Mavi ve yeşilin buluşma noktası küçük Trakya beldesi : Kıyıköy

Trakya'nın paha biçilmez longoz ormanlarının içinden gelen pabuç ve kazan derelerinin döküldüğü şirin balıkçı kasabasının geçmişteki adı 'Midye'dir.

Kıyıköy'e girişte sizi 527-565 yılları arasında Bizans İmparatoru Jüstinyen tarafından yapılmış surlar karşılıyor.

Bizans Dönemi (6- 9. yy.) kaya manastırlarının en iyi örneklerindendir. Zemin katta kilise, daha aşağıda ayazma, üstte keşişlere mahsus bölümler bulunmaktadır. Kayalara oyularak meydana getirilmiş kademe halinde hücreler vardır. Kuzey tarafta merdivenle ayazmaya inilmektedir. Kilisenin doğusunda ikinci bir giriş daha bulunmaktadır.

Kıyıköy'ün en önemli özelliklerinden olan longoz ormanlarında nefes almak kesinlikle ciğerleriniz için bayram havası olacaktır.

Büyük küçük bir çok tekneye ev sahipliği yapan limanda balık tutup ya da cam gibi suyunda balıkları seyredebilirsiniz.

Dalış için özellikle İstanbul'a yakınlığından oldukça tercih edilmekte olsa da Turizm açısından hak ettiği değeri henüz bulabilmiş değil Kıyıköy.

Son dönemde özellikle fotoğrafçıların uğrak yeri haline gelen Kıyıköy de kamp ve konaklama için oldukça fazla seçenek var.

Çevresindeki dereler ve barajlardan tatlı su balıkları Karadeniz' den tuzlu su ürünleri oldukça çeşitlidir.

Pabuçdere Barajı da Kazandere Barajı gibi Kıyıköy'e çok
yakındır, suları Istıranca Dağları'nın en yüksek noktası olan Mahya Tepesi
yakınlarından gelir ve İSKİ tarafından İstanbul'un Avrupa Yakası'nın su
gereksinimine destek olması için yapılmıştır.

Kıyıköy’ün merkezinden başlayarak farklı uzaklıklarda, falezlenmiş kıyı şeridi içerinde kendini gizlemiş nisbeten korunmuş kumsallar bulunur. Bunlardan en yakını  1 km mesafedeki Selvez koyu daha ilerde ise kamp tutkunlarının uğrak yeri Poliçe koyu ve Panayır iskelesidir.