Efsanelere de Konu Olan Bir Yer: Muğla Kızkumu’nun Hikayesi ve Güzellikleri
Ülkemizin dört bir yanı güzellikler ve doğa harikalarıyla kaplı. Üstüne üstlük bu güzelliklerin bir de meşhur hikayeleri var. Bunlardan biri de Marmaris'in Orhaniye Köyü'nde bulunan Kızkumu'nun hikayesi... Kızkumu'nun efsaneleşmiş hikayesi dinleyenleri gerçekten duygulandıracak cinsten...
Eğer yolunuz Marmaris'e düşerse buraya uğramadan sakın dönmeyin.
Marmaris'in en yeşil köylerinden biri Orhaniye Köyü sıradan olmaktan çok uzak bir köy. Buranın en önemli özelliği ise deniz üzerinde yürüyor hissi veren 600 metre uzunluğunda batık bir patika gibi uzanan plajdı.
Sanki bir masalın içinde yaşıyormuş hissi veren 'Kızkumu' oldukça özel bir yer.
Denizin ortasında yürümek, yeşilin o eşsiz güzelliği ve mis gibi çam kokusuyla gidenler buradan geri dönmek istemiyor.
Bu güzelliklerin yanı sıra efsaneleşmiş hüzünlü bir aşk hikayesi de kendisine yer buluyor.
Efsaneye göre çok eski zamanlarda bir kralın kızı fakir bir balıkçı gence aşık olur. Kral ise kızını fakir birine vermek istememektedir. Bu aşka karşı çıkar.
Kralın kızı ise babasının sözünü dinlemez ve aşktan gözleri kör olur. Gizli gizli sevgilisiyle buluşmaya başlar.
Ancak dedikoducular geride durmaz. Bu durumu krala haber verirler. Bunu da “balıkçı denizden geliyor, kızınız kumsalda onu bekliyor, ışıkla yerini işaret ediyor. Delikanlı da ışığa geliyor ve kızınız ile delikanlı gün ağarana kadar aşk oyunlarına dalıyor.” şeklinde krala anlatırlar. Bunu duyan kral sinirden köpürür.
Gecelerden birinde kral kızını kumsalda yakalar. Askerlerine de ışıkla balıkçı gence işaret vermelerini emreder.
Genç ise ışığı görür görmez sevdiğinin geldiğini düşünüp kayığına atlar ve kürek çekmeye başlar. Derken kız askerlerin elinden kurtulup sevgilisine kavuşmak için koşmaya başlar. Ancak sevgilisinin kayığına varması imkansız haldedir. Kendisini suya atar ve o sırada bir mucize gerçekleşir. Kızın adım attığı her yer kuma dönüşürken peşinden koşan askerler de kuma gömülür.
Daha sonra kız kayığa kadar koşar ancak iki sevgili tam kavuşmak üzereyken askerlerden biri ok atarak genci vurmaya çalışır. Ancak ok genç yerine kıza isabet eder.
Daha sonra kızın bastığı yerde ortaya çıkan kumlar, kan suya karışınca kırmızıya boyanır. Genç adam yaralı sevgilisini de alıp kayıplara karışır. Bundan sonra ikisini de ne gören olur ne duyan...
Hüzünlü bir aşk hikayesi burayı daha da büyülü bir yer haline getiriyor. Ancak Kızkumu'nun tek olayı da hikayesi değil tabii.
Yatların ve mavi yolculuğa çıkanların duraklarından biri olan bu koy mavisi ve yeşiliyle görenleri kendisine aşık ediyor.
Tüm bu güzellikler kaybolmasın, gelecek nesillere güvenle aktarılabilsin diye seni de sürdürülebilir yöntemlere sahip çıkmaya, doğamızı, dünyamızı ve ülkemizi korumaya davet ediyoruz.
Ülker olarak, “Önce Ülkem, sonra Ülker” ilkesiyle “Güzel Ülkem İçin Doğa Bize Emanet” diyoruz ve sürdürülebilirlik konusunu önemsiyoruz!
#GüzelÜlkem #DoğaBizeEmanet
Yorum Yazın