'Teröre Finansman' Suçlamasından 'Yayın Odasının Basılmasına' Koza İpek Operasyonu
1. 17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonu'nun üzerinden iki yıla yakın zaman geçti, ancak hesaplaşma henüz bitmedi.
Dosyaların en azından bir süreliğine kapanmasıyla birlikte soruşturma döneminde muhalif yayınları ile dikkat çeken, cemaate yakınlığı ile bilinen medya kuruluşları üzerindeki baskılar artmaya başladı.
2014 Aralık'ta Zaman gazetesinin Yenibosna'daki binasına polis baskını gerçekleştirildi. 2015 Mart'ta gazeteci Mehmet Baransu tutuklandı ve hapse atıldı.
Ancak hesaplaşma bitmemişti. Twitter'ın gizemli ismi Fuat Avni, uzun bir süredir 'bazı muhalif basın kuruluşlarına' operasyon düzenleneceğini yazıyordu.
2. Fuat Avni'nin 26 Ağustos'taki tweetinde bahsettiği olay,
3. 1 Eylül 2015'te gerçekleşti. Kanaltürk ve Bugün TV'yi de bünyesinde bulunduran Koza-İpek Holding'e baskın yapıldı.
Paralel yapıya finansal destek sağladığı iddiası ile, Holding'in 23 şirketine baskın yapıldı.
Şirketin yönetim kurulu başkanı Akın İpek, 'Bir kuruş kara para bulurlarsa şirketi kendilerine hediye edeceğim' dedi.
Baskının yapıldığı günü manidar bulanlar oldu, çünkü o gün Bugün gazetesi manşetine ciddi bir iddiayı taşımıştı.
1 eylül 2015 Bugün manşeti
Arama kararı
Kaynak: Hürriyet
Koza İpek Holding'e yapılan operasyonun ardından, şirketin hisseleri Borsa İstanbul'da da çakıldı
4. Koza İpek grubunun faaliyetleri ve ekonomik büyüklüğü nedir?
1948 yılında Ali İpek tarafından kurulan İpek Matbaacılık şirketi ile ilk adımını atan Koza İpek Holding; bugün Türkiye’de altın madenciliğinden; petrol, doğalgaz, kömür ve benzeri doğal enerji kaynaklarının yanı sıra yenilenebilir enerji kaynaklarının da araştırılması, geliştirilmesi, üretilmesi gıda, turizm ve medya sektöründe 20’nin üzerinde şirketle faaliyet yürütüyor.
5. Kayyum süreci nasıl başladı?
‘Teröre finansman sağladığı’ gerekçesiyle Eylül ayı başında MASAK tarafından operasyon düzenlenen Koza İpek ve 22 şirketine 25 Ekim günü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi ile kayyum atanmasına karar verildi. ANKARA Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ‘Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) finans desteği sağladığı iddiasıyla bir süre önce baskın yaptığı Koza İpek Grubu’na bağlı tüm şirketlere kayyum atandı.
6. Peki kayyum nedir?
Kayyum çok fazla aşina olduğumuz bir kavram değil. Kayyum, hukuki anlamda bir şirketin yönetilmesi için, işlerin sürdürebilmesi için atanmış kişi manasına gelir.
Hangi durumlarda kayyuma başvurulur?
Genellikle iflas etmiş şirketlerde, işlevini yitirmiş organizasyonlarda kayyum yöntemine karar verilmektedir.
Bu olayda karar Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 133. maddesi kapsamında alınmış. Yani yönetim kurulunun Türk Ceza Kanunu kapsamında bir suç işlediği bu suçu işlerken şirketteki görevini kötüye kullandığı şüphesi var.
Kayyumun yetkileri nelerdir?
Kayyum kararını veren hakim, görev sınırları konusunda yetkileri kısıtlatan özel bir detay belirtmemişse, kayyum yönetim kurulunun tüm yetkilerine sahiptir.
7. Dün gece binada Kanaltürk ve Bugün TV'ye yapılan baskıya karşı koymak için gelen bazı isimler vardı
27 Ekim'de çıkan kayyum kararının tebligatı için şirket binalarına görevlilerin gitmesinin ardından hareketlilik yaşanmıştı.
Kayyum ve polisin, medya kuruluşuna sert müdahalesi bekleniyordu, dün geceden beri gazeteciler, siyasiler ve bazı ünlü isimler oradaydı.
CHP, MHP ve HDP'li vekiller yayın grubunu ziyaret etti ve canlı yayına çıktı.
Bugün gazetesi, 28 Ekim manşetini siyah arka planda attı, yaşananları protesto etti.
8. Polis ve kayyum heyeti Koza İpek Holding binasına böyle girdi
9. Bina önünde bekleyen gazeteciler ve siviller: Müdahale sert oldu
Sabah erken saatlerde gelen güvenlik güçleri, ilk önce bina önünde toplanan kalabalığa müdahale etti. TOMA'nın, biber gazının kullanıldığı müdahalede sivillere, gazetecilere çok sert müdahaleler yapıldı.
Gazeteciler tersten kelepçeler ile alındı. Binaya giren kayyum heyeti, toplantı odasında bir araya geldi ve yayın odasına girme kararı aldı.
Ondan sonrası ise şu şekilde gelişti;
10. Kanaltürk'ün yayını polis baskınıyla kesildi
Kameraların fişinin çekildiği, yayın kumanda odasının basıldığı anlar, kimliklerini dahi açıklamayan kişilerin yayını kontrol altına almak istemesi, basın özgürlüğü tarihimizde en lekeli anların arasında yerini aldılar;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 28. maddesi, gazetecilik açısından çok önemli hükümler içermektedir: “Basın hürdür, sansür edilemez. (…) Devlet, basın ve haber alma hürriyetlerini sağlayacak tedbirleri alır.” Anayasanın 29. maddesi “Süreli ve Süresiz Yayın Hakkı”nı teminat altına alırken, 30. madde “Basın Araçlarının Korunması”nı öngörmektedir.
11. Tarık Toros'un canlı yayında kumanda odasına girmeye çalışan kişilere karşı koyduğu an
12. Şimdi ne olacak?
Tarık Toros, kayyum kararının Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayınlanmadığını söyledi. Bugün yarım gün olduğu için ve yarın da resmi tatil olduğu için, kayyum kararının yayınlanması en erken 2 Kasım Pazartesi günü olabilecek.
Bunun için İpek Medya Grubu'nda halen ablukasını sürdüren polislerin, binaya güvenlik güçleri ile giriş yapan kayyum heyetinin oradan ayrılması gerektiğini söylüyor.
Resmi süreç en erken beş gün içinde işlemeye devam edebilecek, görünüşe göre İpek Medya binasında yaşanan utanç dolu olaylar, seçime kadar sürmeye devam edecek.
Tarık Toros ve diğer basın mensupları, seçime kadar binadan ayrılmayacaklarını, yayını sürdüreceklerini ifade ediyor.