Görüş Bildir
Haberler
‘12 Yıllık İnsan Hakları İhlalleri, Neredeyse İç Savaş Enkazı...’

‘12 Yıllık İnsan Hakları İhlalleri, Neredeyse İç Savaş Enkazı...’

ATKN
01.06.2015 - 12:53 Son Güncelleme: 01.06.2015 - 14:55
İçeriğin Devamı Aşağıda

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 12 yıllık insan hakları ihlalleri bilançosunu açıkladı. İki ayrı bölüm olarak hazırlanan raporun ilk bölümde 2015 yılının ilk 4 ayının, ikinci bölümde ise 2003 yılından bugüne kadar ki temel insan hakları ihlallerinin dökümü bulunuyor.

Hazırlanan rapora giriş yazısı yazan İnsan Hakları Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili M. Sezgin Tanrıkulu, İç Güvenlik Yasası’yla yasal bir kılıfa uydurulan temel insan hakları ihlalleri fiiliyatta her geçen gün daha da derin bir sorun haline geldiğine dikkat çekti. Tanrıkulu, kolluk güçlerinin yaptığı uygulamalarla beraber hükümetin doğrudan veya dolaylı etkisiyle yargı süreçlerinin de mağdurların aleyhine işlediğini, yargının adalet mercii olduğuna dair inancın giderek yok olduğunu vurguladı.

Yargının, temel hakları ihlal eden kolluk güçlerine kol kanat gerdiğini, İç Güvenlik Yasası’yla kolluk güçlerine sınırsız yetkilerin tanındığı bir ortamda demokrasiden söz etmenin ikiyüzlülük olacağını savunan CHP’li Tanrıkulu, “AKP hükümetinin Türkiye’yi getirdiği nokta, cunta rejimlerinin yarattığı enkazdan farksız bir tablodur.” dedi.

'AKP enkazının dökümü yer alıyor'

'AKP enkazının dökümü yer alıyor'

Tanrıkulu, iki ayrı bilanço hazırladıklarına işaret ederek, şöyle devam etti:

“İlk bölümde 2015 yılının ilk dört ayındaki temel insan hakları ihlalleri, ikinci bölümde ise AKP’nin 2003’ten bu yana bazı temel haklarda yarattığı enkazın dökümü bulunmaktadır. Söz konusu rakamların bir kısmı TBMM’ye sunduğumuz yazılı soru önergeleri neticesinde elde ettiğimiz resmi verilerdir ancak verilerin çoğunluğunu insan hakları örgütlerinin açıkladıkları bilançolardan derleyerek kamuoyunun takdirine sunuyorum. İlk bölümde görüleceği üzere 2015 yılının ilk dört ayı içinde insanın en kutsal hakkı olan yaşam hakkının ihlali bakımından, iç savaş yaşayan ülkeleri aratmayacak bir enkazla karşı karşıyayız. Dört ay içinde başta iş cinayetleri, asker intiharları ve çeşitli bombalı saldırılar neticesinde 551 kişinin hayatını kaybetmesinin faturasını AKP iktidarı vermek zorundadır. 96 kişinin işkence mağduru olduğu bu dört aylık dönemde cezaevlerindeki bilançonun da ağırlaştığı, aşağıdaki dökümden görülecektir. 11 kişinin hayatını kaybettiği, 30 kişinin işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı cezaevlerinde hasta mahpuslar meselesi tüm öneri ve tepkilerimize rağmen AKP tarafından diri tutulan bir acı olarak durmaktadır.”

Basında 'farklı tüm seslerin susturulmaya çalışıldığı, patronlara yönelik baskıyla gazetecilerin işten attırıldığı, bağımsız basın organlarının yargı veya iktidarın tehditleriyle sindirilmeye çalışıldığı bir ortamda ifade özgürlüğünün de esamisinin okunmadığını' dile getiren Sezgin Tanrıkulu, “İfade özgürlüğü tablosunda son dört aylık dönemde ifade özgürlüğüne yönelik yoğun bir yargı kıskacı göze çarpmaktadır. Tayyip Erdoğan hakkında eleştirel cümle kuran neredeyse herkes Cumhurbaşkanı'na hakaretten yargılanır hale gelirken Terörle Mücadele Yasası (TMY) de muhalefetin susturulması konusunda etkili bir silah olarak kullanılmaya devam edilmektedir.” dedi.

'İç savaş enkazı'

'İç savaş enkazı'

Tanrıkulu, artık demokrasi kavramının kendisini bile bir tehlike olarak algılamaya başlamış olan AK Parti’nin iktidara geldiği 2002’den bu yana gerçekleşen insan hakları ihlallerini 'saklama çabasına' rağmen, muhalefetin ve insan hakları örgütlerinin yürüttüğü çalışmalar neticesinde bir tablo oluştuğunu vurguladı.

 “Bu tablo ne yazık ki karanlık bir tablodur.” ifadesini kullanan Tanrıkulu, şunları kaydetti: “Rakamlardan da anlaşılacağı üzere 2003’ten bu yana gerçekleşen insan hakları ihlalleri, özelikle de iş cinayetleri neredeyse bir iç savaş enkazını andırmaktadır. En az 208 kişinin faili meçhul cinayetlere, 520 kişinin yargısız infaz, dur ihtarı, rastgele ateş sonucu hayatını kaybettiği 2002-2014 tarihleri arasında gözaltı ya da cezaevinde hayatını kaybeden kişi sayısı da en az 451’dir! 2004-2015 tarihleri arasında yargısız infaz veya faili meçhul cinayete kurban giden çocuk sayısının da en az 88 olduğu görülmektedir. İş cinayetleri veya kaza sayıları ise korkunç boyutlara ulaşmış olduğu halde AKP iktidarı iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunu tamamen 'kadere' bağlamakta ve tedbirlerin alınması veya aldırılması konusunda ısrarla vazifesinden kaçınmaktadır. Daha önce bir soru önergemize verilen yanıt üzerinden 2002-2013 yılları arasında kaza geçiren sigortalı ve hayatını kaybeden sigortalı işçi sayısını öğreniş bulunmaktayız. Buna göre 2002 yılı ile 2013 yılları arasında 930 bin 821 işçi kaza geçirmiş, 13 bin 510 sigortalı işçi de hayatını kaybetmiştir. Üstelik bu vahim tablo resmi rakamlardan oluşmakta ve sadece sigortalı işçileri kapsamaktadır. Dolayısıyla bu bilançonun çok daha ağır olduğunu akılda tutmak gerekmektedir.”

AK Parti eliyle gerçekleşen ağır insan hakları ihlallerinin hazırladıkları bu tablolarla sınırlı olmadığını savunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, açıklamasını şöyle tamamladı: “Ancak ulaşabildiğimiz rakamlar bile AKP’nin yarattığı ağır insanlık enkazını net olarak ortaya koymaktadır. Fakat bu ağır enkaz karşısında insan hakları savunucusu olan sivil toplumcuların ve biz siyasetçilerin seyirci kalmadığı, bu konuda mücadelemizi her geçen gün daha da artırdığımızı ifade etmek istiyorum. 

7 Haziran genel seçimlerinin insan hakları açısından da önemli bir dönemeç olacağına inanıyorum. Bu kadar ağır hak ihlaline bulaşmış olan AKP iktidarının seçim sandığından gereken tepkiyi alacağına kuşku yoktur. Bu açıdan insan hakları için mücadele eden hiç kimsenin karamsarlığa kapılmaması ve temel hak mücadelesinden asla geri durmaması gerekiyor. İnsan, haklarıyla insandır. Büyük mücadeleler sonucu bütün insanlık için kazanılmış olan hakların gaspına asla seyirci kalmayacağız.”

CHA

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
3
1
1
0
0
0
0