhillane “Senin dosdoğru yolun üzerinde durarak; onlara önlerinden
sağlarından ve sollarından yanaşacağını ifade etmektedir.
Bu itirafı değerlendirmemiz için meseleyi şu şekilde ele alabiliriz.
Sırat-ı
müstakimdeki bir müsiümanın arkasında; kalu bela denilen ameller:
müslümanın solunda ise yapmış olduğu kötülükler ve Rabbimizin
yapılmasını yasakladığı ameller bulunmaktadır.
1-
İmamı Azamın hocası İmam Caferi Sadıktan: 'İblis (Şeytan) şöyle
demiştir: 'Beş kişiye benim yapabileceğim bir şey yoktur; onların
dışında kalanlar ise benim elimdedirler: Sadık bir niyetle Allah'a
sarılan ve bütün işlerinde ona güvenen, tevekkül eden kimse; gece ve
gündüzünde Allah'ı çok tesbih (zikir) eden (O'nu sürekli hatırlayan,
unutmayan) kimse, kendisi için istediğini mu'min kardeşi için de
isteyen kimse; karşılaştığı musibet ve belalar karşısında kendini
kaybetmeyen (sabırlı olan) kimse; Allah'ın kendisine kısmet ettiği
rızka razı olan ve rızık endişesine kapılmayan kimse.' (Bihar-ül Envar,
C.69, S.378) 2- Şeytan'ın Hz. Nuh'a (a.s) itirafları: '...Ey Nuh .. üç
yerde beni hatırla; zira o üç yer, benim insana en yakın olduğum
yerlerdir; (bil ki ben o üç yerde insanı aldatabilirim): Gazaplandığın
zaman beni hatırla; iki kişi arasında hüküm vermek istediğin zaman beni
hatırla; yalnız bir yerde (yabancı namahrem) bir kadınla yalnız başına
kaldığın zaman beni hatırla.' 3- Şeytan'ın Hz. Musa'ya (a.s) itirafı:
'Bir sadaka vermek istediğin zaman, onu (hemen) yerine getir. Zira bir
kul sadaka vermek istediği zaman ben onun yanına takılır, onu
vazgeçirinceye kadar uğraşırım.'
4- Şeytan'ın
Resul-i Ekrem Hz. Muhammed'e (s.a.a) itirafları: 'Bir gün Şeytan ile
Resulullah arasında geçen uzun bir konuşmadan sonra Allah Resulü
Şeytan'dan ashabına öğüt vermesini istedi; Şeytan da Resulullah'ın
şefaatini umarak Resulullah'ın ashabına şu nasihatlerde bulundu: 'Ey
Peygamber'in ashabı, saadete kavuşmak istiyorsanız, öğütlerimi dinleyin
ve beni unutmayın:
1.
Namaz vakti geldiğinde, namaz için acele edin, yoksa ben size vesvese
edip bir işe meşgul ederim ve böylece namazdan mahrum olursunuz.
2. Namahrem kadınlara bakmayın; yoksa saparsınız.
3- (Erkekleri ilgilendiren konularda) kadınların dediğine kulak asmayın; yoksa dininiz bozulur.
3. Hayrat yapmak istediğiniz zaman, acele edin; yoksa ben hemen yetişir engel olmaya çalışırım.
4. Misafire değer verin; zira misafir Allah'ın bir hediyesidir.
5. Allah'ın kelamını (Kur'an-ı) çok okuyun ve dinleyin; zira Kur'an'ı okuyan da sevap alır, dinleyen de.
6. Alimler, zahidler ve salihlerle çok oturup kalkın; zira bu itaatlerin en üstünüdür.
Bilin
ki Allah beni yarattığı zaman, sadece ona itaat etmeyi seçtim; fakat
Adem'i yaratıp ona secde etmemi emrettiği zaman, ben itaat etmediğim
için, beni dergahından kovdu ve onun lanetine uğradım ki başka melekler
bundan ibret alsınlar. Ya Resulullah, sen biliyorsun ki ben Allah'a
yakın bir kimseydim; kaç bin tane 'İsm'i Azam' biliyordum; üç yüz bin
yıl Allah'a ibadet ettim, meleklerin öğretmenliğini yaptım; melekler
beni medh ederlerdi. İşte benim bu güne dûçar olmam, kibir ve kendimi
beğenmişliğimden oldu. O halde siz de benim gibi kendinizi ateşe
atmayın.' Bunları söyledikten sonra şiddetli bir şekilde ağladı. Öyle
ki haline Resulullah dahi acıdı.... Sonra Allah Resulü yüzünü ashabına
çevirerek şöyle buyurdu: 'Ey benim ashabım, tevbe edin ve Şeytan'ın
dediklerinden kaçının ki, onun şerrinden emanda kalasınız, inşallah. '
5-
Yine Şeytan'ın Resulullah'a (s.a.a) itirafları: Bir gün Resul-i Ekrem
(s.a.a) Medine mescidinden çıkarken Şeytan'ı mescidin kapısında gördü
ve, 'Neden buraya gelmişsin?' diye sordu. Şeytan şöyle dedi: 'Ben Allah
tarafından gönderilmişim ki sorularına cevap vereyim.
Allah Resulü (s.a.a) şöyle sordu: 'Ey melun, neden ümmetimi cemaat namazından alıkoyuyorsun?'
Şeytan:
'Ümmetin cemaat namazına gittiği zaman, şiddetli bir ateş benim
vücudumu bürüyor ve cemaat dağılıncaya kadar, onu kendimden
uzaklaştıramıyorum.'
Resulullah (s.a.a): 'Neden ümmetimi duadan men ediyorsun?'
Şeytan:
'Zira onlar duaya meşgul oldukları zaman, ben kör ve dilsiz oluyorum;
onlar dağıldığı zaman, benim körlük ve dilsizliğim de düzeliyor.'
Resulullah (s.a.a): 'Neden ümmetimin Kur'an okumasına engel oluyorsun?'
Şeytan: 'Zira onlar Kur'an okudukları zaman, ben lehim gibi eriyorum.'
Resulullah (s.a.a): 'Neden ümmetimi cihattan men ediyorsun?'
Şeytan: 'Zira onlar cihada çıktıkları zaman, onlar dönünceye kadar benim iki ayağıma ağır halkalar bağlıyorlar.'
'Onlar
hacca gittikleri zaman, onlar dönünceye kadar beni ağır zincirlerle
bağlıyorlar. Onlar sadaka verdikleri zaman benim başımı odun gibi
testereyle kesiyorlar.'
Hatırlatma: Bütün bu temsiller Şeytan'ın o durumlardaki şiddetli rahatsızlığını ifade etmek içindir.
ALLAH BİZİ ŞEYTAN'IN ŞERRİNDEN KORUSUN...
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bir gün mescitten çıktı. Bir de baktı ki kapıda iblis duruyor. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)
“Seni mescidimin kapısına getiren sebep nedir?” diye sordular. İblis:
“Ya Muhammed! Beni buraya Allah getirdi.”
“Peki neden?”
“İstediğin şeyleri bana sorman için.”
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) sordular:
“Ey melun, ümmetimi cemaatle namaz kılmaktan neden alıkoyuyorsun?”
“Ya Muhammed! Ümmetin cemaatle namaza çıktıkları zaman ben bir sıtmaya tutuluyorum, namazdan ayrılıncaya kadar da geçmez” dedi.
“Peki ümmetimi ilim ve duâdan neden alıkoyuyorsun.”
“Onlar duâ ederken ben sağır ve kör oluyor, dualarını bitirinceye kadar da bundan kurtulamıyorum.”
“Kur’an okumaktan neden alıkoyuyorsun?”
“Onlar Kur’an okudukları zaman ben kurşun gibi eriyorum.”
“Cihattan neden alıkoyuyorsun?”
“Cihada çıktıkları zaman, onlar dönünceye kadar ayağıma kelepçe vurulur.
Hacca gittikleri zaman, onlar dönünceye kadar zincirlere vurulur, kelepçelerle bağlanırım.
Sadaka vermek istedikleri zaman başıma testere koyulur, odunun ikiye yarıldığı gibi beni ikiye böler.”
Muaz b Cebel’in (ra) ibn abbas’tan (ra) naklen rivayet edilmiştir
Peygamberimizle
ashabı birgün sohbet ederlerken Allah’ın emri üzerine şeytan yanlarına
gönderilir Ve yine Allah’ın emri üzerine*ogün şeytan* kendisine
sorulan sorulara TAMAMEN DOĞRU cevap verecektir ve insanlari nasıl
kandırdıgını* onları nasıl aldatıp saptırdıgını anlatmasını ister Allah
(cc)Resulullah (sav)*
---mademki dogruları konuşacaksın* o halde söyle bana* insanlar arsında en cok kızıp öfkelendiğin kimdir?
-sensin ey Muhammed! Senden daha fazla beni kim kızdırıp öfkelendirebilirki?
---seni başka kimler öfkelendirir?
- takva sahibi* Allah’tan korkan* malını canın Allah için ortaya koymuş kimseler
---bundan baska seni öfkelendiren birileri varmıdır?
-evet* sabırlı oldugunu bildigim* takva sahibi* şüpheli seylerden sakınan alimler
---sonra?
-temizlğne önem gösterenler
---sonra?
-fakirliğinden kimseye söz acmayan* halinden kimseye şikayetçi olmayan sabırlı fakir
---peki onuhn sabırlıu oldugunu nasıl bilirsin?
-ya
Muhammed! Bir kimse birine 3 günden fazla darlık ve yoksulluk içinde
bulundugunu anlatırsa Allah o kimseyi sabredenlerden yazmaz---sonra kime kızarsın?
-şükreden zengine
---zenginin şükredenlerden oldugunu nasıl bilirsin?
-alacagı şeyi helalinden alır* onu kullanması gereken yerde kullanır
---peki ümmetim namaza kalktıgı zaman durumun nasıl olur
-işte o zaman beni bir sıtma tutar titremeye başlarım
---ey melun neden böyle oluyorsun
-çünkü bir kul allah için secde ettigi zaman Allah onun her secdesinde derecesini bir kat yükseltirde ondan
---peki ümmetim oruç tuttugunda
-o zaman zincirle baglanırım taki onlar iftar edinceye kadar
---kuran okuduklarında nasıl olursun
-tıpkı ateşe atılmış kurşun gibi eririm
---ya sadak verdiklerinde-o vakit sadaka veren kişi eline bir testere alır beni liğme liğme eder
- Ebu bekir hakkında ne düşünüyorsun
--- ya muhammed o bana cahiliye devrinde bile itaat etmedi islamdan sonra nasıl etsinki
---ömer b hattab hakkıında ne dersin-yeminle söylüyorum ki ne zaman onu görsem ordan hemen kaçarım
--- ümmetime saadetler ihsan eden seni cehennemliklerden kılan Allaha hamd olsun
-
ümmetinin sadete ulaşması pek mümküm degilben kıyamete kadar
hayattayım ölmeyecegimnasıl olurda sen ümmetin hakkında gönlünü ferah
tutarsın-ben onların damarlarına ve içlerine girerim onlar benım farkıma varmazlar---sana göre ihlaslı olan kullar kimlerdir
-bilmezmisnki bi adam parayı pulu çok seviyorsa oihlas sahibi degildir-paraya pula asla baglı olmayan övülmeyi methedilmeyi sevmeyen bir adam gördügümde anlarım ki o ihlaslı bir kuldur
- şeytan anlatmaya devam eder:
-
Ey Muhhammed benim 70 bin tane askerim vardır ve herbirininde 70 bin
tane yardımcısı vardıronlardan kimilerini alimlere*kimilerini gençlere
*kimilerinide yaşlı adamlara göndermişimdir- gençlere gelince onlarla aramızda hiç bir sorun yoktur
-askerlerimden bazılarını cok ibadet edenlere bazılarını takva hayatı yaşamayanlara göndermişimdir
-işte
bu askerlerim onları halden hale sokarsonunda onlardaki ihlas
alınıronlar bu şuursuzluk içinde Allaha ihlas içinde ibadet ettiklerini
zanneder dururlar- bilirmisin rahip Barsisa tam 70 yıl ihlas
içinde Allaha ibadet etmiştiöyle ki hangi hastaya dua etse o kimse şifa
buluyorduama ben onun peşini hiç bırakmadım sonunda zina etti ve
ardindan cinayet işledi ve kafirlerden oldu-yalan bendendir ve
ben yalan söylüyenlerin ilkiyim yalan söyleyen kimse benim dostumdurKim
Allah adını söylüyerek yalan yere yemin ederse işte o benim
sevgilimdir- gıybet benim en cok keyif aldıgım şeydir-Ey Muhhammed ümmetinden namazlarını saat saat dakika erteleyenler vardır*onlarıda anlatıyım;
-her
ne zamanki biri namaza kalkmak istese yakasına yapışır 'biraz dur*daha
vakit var sen şimdi meşgulsün' gibi vesvese veririmböylece namazı
erteleye erteleye öbür namazın vaktinde kaza edertabi ki bu namaz onun
yüzüne çarpılır- şayet beni maglup eder namazını vaktinde kılmaya
karar verirse ona insanlaran şeytan huylu birini gönderirim ki o
namazı vaktinde kılmasına engel olsun-bu seferde beni magup
ederse onu namaza başlayıncaya kadar rahat bırakır*namaza başladıgında
ona 'sagına bak*soluna bak' diye telkinde bulunurumsonrada namazının
düzenini bozdururum- şayet beni bu husustada yenerse tek başına namaz kıldıgı bir anda yanına varır ve namazı acele acele kılmasını söylerim
-bu
seferde başarısız olursam ve oda namazını cemaatle kılarsa*başına ip
geçirip onu acele ettiririmki ruku ve secde de imamdan önce egilip
kalksınbilindigi gibi Allah kıyamet günü onun başını eşşek başına
çevirri- buna başaramazsam ona parmaklarını çıtlatmasını söylerim-bunu
da beceremezsem burnuna üfürüp esnemsini saglarımeger elini agzına
koymazsa onun içine askerlerimden biri girer ve bize itaat etmeye
başlar-Ey Muhhammed şu söylediklerimde bir katre yalan katmışsam Allahtan benim kül olmamı isteyebilirsin
- Ey Muhhammed! ben ümmetinin altıda birini islamdan çıkaracagımsen bundan sonra nasıl sevinebilirsin?
bunun üzerine Resullullah (sav) sormaya başlar;
--- ey melun kimlerle oturup kalkarsın
-faiz yiyenlerle
---dostların kimdir
-zina edenler*cuma namazını terkedenler
---kiminle yatıp kalkarsın
-sarhoşlarla
---misafirlerin kimlerdir
- hırsızlar
---ey melun peki senin belini kıran şey nedir
-Allah yolunda yapılan cihat ve hizmet
--- ya seni eriten şey nedir
-samimi olarak yapılan tövbe
---cigerini yakıp kavuran şey
- gece gündüz yapılan istiğfarlar
---seni en çok utandıran rezil rüsva eden?
- gizli verilen sadakalar
--- ya gözlerini kör eden şey-vaktinde kılınan namazlar
şeytan devam eder
İkinci olarak;
-Allahtan bana bir ev vermesini istedim oda hamaları bana verdi
-kendime ait bir meclisim olsun istedimsokakları verdi bana
-bana bir yatak arkadaşı ver dedimsarhoşları verdi bana
-bana yardımcı olacak birilerini ver dedimkaderi inkar edenleri verdi
-benim kardeşlerim olsun dedimAllah mallarını günah yolunda harcayanları kardeş yaptı bana-bana verilenlerle övünecegimbenimle beraber olanlar seninle beraber olanlardan coktur
----Ey Muhhammed ben kimseyi hak yolundan saptırmam*sadece vesvese verirve
kötü şeyleri güzelmiş gibi gösteririmZira inkara sürüklemek elimde
olsaydı-yeryüzünde'la ilahe illallah Muhhammdün resülullah' diyen namaz
kılan* oruç tutan kimseyi bırakmaz hepsinin imanlarını alırdım---
Aynı şekilde hidayete erdirmek de senin elinde değildirSen Allahın
emir ve yasaklarını insanlara ulaştıran elçisinEğer hidayete erdirmek
senin elinde olsaydı dünyada iman etmeyen kimse kalmazdı*herkesi
müslüman ederdinSen hakkı ispat eden bir delilsin*bense cehheneme gidecek olanların oraya gitmesi için bir sebebim
gibi vesvese veririmböylece namazı erteleye erteleye öbür namazın
vaktinde kaza edertabi ki bu namaz onun yüzüne çarpılır
Yorum Yazın