Görüş Bildir
Haberler
Erkekleri Genç Yaşta Evlenmeye Kadınları da Saçlarını Kazıtıp Peruk Takmaya Zorlayan Yahudi Topluluğu: Hasidiler

etiket Erkekleri Genç Yaşta Evlenmeye Kadınları da Saçlarını Kazıtıp Peruk Takmaya Zorlayan Yahudi Topluluğu: Hasidiler

Bu toplulukta televizyon şeytani bir günah makinesi olarak görülürken internet kullanımı ise yasak. Daha neler neler var, okurken hayret edeceksiniz...

"Yahudiliğin halka uyarlanmış özgür ve duygusal bir ifadesi..."

"Yahudiliğin halka uyarlanmış özgür ve duygusal bir ifadesi..."

Hasidi edebiyatının bir temsilcisi olan Louis Newman, Hasidizm'i bu şekilde tanımlar. Günümüzdeki pratik uygulamalarına baktığımızda ise Hasidizm, eski ile yeninin bir araya gelmesi gibi görünmektedir. Çağın gereklerine ayak uydurmak adına inancı değil inananı değiştirmeyi amaçlamış ve bu bakımdan her insanın dünya hayatında haklı bir yere sahip olduğu düşüncesini anlatmaya çalışmıştır. Yani insan merkezli bir din anlayışı çerçevesinin yanında hala Mesih'i bekleyen Yahudilerdir, Hasidiler.

Hasidizm'in tekrar canlandığı yere ve tarihe baktığımızda ise insan aklının oldukça önemsendiği Avrupa (Polonya) 18. yüzyılını görürüz. Bu bakımdan dinde bir yenileşme hareketi çok da tesadüf değildir aslında. Uzun lafın kısası Yaklaşık 300 yıl önce özgün Yahudiliğin uyanışının bir ifadesi olduklarını iddia eden insanlar, Hasidizm çatısı altında bugün de birçok ülkede varlıklarını sürdürmektedirler.

Günümüzde Netflix’in Unorthodox dizisi ile yeniden gündeme gelen bu garip toplulukta bakalım başka neler oluyor?

Hasidizm'e göre Tanrı, Kudüs topraklarını Yahudilere yasaklamıştır.

Hasidizm'e göre Tanrı, Kudüs topraklarını Yahudilere yasaklamıştır.

Hasidiler kendilerini Tevrat'a dayandırarak meşru kılarlar ve 'gerçek Yahudiliğin' kendi inançları olduğunu söylerler. Hasid, dindar demektir aslında ve bütün Hasidiler Tevrat'taki 613 emre uymak zorundadırlar. Bu zorundalık, onları doğal olarak yaşadıkları toplumdan da soyutlar. Yaşadıkları New York, Kanada, Londra, Berlin vesaire fark etmeksizin onlar hep kendi cemaatleri ile kendi kabukları içindedirler. Ve bu yüzden sanki hangi toprakta yaşarlarsa yaşasınlar onlar sadece Hasidiktirler. 

Bunun yanında Hasidiler de kendi aralarında yaşadıkları coğrafyalara göre ayrışmışlardır, Chabad, Satmar, Bobova ve Gur dünya üzerinde öne çıkan dört Hasidik topluluk olup her birinin en önemli ortak özelliği Siyonizm karşıtlığıdır.

Böylesine içine kapalı bir cemaatin ritüelleri ise oldukça zengin ve geniş... Hasidizm'in 18. yüzyıldaki kurucusu sayılabilecek Sadik (Tanrı ile Hasidik toplum arasındaki önder kişi) Israel Ben Eliezer, Yahudilere dua kavramını getirir. Ona göre Mesih, kitleler halinde ve konsantre olarak okunan dualar ile tekrar gelebilecektir. Ve o güne kadar bir İsrail Devleti'nden söz edilemez. Böylelikle Hasidizm'e 'Tevrat'ı okuyarak anlama' geleneğini sokar Eliezer.

Siyah şapkalar, sarkan bukleler, siyah paltolar...

Siyah şapkalar, sarkan bukleler, siyah paltolar...

Hasidik cemaat için giyim oldukça önemli bir ritüel. Bu yüzden çok uzaktan bile bir Hasid'i tanıyabilirsiniz. Siyah fötr şapkalarının yanlarından sarkan bukleleri, yaz kış giydikleri siyah uzun paltoları ile topluma oldukça aykırı duran Hasidik cemaatin erkekleri genelde sakal bırakırlar. Özel günlerde giydikleri geniş kürklü şapkaya benzer ştraymel ve kolpik de önemli bir giysilerdir onlar için.

Evlenmeden önce saçlarını kazıtan kadınlar ise örtü, peruk ve kesinlikle opak çorap giyerler.

Evlenmeden önce saçlarını kazıtan kadınlar ise örtü, peruk ve kesinlikle opak çorap giyerler.

Genelde toplu bir şekilde dolaşan Hasidi kadınların giyimleri de neredeyse bir örnektir. Uzun paltoları ve vücutlarının neredeyse tamamını örten giysilerinin yanı sıra kafalarına örtü ve peruk takan kadınların saçlarını kocalarından başka hiç kimsenin görmesine izin yoktur. Zaten Hasidi kadınlar da çoğunlukla evden dışarı çıkmazlar.

Hasidik toplumda kadının yeri özellikle çağdaş dünyada oldukça karmaşık bir görüntü vermekte...

Hasidik toplumda kadının yeri özellikle çağdaş dünyada oldukça karmaşık bir görüntü vermekte...

Genelde bir Hasidi kadın en geç 19 yaşında evlendirilir ve ondan sadece soyu devam ettirmek için çocuk yapması beklenir. Bu bakımdan kadınların sosyal yaşamlarına ya da eğitimlerine ve hatta doğrudan kadına pek önem vermeyen Hasidi toplumda tabii ki istisnalar da mevcuttur. 

Özellikle kadınlarının %6'sı üniversite mezunu olarak olarak bilinen New York Hasidik toplumu Chabad, bu konuda diğer örneklerine göre daha dışa dönük görünmekte. Fotoğraftaki hanımefendi ise Hasidik toplumda yetişip onların içinden çıkarak 2016'da New York ceza mahkemesi hakimi olarak seçilmiş Rachel Freier. Bu ünvanı ile Freier, aynı zamanda ABD'de kamu görevine gelmiş ilk Hasidi kadındır.

Bugün 55 yaşında olan Freier, hala geleneklerine bağlı olarak saçını kazıtmakta ve peruk takmakta.

Sadece kadınlar değil tabii erkekler de toplumun baskın kurallarına tabidirler ve onlar içinde evlilik yaşı 18 veya 19'dur.

Sadece kadınlar değil tabii erkekler de toplumun baskın kurallarına tabidirler ve onlar içinde evlilik yaşı 18 veya 19'dur.

Evlilik ve çoğalmak Hasidiler için vazgeçilmez bir durum. Bu yüzden yapabildikleri kadar çocuk yapıyorlar. Evliliğe giden yolda ise erkek ve kadının birbirini tanıma şansı pek yok. Bizim pek de yabancı olmadığımız, görücü usulü, Hasidik toplumlarda da kabul görmekte. Bununla birlikte oldukça garip bir şekilde bazı Hasidilerde evlilikten sonra dahi kadının erkeğin gözlerinin içine bakması yasak.

2011'de cemaatten Avi Bresler ile bir röportaj yapan ve Bresler'in oğlunun düğününe katılan BBC muhabiri Paddy Wivell, etkinliği şöyle anlatıyor: 

'Avi Bresler ile düğünün yapılacağı yere gidiyoruz. Yaklaşık 400 kişi davetli. Bunun mütevazı bir sayı olduğunu söylüyor. Tam girdiğimizde, kadın ve erkek konukları ayıracak beyaz bir perde çekiliyor mekanın ortasına.'Kadınların bölümünü, bir merdivene çıkıp, perdenin üzerinden görüntüleyebilirsiniz. Ama öte tarafa geçmeyin.' diyor Bresler. Düğün, gelin ve damadın, bahçeye gerilen bir tentenin altında yerlerini almasıyla başlıyor. Gelin damadın etrafında 7 çember çiziyor ve birlikte Tanrı'nın 7 nimetini sayıyorlar. Yemeğin ardından masalar kenara çekiliyor ve salonun ortasında yer açılıyor. O andan itibaren ortam gerçek bir düğün ortamına dönüyor. İnsanlar dans etmeye başlıyor, içki su gibi akıyor. Bresler bir yandan dans edip bir yandan insanların bardaklarını doldururken, 'Ayakta duramıyorum artık, çok içtim.' diyor.'

Düşünün ki bir cenaze töreninde en çok yapılan anonslardan biri, "טאָן ניט נוצן רירעוודיק פאָנעס אָדער פאַרבינדן אָרן" olsun.

Düşünün ki bir cenaze töreninde en çok yapılan anonslardan biri, "טאָן ניט נוצן רירעוודיק פאָנעס אָדער פאַרבינדן אָרן" olsun.

Fotoğrafta gördüğünüz, 2019'da Brooklyn'de düzenlenen cenaze töreni Rebbe (Hasidilerin lideri) Yisroel Avrohom Portugal'a ait. 100 bin kişinin katıldığı cenaze törenindeki -Hasidilerin kendi aralarında anlaştığı dil olan- Yidişçe olan bu anonsta 'Cep telefonu kullanmayın ya da tabuta dokunmayın!' denmekte. Sadece bu söylem bile aslında Hasidilerin modern dünya ile olan çatışmasını anlatmaktadır.

Hayır işlerinin nasıl yapılacağından evliliğe, etin nasıl tuzlanacağından yemeğin nasıl yenmesi, tuvalete nasıl girilmesi gerektiğini belirleyen kurallara kadar her şeyin sıkı sıkıya belirlendiği Hasidilerde genel olarak katı bir şekilde teknoloji karşıtlığı da görülür.

Televizyonu 'şeytani günah makinesi' olarak adlandıran topluluk, tahmin edeceğiniz gibi internet kullanımını da yasaklamıştır. Bununla birlikte birçok Hasidi toplulukta Tevrat harici dünyevi herhangi bir kitap da okuyamazsınız.

Ve Hasidi edebiyatı...

Ve Hasidi edebiyatı...

Merak etmeyin, Kafka; 'Beni bu içerikten çıkarın.' diyemeyecek kadar bir Yahudi ancak bir o kadar da gelenekten sıyrılmaya çalışan bir yazardır. Hatta o, Max Brod'a bir mektubunda şöyle yazar,  “Ben, arka bacaklarıyla atalarının inancına saplanmış, ön bacaklarıylaysa yeni bir zemini yordamlayan ama asla onu bulamayan biriyim.'

Tabii ki Kafka'yı Hasidi edebiyatına dahil etmek yanlış olur ancak birçok edebiyat tarihçisinin üzerinde fikir birliği ettiği üzere Kafka dahil birçok yazar Hasidi hikayelerinden, Yidiş tiyatrolarından, Sadik anlatılarından etkilenmiştir. 

Bunlardan biri de bir filozof olarak kabul edilen Martin Buber'dir. Buber'in aynı zamanda, Neo-Hasidik akımın başlamasına sebep olduğu düşünülür. Neo-Hasidizm, Hasidik cemaatlerin yaşam tarzını benimsemese de, Hasidizmin felsefi yönünden esinlenen ve hayatına bu öğretiyi entegre etmeyi hedefleyen bir akım olarak görülmektedir.

Hasidi cemaati ile Türkiye ilişkisi ise oldukça eskilere uzanmakta...

Hasidi cemaati ile Türkiye ilişkisi ise oldukça eskilere uzanmakta...

Yahudiler, tarihin çeşitli dönemlerinde katliamlar yaşamışlardır. Bunların en önemlilerinden biri 17. yüzyılda Ukrayna köylülerinin kendilerine karşı ayaklanması olmuş ve 10 yıl boyunca tahminen 300 bin Yahudi can vermiştir. Kaçabilenler ise Osmanlı'ya sığınmış ve artık İstanbul ve Anadolu'yu kendilerine mesken bellemişlerdir.  Bu Yahudilerin kimi Sabataycı kimisi de sonrasında Hasidi harekette kendini bulur.

Bununla birlikte 2010'da yaşanan Mavi Marmara felaketinden sorumlu olan İsrail Devleti'nin karşısında Hasidiler, Türkiye'nin yanında yer alarak Siyonizm karşıtlıklarını bir daha vurgularlar.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
187
62
58
28
19
11
11
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın