Görüş Bildir
Haberler
Çözüm Süreci Ve Sonrası

Çözüm Süreci Ve Sonrası

Çözüm Süreci Nedir ?

Çözüm süreci ya da barış süreci, Türkiye'de uzun yıllardan beri devam eden Kürt sorununu çözmeye yönelik Ak Parti hükümeti tarafından başlatılan ve şuan resmen olmasa da bitmiş olan sürecin adıdır. 1984 yılında başlayan ve 30 yıldan fazla süren çatışmalar neticesinde 40.000 ile 100.000 arasında can kaybı ve ekonomik zarar meydana geldi. 1999 ile 2004 yılları arasında tek taraflı ateşkes olsa da, daha sonrasında çatışmalar şiddetlenerek arttı.

Sürecin koordinatörlerinden Beşir Atalay, çözüm sürecinin Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005'deki Diyarbakır konuşmasıyla işareti verilen paradigma değişikliğinin ve 2009'da başlatılan Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ve demokratik açılımın devamı niteliğinde olduğunu belirtmiştir.

Süreç 16 Temmuz 2014'te Resmi Gazete'de Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine Dair Kanun adıyla yayınlanarak kanunlaşmıştır.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Oslo görüşmeleri çok tartışıldı. Ne zaman, nerede başladı?

Oslo görüşmeleri resmi olarak 2008 Eylül'ünde başladı. Ama önceden dolaylı görüşmeler var. Görüşmeler Oslo'da olduğu için Norveç devletinin de bilgisi dahilinde olduğunu söylemek gerekir. Türk devleti ve PKK arasındaki ilk görüşme Eylül 2008'de yapıldı. İkincisi ya da üçüncüsü Mart 2009'da yapıldı. Seçimlerden sonra Mayıs'ta da görüşmeler oldu. Daha sonra Temmuz'da görüşmeler oldu. 2009 yazındaki Oslo görüşmeleri, aynı zamanda Önder Apo’nun bir Yol Haritası hazırlayarak devlete sunduğu sürece tekabül ediyordu.  O zaman MİT Müsteşar Yardımcısı ekibiyle geliyordu. Daha sonra 2009 Ağustos’unda, Yol Haritası'nın devlete verildiği süreçten sonra Hakan Fidan da görüşmelere katıldı. O zamanlar Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı/Başbakan Temsilcisi olarak görüşmlere katılıyordu. Önder Apo, 22 Ağustos'ta Yol Haritası'nı sundu. Buna hiçbir cevap verilmediği gibi sonraki ilk Oslo görüşmelerinde Yol Haritası'nın verilmeyeceğini söylediler. 

HABUR OLAYI

Barış grupları bu süreçte Hareketin görüşlerini kamuoyuna aktaracaktı. Hatta Meclis'e bile gidip hareketin düşüncelerini aktarabilecekleri söylenmişti. Öyle bir şey planlanmıştı. Ama Habur'da binlerce insan ovalardan kasabalardan yollara dökülüp barış gruplarını karşılayınca, aynı 29 Mart seçimlerinden sonra tepkiyi gösterdiler.

Diyarbakır Toplu Açılış Töreni

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır'da katıldığı toplu açılış törenine,Irak Bölgesel Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ile sanatçılar Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses de katıldı. Öte yandan kürsüde Başbakan Erdoğan, Şivan Perwer ve ibrahim Tatlıses'le birlikte poz verdi. Üçlünün verdiği poz tarihe geçecek nitelikteydi.

İŞTE BARZANİ'NİN SÜRECE DAİR YORUMLARI

' Birlikte yaşamakla, birlikte kalmakla birlikte yaşama yöntemleri izlemekle halklarımızı mutlu günlere taşıyabiliriz. Savaşlar denendi. Kimse savaştan bir hayır görmedi. Bir Türk gencinin kanı bir Türk gencin eliyle ya da bir Kürt kanının bir Türk gencin eliyle dökülmesi günü sona ermiştir. Barışın temeli atılmıştır. Biz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ederiz ki, çok cesur bir şekilde bu temeli attı. Benim Türk-Kürt kardeşlerimden isteğim, barış projesini desteklesinler. Barışa girilecek savaş, zor bir savaştır. İnanın cesur bir insan olmazsa barışa savaş veremez. Barış yolu ne kadar uzun ise bir saat savaşmaktan daha iyidir. Bugün Türk-Kürt kardeşlerime, biz tüm gücümüzle barış sürecini destekliyoruz ve destekleyeceğiz demek istiyorum. En önemli adım bu projeye başlamakla oldu. Hepimiz biliyoruz ki 15 ya da 20 sene önce böyle karşınızda konuşmam imkansızdı. Bu kardeşliğin sonucudur. Birbirimizi anlamanın sonucudur. Ve inanıyoruz ki barış süreci sonuca varacaktır. Ne kadar zaman gerekliyse onu vermemiz gerekiyor. Son olarak hizmetinizde olduğum için çok mutluyum. Hepinize başarılar diliyorum.'

Toplu Açılış Sonrası " BARIŞ İSTİYORUM " Diyerek Erdoğan'la Konuşan Genç

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 17 Kasım’da  Diyarbakır'ın Bismil ilçesini ziyaret etmişti. O sırada Bismil genç Başbakan Bozkurt mahallesinde Başbakan’ın geçişi sırasında Başbakan Erdoğan'a ulaştı. Gözyaşları içinde Başbakanım ne olur barış bitmesin. Askerde ya da dağda ölmek istemiyorum. Huzur içinde yaşamak istiyorum' demişti.

Başbakan Erdoğan'dan çözüm sürecinin devamını isteyen Remzi Araz, Bismil’de bir otobüs firmasında işçi olarak çalıştığını, 2'si erkek 5 kardeş olduğunu söyledi.

Abisinin  Bismil ilçesinde 20 Nisan İbrahim Oruç olayı ardından çıkan gösteride güvenlik güçlerine taş attığı gerekçesiyle 2.5 yıldır cezaevinde bulunduğunu ifade eden Remzi Araz, kendisinin de 3 ay sonra vatani görevini yapmak için askere gideceğini söyledi. Başbakan Erdoğan'ın Bismille geldiğini duyunca onunla görüşmek istediğini belirten Araz, ilçe girişinde Başbakanla konuşmayı başardım dedi.

'KENDİNİ ÜZME BU İŞİ HALLEDECEĞİZ'

'O sırada Başbakana el salladım ve 'barış barış' diye bağırdım. Bunun üzerine Başbakan otobüsü durdurdu ve beni yanına çağırdı. Başbakana içimdeki duyguları anlattım' diye konuşan Remzi Araz , görüşmede çok duygulandığını ifade ederek şöyle dedi: 'Barışı istedim ve çok duygulandım. Taş attığı için 2.5 yıldır ceza evinde olan ağabeyim için annem her gün ağlıyor, ben bir gün ağlamışım çok mu? Başbakanımızın bana yaklaşımı çok güzeldi. Bana dedi ki 'Ben niçin buradayım, süreci düzeltmek için buradayım'. Barışın ve özgürlüğün hakim olacağına bunu da Başbakanımızın en iyi şekilde gerçekleştireceğine inanıyorum.dedi.

Kalp hastası olan babasının çalışamadığını, ailesini kendisinin geçindirdiğini ifade eden Araz, askere gitmesi durumunda ailesinin ekonomik anlamda sıkıntı yaşayacağını sözlerine ekledi.

Ve süreç deyince aklınıza ülkeyi peşkeş çektiniz, bölgeyi pkk'ya bıraktınız geliyor bizim ise her şeyi özetleyen bu fotoğraf

Çözüm Sürecine Rağmen Devam Eden Pkk Eylemleri

Jandarma sorumluluk bölgesinde 2012'de 1689 genel terör olayı meydana geldi, 2013'te bu rakam 658 oldu. 2014'te 1255 terör olayı yaşanırken, 2015 yılının ilk 7 ayında 832 terör olayı meydana geldi.

İçeriğin Devamı Aşağıda

7 Haziran 2015 Seçimleri Ve Sürecin Resmen Bitmesi

7 Haziran 2015'te Erdoğan nefreti üzerine seçim kampanyası yürüten HDP barajı aşarak Meclis'e girdi. Kandil yönetimi savaş söylemini sertleştirdi. KCK Öcalan'ın İmralı'daki koşulları nedeniyle silah bırakma çağrısı yapamayacağını açıkladı. Murat Karayılan, Öcalan'ın değil, Kandil'in müzakere yapabileceğini söyledi. Murat Kalkan HDP'nin silah bırakma çağrısı yapamayacağını Mustafa Karasu ise silahların ancak demokratikleşme talepleri yerine getirilirse susacağını belirtti. 

Kandil'den bir biri ardına gelen 'savaş' açıklamaları kanlı eylemleri de tetikledi. Seçimden sadece 4 gün sonra Silopi'de molotoflu saldırı düzenleyen PKK'lılar 2 polisi yaraladı. 20 Haziran'da ise Adıyaman'da teröristlerin silahlı saldırısı sonucu 1 asker şehit düştü, 2 asker yaralandı. 22 Haziran'da Şanlıurfa Ceylanpınar'da 2 polis evinde ensesinden vurularak şehit edildi. Ve bu olay bardağı taşıran son damla oldu.

TSK'NIN HAVA OPERASYONLARI VE SON 44 GÜNÜN BİLANÇOSU

Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) hava harekatlarında 390 terörist  etkisiz hale getirildi, 150'si ağır olmak üzere 400'ün üzerinde terörist  yaralandı. Bölücü terör örgütüne ait hedeflere büyük zarar verildi. Bokriskan  bölgesinde örgütün 4 büyük grup lideri öldürüldü, 30 terörist yaralandı. 

Zargeli kampına yönelik hava harekatında 20'nin üzerinde bölücü terör  örgütü üyesi etkisiz hale getirildi. Enze'de barınma alanındaki bölümde ise terör  örgütüne ait karargah olarak kullanılan binalar vuruldu. Harekatta yaklaşık 30  kadın terörist öldürüldü.

Terör Saldırılarında 44 Günlük Bilanço

Son 44 gündeki saldırılarda asker, polis ve korucuların aralarında bulunduğu 55 güvenlik görevlimiz şehit edildi, 14 vatandaş yaşamını yitirdi.

Son 24 Saatte Yaşananlar

Diyarbakır'ın Lice ilçesinde terör örgütü PKK mensuplarına yönelik  operasyonun ardından çıkan çatışmada 4 askerimiz şehit oldu. 

Siirt-Pervari karayolunun Şirvan ilçesi yol ayrımında, terör örgütü  mensuplarınca menfeze yerleştirilen patlayıcının askeri aracın geçişi sırasında  infilak ettirilmesi sonucu 8 askerimiz şehit düştü. 

 Hakkari'nin Şemdinli ilçesi girişinde 5 gün önce yol kesip hendek açan  teröristlere yönelik operasyon kapsamında 1 terörist öldürüldü, 1 terörist yaralı  olarak ele geçirildi. Operasyonlarda daha önce de 5 terörist etkisiz hale  getirilmişti. 

 Siirt'te, terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonlarda gözaltına alınan  21 şüpheli tutuklandı. 

Ankara'da jandarma ekiplerince terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik  operasyon kapsamında gözaltına alınan 2 kişi tutuklanarak cezaevine gönderildi. 

 Van'ın Muradiye ilçesinde askerlik şubesi ile jandarma lojmanlarına  yönelik saldırıya ilişkin gözaltına alınan araç sahibi tutuklandı. 

 Diyarbakır'daki operasyonda Sur Belediye Başkanı Seyid Narin ve Silvan  Belediye Başkanı Yüksel Bodakçı'nın da aralarında bulunduğu 7 kişi gözaltına  alındı. 

 Merkez Sur ilçe Belediyesi ve Silvan Belediyesi tarafından daha önce  yapılan sözde 'özerklik' açıklamalarının ardından Diyarbakır Cumhuriyet  Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı. 

Soruşturma kapsamında Emniyet Müdürlüğü ekiplerince merkez ve Silvan  ilçesinde bazı adreslere düzenlenen operasyonda, Sur Belediye Başkanı Seyid Narin  ve Silvan Belediye Başkanı Yüksel Bodakçı'nın da aralarında bulunduğu 7 kişi  gözaltına alındı. 

 Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde teröristlerin yol açma çalışması yapan  Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) unsurlarına silahlı saldırısı sonucu 2 askerimiz  yaralandı. 

 Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde terör örgütüne yönelik operasyonda 37  molotofkokteyli, 2 el yapımı patlayıcı ve çeşitli malzemeler ele geçirildi. 

 Terör örgütü PKK üyeleri tarafından Başkale-Hakkari karayoluna  yerleştirilen patlayıcı, askeri konvoyun geçişi sırasında infilak ettirildi.  Patlamada herhangi bir can kaybı yaşanmazken, patlamanın etkisiyle hasar oluşan  yol ulaşıma kapatıldı. Yolu kullanamayan sürücüler, tarla ve patika yollardan  geçerek ulaşımlarını sağlıyor. 

Diyarbakır Valiliğince, Lice'de bazı alanlar, 15 gün süreyle özel  güvenlik bölgesi ilan edildi. 

  İstanbul Esenler'de polis ekiplerine silahla ateş açan terör örgütü  PKK'nın gençlik yapılanması YDG-H üyesi gruptakilerden biri vurularak öldürüldü,  4 kişi gözaltına alındı. 

Beşiktaş Dolmabahçe Sarayı önündeki nöbetçi kulübesine silahlı saldırı  yapıldı. Saldırıda bir polisimiz hafif yaralandı. 

Nöbet kulübesine saldırı gerçekleştiren ve 3 kişi oldukları tahmin  edilen saldırganlardan 2'si, Gümüşsuyu'ndaki Alman Konsolosluğu yakınlarında  gözaltına alındı.

Ve Son Olarak; PKK Güdümündeki HDP'nin Seçim Öncesi Ve Sonrası Açıklamaları

Kamuoyuna 'Cici çocuk' olarak tanıtılan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin barajı geçmesinin verdiği rahatlıkla her fırsatta ağız değiştirdi... HDP Seçim öncesi 'Biz Türkiye partisi olma yolundayız' demişti.

DEMİRTAŞ: HDP GERÇEK BİR TÜRKİYE PARTİSİDİR, HDP TÜRKİYEDİR TÜRKİYE HDPDİR

- BİZE EMANETEN OY VEREREK HDP'NİN DEMOKRATİK SİYASETİNİN ÖNÜNÜ AÇMAK İSTEYENLERİ DE MAHCUP ETMEYECEĞİZ

Merkez Medya'da da HDP'ye açık destek verilmiş, HDP'nin Türkiye partisi olduğu algısı oluşturulmuş, Selahattin Demirtaş da bir yıldıza dönüştürülmüştü...

Tek başına iktidar umudunu yitiren CHP de sırf Ak Parti iktidar olmasın diye HDP'ye açıkça destek vermişti.

ŞAFAK PAVEY: NASIL SALLADIK AMA 

DEMİRTAŞ: İNŞALLAH DAHA İYİ OLACAK

Ancak aynı HDP seçimin ardından tutum değiştirdi. Kandil'in etkisinden kurtulamadı. Partinin dünü bugününü tutmadı. İlk viraj Kandil'in 'Emanet oy yok' uyarısıyla alındı. Terör örgütü PKK'nın şehir yapılanması KCK'nın Yürütme Konseyi Üyesi Mustafa Karasu'nun uyarısı ile Demirtaş hemen çark etti...

DEMİRTAŞ : BİZ EMANET OYLARLA BARAJI AŞMIŞ DEĞİLİZ. ÇOK GÜÇLÜ, ÖRGÜTLÜ BİR TABANIMIZ VAR

Seçim sonrası HDP söz verdiği gibi hiç de Türkiye partisi olmadı. Seçimin ardından çözüm sürecini sabote eden PKK, katliamlar yapmaya başladı. Türkiye partisi imajıyla cilalanan HDP terör eylemlerine, hain pusulara, alçakça yapılan katliamlara tepki vermedi. Binbaşı Arslan Kulaksız Eşi ve çocuklarının gözü önünde vurulduğunda terörü lanetlemedi, Gece evlerinde uyurken iki polis haince başından vurulurken sesleri çıkmadı... Annesi öldükten sonra dedesinin baktığı ve hüzünlü hayat hikâyesiyle herkesi gözyaşına boğan Er Barış Akkabak gibi her kesimden askerler katledilirken HDP Türkiye partisi olamadı, halkların partisi olmayı başaramadı. Aksine HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, göğsünü gere gere'Biz sırtımızı YPG'ye ve PYD'ye dayıyoruz dedi...

FİGEN YÜKSEKDAĞ: BİZ SIRTIMIZI ROJAVA'YA, KOBANİ'YE, IŞİD VAHŞETİNE KARŞI DİRENEN HALKLARA, İNSANLIK MÜCADELESİ YÜRÜTEN YPG-YPJ'YE DAYIYORUZ. BUNU SÖYLEMEKTE HİÇBİR SAKINCA GÖRMÜYORUZ. BAKIN SIRTIMIZI KİME DAYADIĞIMIZI ÇOK NET SÖYLÜYORUZ VE BUNDAN SONRADA SIRTIMIZI BURAYA DAYAMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Bu süreçte HDP Milletvekili Abdullah Zeydan'dan da haddini aşan bir çıkış geldi.

ZEYDAN: PKK'NIN ÖYLE BİR GÜCÜ VAR Kİ SİZİ TÜKÜRÜĞÜYLE BOĞAR,

Demirtaş, 1 Mart'ta yaptığı açıklamada, 'PKK'ya silah bıraktıracak olan HDP'dir. Dağdan indirmeyi biz başaracağız' demişti. Ancak aynı Demirtaş, seçim sonrası, yine ağız değiştirdi ve 'Biz PKK'ya silah bıraktıramayız' dedi...

Seçimde 80 milletvekili ile meclise giren ve güya çözüm sürecini çok isteyen HDP, sürecin mimarı Ak Partiye de kapısını ilk kapatan parti oldu! 7 Haziran akşamı kameraların karşısına çıkan Demirtaş, AK Parti ile kesinlikle koalisyon yapmayacaklarını açıkladı... Ancak aynı Demirtaş bir süre sonra tekrar ağız değiştirdi. 

DEMİRTAŞ: AK PARTİ İLE KESİNLİKLE KOALİSYON YAPMAYACAĞIZ

DEMİRTAŞ: AK PARTİ VE CHP BİZİM İLKELERİMİZİ DE İÇİNE ALACAK BİR KOALİSYON KURARSA BİZ DIŞARIDAN DESTEK SUNARIZ

Selahattin Demirtaş'ın çelişkili söylemleri bu kadarla sınırlı değildi, 17 Aralık operasyonundan iki gün sonra Gülen Cemaatinin geçmişte Kürt siyasetçilerine KCK adı altında kumpaslar kurduğunu söylemişti, Ayrıca cemaatin özür dileyip özeleştiri yapmasını istemişti. Ancak daha sonra Demirtaş, Rusya'daki bir basın toplantısında, 'Paralel Yapı' operasyonlarına yönelik, 'Biz cemaatlerin varlığına karşı değiliz. Dini cemaatler meşru yapılardır' diyerek Gülen Grubunu savunmuştu…

Son olarak Demirtaş bir İngiliz gazetesine röportaj vermiş PKK'nın misilleme taktiklerini 'kirli' olarak nitelediği haberi basına yansımıştı. Ancak bir süre sonra Demirtaş yine geri adım attı ve ben böyle demedim dedi…

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
3
0
0
0
0
0
0