Cadıların Torunlarıyız! Ruhunuzda ya da Kanınızda Cadılık Taşıdığınıza Dair 15 Gösterge
Koca karı, ebe, şifacı... İstediğiniz kelimeyi kullanın; şu bir gerçek ki, dünyanın her yerinde, her kültürde 'bilge, gizemli, sırlara vakıf' kadın figürü var.
Bu kadınlara Batı dünyası, erkeklere ihtiyaç duymadan bağımsızca yaşayabilmeleri ve bu yönleri ile kilisenin öfkesini çekmeleri, alternatif tedavi yöntemleri kullanarak da erkek doktorların önlerini kesmeleri sebebiyle 'cadı' lakabını yakıştırıp; üstüne bir de acımasızca yakıp öldürmüş.
Doğuya doğru, özellikle bizim kültürümüzde ise, cadılara 'koca karı' yaklaşımı ile saygı duyulmuş ve bilgeliklerine sık sık başvurulmuş.
Bir zamanlar, o kadınlar vardı; bir bitkinin neye iyi geldiğini kadim bilgilerle anlayan, şifa ve adalet dağıtan, sezgilerinin gücüyle savrulup gittiğimiz bu evrenin sınırlarını keşfetmeye kalkışan... Belki nesiller önce yaşamış bir anneannenizdi. Köydeki kadınları doğurtan ebeydi. Belki de 'rüyaları çıkıyor' deyip geçtikleri kızdı...
Kemiklerinizde, kanınızda onların ruhu hala saklı!
1. "Cadı kahkahası" tabiri boşuna değil! Çünkü iyi bir mizah anlayışınız var. Kıvrak zekanızdan ve dünyanın absürtlüğünü özümsemiş olmanızdan kaynaklı...
Olaylara şaşırmıyor, en zor anlarda bile deli gibi gülüyor musunuz? 'Ay sinirlerim bozuldu' diye bitirdiğiniz o kahkahanızda görmüş geçirmişliğin; cadı büyükannelerinizden aldığınız bilgeliğin izleri var.
2. Körkütük bir romantik değilsiniz... Sevdiklerinize bağlansanız da; asla aşk duygusu sizin için hayatın odak noktası değil.
Hayatın ne kadar geniş olduğunu biliyorsunuz. Popüler kültürün dayatması romanslar hiç size göre değil. Aksine; aşk meselesini abartanları görünce inceden sinirleniyorsunuz. Çünkü dünya o kadar büyük, daha önemli o kadar çok mesele var ki!
3. "Ben demiştim" cümlesini çok fazla kullanıyorsunuz çünkü gerçekten de demiştiniz!
Bir insanı görünce ilk bakışta notunu veriyorsunuz. Bir işe başlanacağı zaman sonunu hemen hemen kestirebiliyorsunuz. Sizin üstünüze düşen uyarıyı yaptıktan sonra kaosu uzaktan izleyip 'e ama ben demiştim' demek keyif aldığınız şeyler arasında. Hiç inkar etmeyin!
4. İnsan ilişkileriniz iyi, daha doğrusu nabza göre şerbet vermeyi bildiğinizden seviliyorsunuz. Lakin yalnızlığınız sizin için çok kıymetli!
Belli aralıklarla bir başınıza kalmazsanız içinize fenalıklar basıyor. Bu sizin için bir lüks değil, adeta bir ihtiyaç!
5. Doğa ile aranızda adeta garip bir iletişim var... "Can" kelimesinin anlamını çok iyi biliyorsunuz.
Varlıklarını, hayatlarını hissediyor, hatta bazen deli gibi onlarla konuşuyorsunuz bile. Basit bir bitki çayı yapmak sizin için sadece 'öylesine' bir şey değil... O yaprakların ruhunu kendi enerjinize kattığınızı biliyorsunuz. Doğaya çok saygılısınız. Bir ağacın yok yere kesilmesinin, açmaya çalışan çiçeklerin ezilip geçilmesinin göz yumulacak tarafı yok!
6. Hayvanlar mı? Hepsi adeta sizin çocuklarınız gibi!
Minnoş minnoş diye sevmek değil kastımız! Siz adeta bu dünyada insan dışında dolanıp duran diğer canlıların koruyucusu gibi hissediyorsunuz kendinizi. Sokaktaki kedinin, köpeğin sorumluluğunu taşıdığınızı düşündüğünüz gibi; bir kuşun, ayının, vahşi bir kurdun da zarar görmesini asla istemezsiniz. Döngüyü biliyorsunuz. Onlar adeta sizin 'tanıdıklarınız'.
7. Özellikle dolunay zamanlarında içiniz bir fena oluyor!
Kendinizi vahşi bir kurt gibi tepelere çıkıp uluyacak gibi hissediyorsunuz. Adeta bir şeyler sizi çağırıyor!
Gökyüzüne uzun uzun bakma gibi bir hobiniz var; adeta trans haline geçiyorsunuz.
8. Tatlı dilli değilsiniz. Yalan öpücüklerdense hakikatin sert tokadını yemeyi yeğleyen biri olarak, siz de acı gerçekleri açık açık söylüyorsunuz.
Zira çok sevilmek gibi bir kaygınız da yok! Benlik algınız çok gelişmiş; kimsenin onayına ihtiyaç duymuyorsunuz. Tabir-i caizse; dobrasınız!
Çok değil, az ama net konuşuyorsunuz.
9. Yine de empati yeteneğiniz çok gelişmiş!
Bunda sezgilerinizin payı da büyük elbette. Sizin 'ay alındı mı?! Üzüldü mü?! Kızar mı?! Acaba ne düşünüyor?!' gibi kaygılarınız pek yok. Zira zaten biliyorsunuz.
10. Kadınlarla aranız çok iyi!
En anlaşamadığınız, hatta gıcık olduğunuz kadına karşı dahi bir bağ hissediyorsunuz. Onları anlıyorsunuz, onlar da her daim size güvenebileceklerini biliyorlar. Diyoruz ya, minnoş minnoş biri olmasanız bile varlığınız güven veriyor!
11. Adaletsizliğe karşı tavrınız ise... Düşman başına! Öyle acımasız olabilirsiniz ki...
Kindar demeyelim ama 'hafızası güçlü' diyelim! Adalet yerini bulana kadar yapılanları kolay kolay unutmuyorsunuz. Hem de sadece kendinize karşı değil! Başkalarının başına gelen haksızlıklara da 'bana ne ya' deyip geçemeyenlerdensiniz. Kaos istiyorlarsa, kaosun kralını yaşatırsınız!
12. Ama ahınızı alan insanın belini doğrulttuğu görülmemiştir!
Hayatı pek ciddiye almıyorsunuz, küçük şeyler sebebiyle hemen küsüp beddualar da etmezsiniz... Ama sizi kıracak kadar büyük bir şey yapıldıysa, bedelinin fitil fitil çıkacağını zaten çok iyi bilirsiniz.
13. Rüyalarınız çıkar!
Deli deli rüyalar görürsünüz sürekli. Hele anlatmadığınız o rüyalarınız var ya... Kim bilir ne sırlar saklıyorlar! İnşallah bir gün anlamına vakıf olacaksınız.
14. Aslında içten içe huzurlu birisiniz... Zira kadere güveniyorsunuz.
'Her şeyin olacağına varacağı' gerçeğini kabullenmişsinizdir çoktan. O ana gelene kadar yaşanacak olan tüm curcunayı cadı kahkahaları atarak, mazlumlara yardım ederek, bazen de işleri hızlandırmak ve renklendirmek adına şirretlikler yaparak deneyimleyeceğinizi biliyorsunuz.
Biraz boşvermiş, rahat ve dingin bir haliniz var.
15. Şu hayatta sizin için en önemli şey ise "saygı"...
Geçmişten, kanınızdan, ruhunuzdan gelen bilgeliğe, büyükannelerinize, doğaya, hayvanlara ve en çok da kendi kimliğinize... Anahtar kelime saygı.
Size saygısızlık edenin vay haline.
Süpürgeniz hiç düşmesin!
Yorum Yazın
canım bol cadılı film izlemek istedi
Ben cadıymışım aq
O asayı yere bırak evlat.