Kara Kıta'nın Hayalleri ve Kamerun

Dünya Kupalarında boy gösteren ilk Afrika takımı, 1930’da Mısır’dı. İkinci kez kıtadan bir ülkenin milli takımının gidebilmesi içinde 1970’te Fas’a kadar beklemek zorunda kalmışlardı.

1980’lerde ise kıtanın yıldızı Kamerun’un üzerinde parlayacaktı.

1982 İspanya’nın yenilgisiz Kamerun’u, Jean Vincent yönetimi ve Roger Milla ile birlikte Fransa liglerinde top koşturan 4 futbolcusuyla geleceğin sinyalini verecekti.

Aynı Kamerun, 1990 İtalya’da tarih yazacaktı.

1990 Dünya Kupası’nın açılış maçında Kamerun ile son şampiyon Arjantin, San Siro Stadı’nda karşı karşıya geleceklerdir.

Maradona’nın Arjantin’inin alacağı rahat galibiyeti bekleyenler yanılır! Kıran kırana mücadele edip yıldızlara kök söktürürken 2 futbolcusunu da kırmızı karttan kaybeden Kamerun saldırmaktadır.

68’de sol kanattan Makanaky'nin ortasına yükselen François Omam-Biyik topa kafasıyla dokunur, kaleci Pompidou’nun bakışları arasında çizgiyi geçer. Kamerunlular sevinir, kalanlar şoktadır.

Kamerun’un o gün Arjantin formalılara geçit vermeyen kalecisi, Thomas N’Kono’dur ki aslında turnuvaya yedek kaleci olarak getirilmiştir.

Maçtan 5 saat önce prim kavgası çıkartıp kadro dışı bırakılan Joseph-Antoine Bell’in yerine eldivenleri giydiğinde, N’Kono’nun eşi, kocasının sahaya çıkmakta olduğundan habersiz Milano sokaklarında alışveriş yapmaktadır.

Kamerun, açılış maçında dev Arjantin’in başından aşağıya 1-0’lık buzlu suyu dökerken Hagi’li, Popescu’lu Romanya’yı Roger Milla’nın 2 golüyle devirmişti. SSCB’ye yenilse de son 16 turunda Kolombiya’yı Milla’nın 106 ve 109’da gelen golleriyle geçmiş, çeyrek finalde İngiltere’nin rakibi olmuşlardı. Normal süresi 2-2 biten karşılaşmanın 109. dakikasında Lineker, tarihin en başarılı Afrika takımını evine yolluyordu ama Milla’sı, K’ono’su, Bıyık kardeşleri ile o takım unutulmaza dönüşüyordu.

1990 Dünya kupasının efsane Kamerun takımının kalesindeki isim Thomas N’Kono’ydu, elenmesine neden olan da…

Çeyrek finale kadar yükselen Kamerun, kupaya katılamamış veya erken elenmiş diğer ülkelerin desteğini arkasına almış yoluna devam ediyordu. Çeyrek final karşılarına çıkan İngiltere, Afrika’nın sürpriz temsilcisi karşısında zorlanıyordu. Normal süre 2-2 berabere bitmişti, uzatmaların 105. dakikasında N’Kono, Lineker’e dokunmadığını söylese de karar penaltıydı. Kamerun’un maçı kaybetmesine neden olan penaltı…

N’Kono’nun kariyerindeki en büyük başarı Espanyol ile UEFA Kupası finali gibi görünse de aslında İtalya’da altyapıda orta sahada oynayan Gianuigi Buffon adındaki 12 yaşındaki bir çocuğun, antrenmana gidip antrenörüne şöyle söylemesinin nedeniydi: “Ben kaleye geçmek istiyorum.”

Var mıdır hatırlayan, 1990 Dünya Kupası’nın Kamerun’unu kim çalıştırıyordu? Valery Nepomnyashchy! Ankaragücü ve Gençlerbirliği’nde de görev yapan Sovyet hoca kendi kıtasına dönmüş ve derin bir iz bırakmıştı.

Kamerun Milli Takımı'nın kaptanı Albert Roger Milla, 1994 Dünya Kupası'na katıldığında 42 yaşındaydı ve Dünya Kupalarına katılan en yaşlı oyuncu rekorunu kırarken, Rusya ile yapılan maçta attığı golle Dünya Kupalarının en yaşlı golcüsü unvanını da elde etti.

1998’de Kamerun’la Dünya Kupası’na giderken başında efsanevi teknik adam Claude Le Roy vardı. Bugünün dikkat çeken yıldızı, Leroy Sane’nin isim babası olan Claude Le Roy, bir kıtaya hayal kurmayı öğreten adamdı. O hayallerden biri ise kıtanın kendisini değiştirdi.

Kamerun sadece 2006’da Dünya Kupası’nı evinden izledi, ülke adeta bir futbolcu fabrikasına dönüşmüştü.

Her Avrupa’ya giden peşinden birini daha götürüyordu.

Kara Kıta’nın futbol başkenti, Kamerun, Roger Milla’nın ardından, dünya futbolunun gelmiş geçmiş en büyük yıldızlarından birini yetiştirdi.

2’si Barcelona 1’i Inter ile 3 kez Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu, 4 kez Afrika’da yılın futbolcusu ödülü, iki yıl üst üste ve iki farklı takımla Şampiyonlar Ligi’ni kazanan 4 futbolcudan biri...

Kamerun Milli Takımı ile 2 kez Afrika Uluslar Kupası şampiyonluğu ve ülkesinin 4 kez Dünya Kupası’na katılmasında başrolün sahibi, Samuel Eto’o…