Binlerce Yıldır Sargıların İçindeki Mumyaların Neye Benzediği Nihayet Ortaya Çıkarıldı!
Bundan binlerce yıl önce bazı toplumlar için ölüleri mumyalamak oldukça yaygın bir pratikti. Tarih boyunca korunan bu mumyalara dair bilgimiz ise dışarıdan görünenlerle sınırlıydı. Taa ki bugüne kadar...
Amerikan Doğal Tarih Müzesi'nde başlayan bir sergi, binlerce yıllık mumyalar hakkında hiç olmadığı kadar bilgi edinmemizi sağlıyor.
Müzede bugün on sekiz mumya sergileniyor ve bilgisayarlı tomografi sayesinde insanlar ilk kez sargı bezleri içindeki insanları görme şansı yakalıyor.
Sergi yalnızca bedenleri değil, mumyaların nasıl bir hayat yaşadıklarını da tanıtıyor.
Burada gördüğünüz fotoğraflar da müzeden manzaraları yansıtıyor ancak mumyalara dair daha ayrıntılı görüntülerin fotoğraflanması yasak olduğu için sizlere bir kısmını sunabiliyoruz. Yukarıda gördüğünüz BT görüntülemesi, yirmilerinde bir kadın ve altı ve iki yaşındaki çocukların bedenini gözler önüne seriyor.
Sergi, Antik Mısır ve Peru'ya ait mumyaları ilk kez bu kadar ayrıntılı biçimde görmemize olanak tanıyor.
İskelet yapısını inceleyen araştırmacılar böylelikle binlerce yıl önce mumyalanan insanların nasıl göründüğüne dair bir fikir ediniyor ve bedenlerin üç boyutlu modellemesini yapıyor.
Örneğin yaşama kırklı yaşlarında veda etmiş bu kadın...
Yapılan görüntüleme araştırmacılara kadının kıvırcık saçlara sahip olduğunu, biraz kilolu olduğunu ve tüberküloz sebebiyle yaşamını yitirdiğini gösteriyor.
Kadın, resimde gördüğünüz mezarın içinde görüntülendi.
Ve yapılan araştırmalar, kadının yüz yapısından deri kalınlığına kadar pek çok ayrıntıyı ortaya çıkardı.
Ve elde edilen verilerle kadının yaşarken nasıl göründüğü modellendi.
Elbette bunun mümkün olması biraz da mumyalama işleminin ne kadar ustalıkla gerçekleştirildiğiyle alakalı. Kadının bedeni tabutun içinde son derece iyi korunduğu için bu modellemeyi yapmak mümkün oldu.
Bu tabut ise yaklaşık olarak M.Ö. 700-600 yıllarına dayanıyor.
Tüm tabutların üzerinde mumyanın yaşamına dair ipuçları veren hiyeroglifler bulunuyor.
Antik Mısır mumyalarında kişilerin iç organlarının çıkarıldığı ve hayvan biçimli bir başka kapta saklandığı görülüyor.
Bu uygulamaya yalnızca Mısır mumyalarında rastlanıyor. Peru mumyalarında ise kişilerin iç organları çıkarılmadan mumyalandığı görülüyor.
Mısır'da hayvanların mumyalanmasının da yaygın bir pratik olduğu görülüyor.
Örneğin yukarıda gördüğünüz ceylan, o dönemde mumyalanmış ender hayvanlardan bir tanesi. Bunun sebebi ise ceylanın büyük ihtimalle bir tapınakta yetiştirilmiş olması.
Serginin küratörü David Hurst Thomas, mumyalara zarar verilmeden haklarında bilgi toplanmasının ilk kez mümkün olduğunu belirtiyor.
Üstelik müzede bulunan ekranlar sayesinde tüm mumyalar görsel olarak açılabiliyor ve haklarında ulaşılan tüm bilgiler görüntülenebiliyor.
Örneğin genç bir erkeğe ait mumyadan elde edilen bu üç boyutlu görüntü.
Ham hâldeki bu görüntü elde edildikten sonra ise görüntüyü detaylandırma işlemine geçiliyor.
Detaylı üç boyutlu görüntü elde edildikten sonra bu görüntüleri heykele dönüştürme işine geçiliyor.
Anatomik özelliklere sadık kalınarak heykele çevrilen bu mumyaların yaşadıkları dönemde nasıl göründükleri aslına uygun şekilde ortaya çıkarılıyor.
Örneğin az önce sözünü ettiğimiz erkek çocuğun görüntüsü...
Tüyler ürpertici şekilde gerçekçi görünmüyor mu? Umuyoruz ki bu teknoloji o dönemleri ve ardından tüm tarihimizi gün yüzüne çıkarma konusunda işimize yarayabilir...
Yorum Yazın