Bilim Destekledi: Kadınların Sahip Olduğu 10 Süper Güç!
Daha önce de söylediğimiz gibi; kadınların gizemini çöz çöz bitmiyor. Haklarında hala bilmediğimiz on binlerce gerçek var. Fakat neyse ki modern bilim yanımızda.
İşte karşınızda kadınlar hakkında öğrenmeye devam ettiğimiz Listverse tarafından derlenmiş gerçeklerden bazıları; kadınların 10 süper gücü...
10. Aldatan erkeği bir bakışta tanırlar.
Don Juanlar dikkat! Siz kaçamaklar yaparken, kadınlar bu süper güçlerini kullanarak sizin bir Don Juan olduğunuzu şıp diye anlıyorlar. Avusturyalı bilim adamları kadınlara tanımadıkları erkeklerin fotoğraflarını göstererek, hangilerinin sadakatsiz olduğunu sordu. Yapılan çalışmada, kadınların yüzde 62'si doğru tahminlerde bulundu. Bu tahminleri yaparken, fotoğrafı gösterilen erkeklerin ne kadar 'maskülen' olduklarına dikkat ettiklerini söylediler.
Erkekler üzerinde yapılan aynı araştırmada ise, yüzde 77'si yanlış cevap verdi. Bilim adamları, ihanet durumlarına karşın, kadınların kendilerini bu konuda içgüdüsel olarak geliştirmiş olabileceklerini düşünüyorlar.
9. Renklerin birçok tonunu ayırt edebiliyorlar.
Israel Abramov'un geliştirdiği teorilere göre, kadınlar erkeklere göre daha fazla rengin ayrımını ve tanımını yapabiliyorlar. Erkekler sadece görüş açılarındaki renkler doğrultusunda tanımlamalar yapıyorken, kadınlar renklerin farklı tonlarını ayırt edip tanımlayabiliyorlar. İlkel dönemde erkekler avcılık yaparken, kadınlar yenilebilir gıdaları dikkatli bir şekilde seçmek zorundaydılar. Abramov, kadınların bu yeteneğinin tarım çağlarına dayandığını düşünüyor; çünkü kadınlar bu gıdaları seçerken renk tonlarına göre de ayırt ediyorlardı.
Ayrıca 'tetrachomat' olarak bilinen bir grup kadın bulunuyor. Genel olarak üç dalga boyutunu ayırt edebilen koni hücrelerine sahibiz. Fakat bu kadınların gözlerinde dört dalga boyutunu algılayabilecek kadar koni hücresi bulunuyor ve yüz milyon farklı rengi ayırt edebiliyorlar. Onlarca yıl süren çalışmalarda sonra, 2007 yılında Gabriela Jordan ilk kez bir fizikçiyi tetrachomat olarak tanımladı.
8. Sabah bulantısı hayat kurtarıyor.
Paul Sherman ve Samuel Flaxman'ın yaptığı çalışmalara göre, hamile kadınların sabah bulantısı aslında hayat kurtaran cinsten bir mucize. Sabah bulantısı anneyi ve gelişiminin henüz başında bulunan cenini korumak açısından çok önemli. Çünkü et, balık ve kümes hayvanları gıdalarında bulunan toksinler anneyi ve bebeği zehirleyebilir. Fakat sabah bulantısı anneyi de bebeği de bundan koruyor. Bu durumu yaşayan hamile kadınlar, yaşamayanlara oranla çok daha şanslı. Onların sahip olduğu bebekler daha sağlıklı olarak doğuyorlar. İlerleyen günlerde kusan hamile bir kadın görürseniz, bunun onun iyiliği için olduğunu bilin ve ona yardım edin. 😊
7. Orgazmik doğum
Her ne kadar doğum ile özdeşleştirilen en son his zevk olsa da, 2013 yılında Thierry Postel'in 200.000 kadın üzerinde yaptığı araştırmaya göre, kadınların en az 668'i doğum sırasında orgazm yaşadıklarını söyledi. Postel, teorisini bilimsel gerçeklere dayandırmaya çalışırken, 2009 yapımı Orgasmic Birth: The Best-Kept Secret belgeseli bu konuyu çoktan gündeme getirmişti.
Psikolog Barry Komisaruk'a göre kadınların erojen bölgeden zevk aldıklarını düşününce, bu durumda şaşılacak hiçbir şey yok. Fakat yine de bu teorinin bütün kadınlara uygun olmadığını, bazı kadınların zevk alırken bazılarının da acı çektiğini söylüyor.
6. Stres altında empati yetenekleri gelişiyor.
2014 yılında yapılan araştırmalara göre, kadınlar stres altında iken erkeklere oranla daha çok empati kurabiliyorlar. Giorgia Silani'ye göre bunun altında yatan iki etmen var. Birincisi kadınlar sıkıntılı insanlara yardım ederek sosyalleşiyorlar; erkekler ise sorunları kendi başlarına çözmeyi tercih ediyorlar. İkincisi ise kadınlar erkeklere oranla olaylara daha duygusal yaklaşımlarda bulunuyorlar.
5. Daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahipler.
Kadın vücudu aslında erkeklere oranla çok daha güçlü bir bağışıklık sistemine sahip. Ghent Üniversitesi'nin yaptığı araştırmalara göre kadınların vücudunda bulunan X kromozomlarının fazlalığı sayesinde kadınlar erkeklere oranla daha fazla mikro RNA'ya sahip. Bu yüzden bağışıklık sistemleri kuvvetli ve kansere karşı vücudun direnci yüksek. Ayrıca östrojen hormonları da Caspase-12 adlı enzimlerini önleyerek vücudu iltihaplardan koruyor.
Katsuiki Hirokawa'nın yürüttüğü araştırmalara göre ise; kadınlar bağışıklık sistemlerinin kuvvetli olmasından ötürü daha yavaş yaşlanıyorlar. Ayrıca erkeklerin vücudundaki testesteron seviyesinin yüksek olması, erkekleri iltihaplı hastalıklara karşı daha savunmasız hale getiriyor.
4. Gözyaşları ile erkekleri etkisiz hale getirebiliyorlar.
2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre, kadınların gözyaşlarının içerisinde bulunan bir kimyasal, erkeklerin testesteron seviyesini ve cinsel dürtüyü azaltıyor. Araştırmalarda, ağlayan bir kadına maruz kalan erkeklerin cinsel açıdan pasifleştikleri gözlendi.
3. Yumurtlama dönemindeki kadınlar, homoseksüel kişileri çok daha hızlı fark edebiliyor.
Nicholas Rule tarafından 2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre, yumurtlama dönemindeki kadınlar homoseksüel kişileri fark etmeye daha meyilli oluyor. Araştırmalar sırasında, deney öncesi erotik hikaye okuyan kadınların homoseksüel kişileri fark etmede daha başarılı olduğu gözlemlendi. Rule'a göre bu, evrimin kanıtlarından biri. Kadınlar yaşamları boyunca belli bir sayıda yumurta ürettikleri için, yumurtlama döneminde eşlerini seçerken daha dikkatli olmak zorunda hissediyorlar.
2. Tehlikeyi hissedebiliyorlar.
Nobuo Masataka ve Masahiro Nabasaki'nin 2012 yılında yaptıkları araştırmaya göre kadınlar çocuklarını koruma iç güdüsüne sahip oldukları için, çevreden gelecek tehlikelere karşı da önsezileri gelişmiş durumda. Doğum yapabilecek yaşta olan 60 kadında yapılan araştırmada, kadınlardan fotoğraftaki yılanı bulmaları isteniyor. Kadınların yumurtlama döneminden regl dönemine kadar olan süreçte yılanı çok daha çabuk buldukları gözlemleniyor.
Araştırmalar, kadınların bu dönemde ürettikleri hormonların hamile iken üretilen hormonlarla benzer olduğunu, dolayısıyla bebeği ve kendilerini korumak için koruma iç güdüsü ile hareket edip tehlikeyi sezebildiklerini kanıtladı.
1. Çoklu görevlerde uzman olduklarını da ekleyelim.
2013 yılında İngiliz psikologlar iki farklı deney yaptılar. Birinci deneyde kadınlar ve erkeklerden bilgisayarda hesap yapmaları ve şekilleri tanımlamaları istendi. İki grup da görevlerini başarı ile tamamladı. Fakat görev geçişlerinde erkeklerin kadınlara göre daha yavaş oldukları gözlemlendi.
İkinci deneyde ise kayıp anahtarı ararken bir yandan da telefonla konuşmaları ve basit matematik hesapları yapmaları istendi. Sekiz dakika süren bu deney sonunda, kadınların erkeklere göre daha düzenli ve sistemli çalıştıkları gözlemlendi.
Aslında farklı çalışmalar erkeklerin çoklu görevlerde daha iyi olduğunu gösterse de görünen o ki kadınlar da erkekler de farklı yeteneklerini doğal seleksiyon sürecinde geliştirmişler.
Yorum Yazın
Çocuk doğuruyolar lan daha ne olsun.
Allah da bizim belamızı versin erkek olarak
askere erkekler değil kızlar alınsın.ölümsüzlük dışında bütün güçler var.ölümsüzlük de yeni güncelleme ile yüklenir