Kimin İçin Özgürlük

Özgürlük ne diye başlamak istiyorum yazıma. herkes kendi kafasında özgürlüğün tanımını yapabilir mi. senin anladığın şey nedir ya da anlatmak istediğin şey. kişisel özgürlük mü istiyorsun yoksa toplumun her bireyini kapsayan özgürlük mü.

Zaman zaman sosyal medyada ve bazı sitelerde gördüğüm fotoğraflar canımı sıkmaya başladı. nedir bunlar, şudur; başı örtülü ya da türbanlı birinin mini etekli daracık pantalonlu ve ya alkol alırkenki fotoğrafları ve altlarında kelimenin tam anlamıyla iğrenç yorumlar. bunları paylaşmaktaki amaç nedir onu bir türlü anlayamadım. başı örtülü insanların kötü olduğu genellemesi mi yoksa başı örtülü insanların da günah işledikleri mi. bu bir kesimin paylaştığı fotoğraflar bu kesim benim kendimi adlandırdığım gibi kendilerini laik olarak adlandırıyor.bir de diğer bir kesim var ki bunlarda ya laiklik karşıtı ya da muhafazakar laikler. tesettürün tanımını yapmış, olması ve olmaması gerekenleri sıralamış daha çok yasaklar üzerinde durulmuş. dar olmayacak, renkli olmayacak, elin gözün görünmeyecek, parfüm makyaj olmayacak.yine anlamadığım nokta şu ki tesettüre girmeyi isteyen insanların kendi fikirleri düşünceleri yok mu neden sizin istediğiniz gibi olmak zorundalar. bir kesim dar olmayacak diyor diğer kesim dar giyinen bir tesettürlünün boy boy fotoğrafını paylaşarak hakaret ediyor. o noktada benim söylediğimde şudur; sana ne kardeşim seni neden ilgilendiriyor. ben senin ne giyeceğine karışıyor muyum?

Lütfen artık buna bir son verin. birbirinizi eleştirmekten ve baskı altında tutmaktan vazgeçin. baskı hiç birşeyin çözümü olmayacağı gibi olan düzenimizi de alt üst edecektir. bizi kutuplaştırarak şuan suriyede mısırda olan iç savaşa sürükleyecektir. bu ciddi bir durumdur ve üzerinde uzun uzun konuşma yapılması gereken bir konudur. siyasiler insanları zaten kutuplaştırmış durumda biri çıkıyor ve diyor 'onlar solcu onlar ateist onlar terörist' bir diğeri de diyorki 'bunlar din sömürücü bunlar şeriatçi bunlar laiklik düşmanı' siyasiler böyleyken insanların birbirinden nefret etmelerini anlamak lazım ama siz bu oyunlara gelmeyin birbirinizi sürekli eleştirmeyin ayrışmayın bir arada kalın. biz şimdiden bu şekilde ayrışmaya başlamış isek malesef sonumuz vahim.

herkes özgür olmak istiyor laik olanda muhafazakar olanda. unutulmaması gereken ise özgürlüğü sadece kendin ve taraftarların adına değil herkes için istemek. biri laikliği savunurken 'kimse benim başımı zorla örtemez' diyorsa aynı kişi yine laikliği savunarak kimsenin başını açmasına zorlayamaz. laiklik sana türban başörtüsü örtmeme hakkı verdiği gibi aynı laiklik bir diğerine de türban ve ya başörtüsü takma hakkını vermiştir. bir hükümetin sana baskı uyguladığını düşünüyorsun ama aynı baskıyı sen bu hükümete destek verenlere uyguluyorsan burda da doğru olmayan birşey vardır. o yüzden özgürlük bir kişi ya da bir topluluk için değil bütün herkes için istendiğinde gerçek özgürlük olacaktır.

vaktiyle türbanlı olup daha sonra türbanını çıkartan bir arkadaşım vardı ve üstündeki baskılardan bahsetti. zaten ailesinin muhafazakar olmasından dolayı zorla örtünmüş bir arkadaşım. türbanını ilk çıkardığında ve ilk defa bir bara gidip alkol aldığında yaşadıklarını anlattığı zaman inanın şoke oldum. arkadaşlarının bakışları ve duyduğu sözlerden hissettiği acıları sanki kendim yaşıyormu gibi hissettim. biz bu insanın üstünde nasıl bir baskı oluşturmuşuz yaşama sevincini elinden almışız diye kendi adıma çok utandım. buna kimsenin hakkı yoktur. kimse kimseyi tercihleri adına yargılayamaz. bir insan sırf türbanlı olduğu için bütün dindar ve ateist kesime örnek olmak zorunda değildir. yine aynı kişi sırf türbanlı olup alkol tükettiği için türbansız bir alkol kullanıcısından daha günahkar ya da kötü değildir. alkol kullanma mini etek giyme türbansız bir insanın yapacağı bir eylem değil isteyenin yapacağı bir eylemdir. türbanlı olmak alkol kullanmaya engel olmadığı gibi mini etek giymeye de engel değildir. bu kişinin kendi tercihidir ve bu tercihten dolayı asla aşağılanmaz, bu insanlığa yakışmaz. birileri bu şekilde davranarak dinine hakaret edildiğini düşünür, düşünmesin efendim. din Allah ve kul arasında tamamen mahrem bir duygudur bir aşktır ve bu aşkı kimse yargılayamaz ve bu aşkı nasıl yaşaması gerektiğini kimse sorgulayamaz ve telkinde bulunamaz. kişi kendini o şekilde Allaha yakın hissediyorsa bunun aksini de kimse ıspatlayamaz. 

yazımı tamamlamadan önce özgürlüğe tekrar değinmek istiyorum. ben bir ideolojiyi savunmak yerine özgürlüğü savunan bir insan oldum. her ne kadar kısıtlanmak hoşuma gitmediyse bir başkasını da kısıtlamak bana hiç haz vermedi aksine onunda özgürlüğü için mücadele verdim. mücadelemde bu doğrultuda özgürlük yolunda devam edecektir. lütfen şunu unutmayın birbirimizi baskı altına almak bze hiç bir şey kazandırmayacak aksine şuan olduğumuz durumdan daha beter bir noktaya getirecek. o yüzden kendiniz için özgürlük isterken daha dikkatli olun bu özgürlük bütün herkesi kapsıyor mu onu düşünün. son olarak söyleyeceğim söz erkeklere. bırakın artık kadınlarla uğraşmayı. onlar nasıl giyineceklerini biz erkeklerden çok daha iyi biliyorlar. bebekken bizi giydiren okula yollamadan önce içliğimizi kontrol eden anne bir babadan daha iyi bilir ne giymesi gerektiğini. çocuğunu yaz kış giydiren anne mi bilemeyecek ne giymesi gerektiğini. komik olmayın artık. kimsenin ne giymesi gerektiğini söylemeyeceği bir dünya için özgürlük istemeye başlasak hepimiz için daha iyi olur. umarım anlatmak istediğimi ifade edebilmişimdir. tek istediğim Özgürlük. kadın kıyafetlerine özgürlük.