Küçük Bir Denizciyken Büyük Bir Yazar Olma Romanı: Martin Eden

Denizci olan Martin Eden bir gün yüksek zümreden biri olan Arthur’un hayatını kurtarır ve bunun üzerine Arthur kendisi yemeğe davet eder. Bu davette Arthur’un kardeşi Ruth’a aşık olur.

Martin kaba saba bir gençtir ve 20 yaşındadır. Ruth ise Martin’in tam tersi alımlı narin bir kadındır ve 23 yaşındadır.

Martin, Ruth için değişmeye çalışır, sürekli kitap okur ve bir yandan da yazar olmak ister. Ama asıl hedefi Ruth’u güzel yaşatabilmektir. Martin yazdığı hikayeleri, şiirleri dergilere gönderir ve sürekli geri çevrilir.

2 yıl Ruthla görüştükten sonra sonunda Ruth’a açılır onu sevdiğini söyler, Ruth’ta kendisine karşı boş değildir ve nişanlanırlar. Ama Ruth, Martin’in bir mevki sahibi olmasını, babasının yanında katiplik yapmasını ister. Martin bunu asla kabul etmez. Hayatı başarısızlıkla devam eden Martin, bir gün Ruth’tan ayrılık haberi alır. Martin ile Ruth’un ilişkisine zaten Ruth’un ailesi hiç onay vermemektedir. 

Ayrılıktan birkaç ay sonra Martin’in bütün yazıları bir anda ünlenir. Kendisine değer vermeyen herkes bir anda Martin’i el üstünde tutar. Ama artık Martin hissizleşmiştir ve hiçbir şeyden keyif alamaz hale gelmiştir.

Bir gün Ruth çıkar gelir, ‘Beni affet’ der. Ama Martin kabul etmez. Çünkü açlık, sefalet çektiği, üzerindeki kıyafeti bile rehin verdiği zamanda onu yüzüstü bırakıp gitmiştir.

Ruth’u çok sevdiği halde ona karşı bile bir şey hissetmiyordur artık.

Sonrasında her şeyden uzaklaşmak için, başka bir hayat kurmak için bir gemiyle uzaklaşır yaşadığı şehirden.

Vücudu çok sağlamdır ama beyni değil.

Peki sizce Martin yeni bir hayatı mı seçmiştir yoksa ölümü mü?

“Buralara nereden geldiğimi biliyorum, gidecek daha çok yolumun olduğunuda biliyorum ve gerekirse dizlerimin üstünde sürünerek de olsa oraya gideceğim.”

'Sen bir işi tamamladıktan sonra elde ettiğin başarıda değil, o işi yaparken buluyorsun mutluluğu.'

'Bir kadının yüzüne bakıp sarhoş olacağımı hiç sanmazdım.'

“İçini acıtan şey de buydu: Yaşamak.“