Görüş Bildir
Haberler
'Bu Mağdur Edebiyatı Artık Kabak Tadı Verdi'

'Bu Mağdur Edebiyatı Artık Kabak Tadı Verdi'

adem kara
11.01.2014 - 14:23
İçeriğin Devamı Aşağıda

'Bu Mağdur Edebiyatı Artık Kabak Tadı Verdi'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mağdur edebiyatı yaptığını öne sürerek 'Bu mağdur edebiyatı kabak tadı verdi. 28 Şubat diyor. Kendisine muhtıra veren dönemin genelkurmay başkanına üstün hizmet madalyasını ben mi verdim ? O verdi' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın mağdur edebiyatı yaptığını öne sürerek 'Bu mağdur edebiyatı kabak tadı verdi. 28 Şubat diyor. Kendisine muhtıra veren dönemin genelkurmay başkanına üstün hizmet madalyasını ben mi verdim ? O verdi' dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Manisa'da yapacağı miting ve belediye başkan adayları tanıtımına CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay'la birlikte geldi.

Kılıçdaroğlu, kent girişinde grev sürecinde olan Sanpa işçileriyle sohbet ederek, işçilere destek verdi.

İşçilerle sohbetinin ardından bir kıraathaneye giren Kılıçdaroğlu, burada İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Adayı Mustafa Sarıgül, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ve Manisa Büyükşehir Belediyesi Başkanı Adayı Özgür Özel ile vatandaşların sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, kıraathanedekilerden birinin 'Bu ayakkabı kutusu ne olacak?' demesi üzerine, 'Recep Bey'e soracağım meraklanma. Ama ben miting meydanında sorayım, siz sandıkta sorun olur mu, işbölümü yapmış olalılm' dedi.

Şehit kardeşi olduğunu belirten biri ise inşaatta çalıştığını, şehit yakınları için neler yapacaklarını sordu.

Kılıçdaroğlu, bir toplumun şehit yakınları ve gazilerine saygı duyduğu ölçüde yükseleceğini ifade etti.

İngiltere'de bir gazi veya şehit yakını mağazaya gittiğinde isminin anons edildiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, 'Halkın iktidarında göreceksiniz. Bu konuda çok sayıda teklifimiz oldu ama kabul edilmedi, mücadelesini yine vereceğiz' diye konuştu.

Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın 17 Aralık'ta gerçekleşen operasyonla ilgili '28 Şubat post-modern darbeydi, bu da dost-modern darbe' yorumunda bulunduğunu belirterek, bunu nasıl değerlendirdiğini sorması üzerine Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

'Ne söyleyeyim arkadaşlar. Bir başbakan düşünün, 4 bakanı yolsuzlukla suçlanıyor. Eski bakan değil, mesai arkadaşları. Hala kalkmış darbeden bahsediyor. Darbeyse sen bu millete darbe yaptın. Yolsuzluk darbesi yaptın. Bir başbakan ayakkabı kutusundan korkar mı ? O hale geldi. Ayakkabı kutusundan korkuyor. Şimdi mağdurları oynuyor. 28 Şubat bilmem kaç şubat. Bıraksın artık.

11 yıldır bu ülkeyi yönetiyor. Mağdurları oynamayı bıraksın artık kabak tadı verdi. Benim çocuklarımın gemileri yok ben mağdurları mı oynuyorum. Onun çocuklarının gemileri var. Ben başbakan değilim. Ben mağdurları mı oynuyorum. O başbakan hala ben mağdurum diyor. 7 sülalesi köşeyi döndü 'ben mağdurum' diyor. Mağdur olan buradaki vatandaş. Bakın şehit yakını, gaziler mağdur olan onlar. Az önce birisi geldi. '850 lira maaş alıyorum 550 lira kira ödüyorum' dedi. O mağdur değil ama ayda 20-30-40 bin lira geliri olan başbakan mağdur.

Bu mağdur edebiyatı kabak tadı verdi. 28 Şubat diyor. Kendisine muhtıra veren dönemin genelkurmay başkanına üstün hizmet madalyasını ben mi verdim ? O verdi. Dolmabahçe'de kapalı kapılar ardında görüşmeyi ben mi yaptım ? O yaptı. Ben mağdur değilim o mağdur.

Öyle saçmalık olmaz yahu.'

Kılıçdaroğlu, bir vatandaşın, 'size SSK'da hırsız dediler, kendileri hırsız, kendileri çalıyor' sözleri üzerine ise 'Bizim verilmeyecek hesabımız yok. Biz dokunulmazlıkların arkasına saklanmayız. Kazandığımız her kuruşun altında alın terimiz vardır. Biz korkmayız çalışırız' dedi.

Bir vatandaşın yıllardır CHP'ye oy vermeleri nedeniyle gerekli yatırım yapılmayarak köylerinin susuz bırakıldığını iddia etmesi üzerine, 'En büyük suçu işlemişsiniz' diyen Kılıçdaroğlu, bir diğerinin '10'dan sonra alkol satmak yasak. Kaçakçılık mı yapalım' sorusuna ise 'Kaçakçılık yapmayın vallahi bombalanırsınız' diye karşılık verdi.

Kılıçdaroğlu, gazetecilerin İzmir'deki ilçe belediye başkan adaylarının belirlenme sürecine ilişkin sorusuna ise bu konuda özel bir çalışma yaptıklarını, 15-20 güne kadar hepsinin açıklanmış olacağını söyledi.

İzdiham yaşandı 

Öte yandan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Manisa programına katılmak üzere havayoluyla İzmir'e gelişinde, Adnan Menderes Havalimanı VIP Terminali önünde izdiham yaşandı.

Kılıçdaroğlu, kendisini karşılamak üzere havalimanına gelen partililerin yaratığı yoğunluk nedeniyle terminal çıkışında ezilme tehlikesi geçirdi.

CNN Türk | AA

Kaynak: http://www.cnnturk.com/turkiye/kilicd...

'Usta' Diyorlardı, Sen Gittin Kul Hakkı Yedin!

Kılıçdaroğlu: Ne diyorlardı? Usta diyorlardı. Yürütmenin ustası, kul hakkı yemenin ustası

T24

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu , yolsuzluk ve rüşvet operasyonu üzerinden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'a yüklenerek, 'Bana diyor ki 'o CHP’nin genel müdürü.' Daha önce diyordu ki 'sen memursun.' Memur Kemal. İşçi Kemal. Esnaf Kemal. Eyvallah ama kimse bana yolsuzluk yaptı diyemez. Sana ne diyorlardı? Usta diyorlardı. Yürütmenin ustası. Kul hakkı yemenin ustası. Fakir fukaranın hakkını yiyenden usta mı olur? Sen kendi ayağına kurşun sıktın. Sen kendin gittin kul hakkı yedin' diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu Manisa’da partisinin belediye başkan adayını tanıttı. Daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a toplu açılış töreninde konuşma yaptığı sırada balkonundan ayakkabı kutusu gösteren Nurhan Gül'ü kürsüye davet eden CHP lideri, şöyle konuştu:

Türkiye’nin yeni tarihini Manisa’dan yazacağız. Manisa’da olduğum için Manisalılarla olduğum için Manisa’dan Manisalılardan gurur duyuyorum hepinize şükranlarımı sunuyorum. Türkiye’nin en güzel topraklarında yaşıyorsunuz. Bereketli topraklar. Pamuklarınız vardı yok oldu tütününüz vardı yok oldu. Bir ülkenin Başbakan’ı Manisa’ya gelir ağzına çiftçi lafını almaz. O zaman sen o ülkeyi neden yönetiyorsun arkadaş. Üretene hep saygı duydum. Halk ile beraber gideceğiz ve bu sorunu çözeceğiz.

Rahmetli Ecevit'le aynı şeyi savunuyoruz

Birileri geleceğini ayakkabı kutusunda bulabilir. Bizim geleceğim çocuklarımızdır. Gençler diyor ki el ele kol kola omuz omuza. Çağdaş ve uygar bir Türkiye için yola çıkacağız. Artık Türkiye’de her şey değişti. Halkı iktidarı var. Korkuyorlar kaçıyorlar. Kaçmayın. Hesabını soracağız sizden, kul hakkı yiyenden hesabını soracağız. Çiftçisini mutlu olması lazım. Esnafın mutlu olması lazım.. Esnafın yüzünün gülmesi lazım. Kimin yüzü gülüyor. Bir avuç haramilerin yüzü gülüyor. Rahmetli Ecevit derdi ki ne ezen ne ezilen insanca halkça bir düzen derdi. Aynısını savunuyoruz biz de. Çatık kaşlı insanların değil güler yüzlü insanların olduğu bir Türkiye istiyoruz.

Siyasetçinin halkına hesap verdiği güzel bir Türkiye istiyoruz. 17 Aralık Türkiye Cumhuriyet tarihinde dönüm noktasıdır. 17 Aralık kendine halk diyenlerin kara çıktığı bir gündür. 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvetle mücadele günüdür.

Gençler diyor ki medya onların duvarlar bizim. Sadece duvarlar mı. Meydanlar bizim fabrikalar bizim. Biz halkız. Bu hükümet bu ülkeye yakışmıyor. Komşularımıza yakışmıyor. Dünyaya yakışmıyor. Türkiye’nin bayrağını onurla dalgalandıracak yeni bir iktidara ihtiyaç var artık.

Kimse bana yolsuzluk yaptı diyemez

Düne kadar ayrım yapıyorlardır. Ben CHP’nin Genel Başkanı olarak söylüyorum. Geçmişte hangi partiye oy verdiyseniz verdiniz. Neden o partiye oy verdiniz diye suçlamadım. Hiçbir zaman o yurttaşımı ötekileştirmedim. Demokrasiye inandım. Ancak şimdi yeni bir süreçteyiz. Ben yaşamımı halkı çıkarlarına feda etmeyi namuslu onurlu bir görev kabul ediyorum. 17 Aralık’ta Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk soruşturması yapıldı. Başbakan dönüp diyor ki ben mağdurum. Nasıl mağdursun? Yeni bir dost darbesi yapıldı diyor. Bana diyor ki o CHP’nin genel müdürü. Benim için CHP’nin bekçisi olmak onurdur. Daha önce diyordu ki sen memursun. Memur Kemal. İşçi Kemal. Esnaf Kemal. Eyvallah ama kimse bana yolsuzluk yaptı diyemez.

Hala mağdurum diyorsun, böyle mağdurluğa can kurban

Bir ülkenin başbakanı boş ayakkabı kutusundan korkar mı. Niye korkuyor. Manisalılar yürekli. Boş ayakkabı kutusuyla koskoca başbakanı sindirdi. Dünyanın en zengin başbakanı oldun mağdurum diyorsun. Ne zaman bu mağdurluktan kurtulacak. Böyle mağdurluğa can kurban diyor Manisalılar.

Hep birlikte iktidara yürüyeceğiz. İktidarın ayak sesleri geliyor. Onun için telaşı var. Demokratik yollarla gerçekleştireceğiz. Sandığa gideceğiz haramileri göndereceğiz. Bizim abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan şüphemiz olsun diyor. O zaman Bilal’i gönder kardeşim. Neden göndermiyorsun. Gençlik burada Bilal’in nerede olduğunu bilmiyoruz. Çeteler yaptı bunu diyor. Doğru olabilir. Peki ama sorularım var. O ayakkabı kutusunu içine 4.5 milyon doları çeteler mi koydu. Bu bakanların çocuklarının yatak odalarına dolarları çeteler mi koydu. Yatak odalarına kasaları çeteler mi koydu. Sen kendi ayağına kurşun sıktın. Sen kendin gittin kul hakkı yedin.

Evet her yer rüşvet her yer yolsuzluk. Ne diyorlardı. Yolsuzlukla mücadele edeceğiz diyorlardı. Yolsuzluk batağındalar. Gazeteler yazdı 85 milyon avro hortumlanmış. 247 milyar ediyor. 2 milyon 831 bin işsiz var. Bu hortum olmasaydı hepsine 8 ay işsizlik parası ödeyecektik. 300 bin öğretmene aylık ödeyebilirdik. Her emekliye 25 bin lire ikramiye ödeyebilirdik. Emekliler nasıl hortumlandığınız farkındasınız değil mi?

Manisa adayını tanıttı

Değerli Manisalılar buraya yerel seçim için geldik. Biraz sonra sizin için adayları tanıtacağız. Ancak izin verirseniz önce genç tuttuğunu koparan bin Manisalıyı, Özgür’ü buraya çağırıyorum. Özgür parlamentonun çalışkan milletvekillerinden bir tanesi,. 135 kez parlamentoda kürsüye çıktı Türkiye’nin ve Manisa’nın sorunlarını dile getirdi. AKP’nin adayı ne kadar çıktı. 7 kez. 7 -135 Özgür Özel’i önce Allah’a emanet ediyorum sonra size emanet ediyorum.

CHP’de gençler yok diyorlar. İşte buyurun genç. O yaşamını Manisa’ya ayıracak. Ben ona güveniyorum siz de ona güvenin. O korumalarla gezmiyor. Sizin aranızda geziyor. Özgür’ü sadece Manisa mı tanıyor. Hayır başta Osmaniye bütün Türkiye tanıyor. Göreceksiniz Özgür’ü bütün dünya tanıyacak.

Kul hakkı yemenin ustası

Ne diyorlardı. Usta diyorlardı. Yürütmenin ustası. Kul hakkı yemenin ustası. Fakir fukaranın hakkını yiyenden usta mı olur. Adalet ve Kalkınma Partisi’ne oy verdiniz. Ancak bundan sonra sandığa gideceğiz. Temiz siyaset için kul hakkı yemeyen bir siyaset için. Gelin beraber olalım. Gelin güç birliği yapalım. Onurlu ve bağımsız Türkiye’yi ayağa kaldıralım.

Siyasi ahlak yasası

Millete sözüm var. CHP iktidarında ilk 4 ay içinde çıkaracağım kanunun adı siyasi ahlak yasası olacak. Ahlaklı adam gelip politikaya girecek.

Polislere seslendi: Talimat da gelse çocuklarımıza kurşun sıkmayın

Öyle bir hale geldi ki TBMM’ye gelirken bile bir koruma ordusu ile geliyor. Ya neden korkuyorsun. Halkından korkar mı başbakan. Buradan polis kardeşlerime sesleniyorum. Bizim güvenliğimizi sağlayan polis kardeşlerime sesleniyorum.

Halkın polisi olduğunuz sürece başımızın üzerinde yeriniz var. Emir verilebilir talimat verilebilir. Gencecik çocukların üzerine kurşun sıkmayın.

Gençler umudumuz olan gençler geleceğimiz olan gençler. Gençleri her zaman koruyacağız. Adı üzerinde delikanlı diyoruz onlara. Elbette sert olacaklar. O nedenle polis kardeşlerime sesleniyorum. Halkın polisi olun. Bakın savcı talimat verdiniz siz de hırsızlık yapanları aldınız teslim ettiniz. Ne yaptılar o polisleri görevden aldılar. Buradan onlara sesleniyorum. Sizin hakkınızı sonuna kadar savunacağım.

Sen günde 40 kere konuşuyorsun, HSYK konuşamaz mı?

Savcılara sesleniyorum. Sizin adınız Cumhuriyet Savcısı. Bu ülkenin temiz insanları size destek verecek. Yolsuzluk soruşturması yapanları görevden alıyorlar. HSYK’yı değiştirmeye çalışıyorlar. Yargıyı yürütme organına teslim edeceğiz diyorlar. Ya böyle devlet mi olur!

Savcı kardeşlerim siz de hakkınızı arayın HSYK konuşamaz mı? Ya sen günde 40 kere konuşuyorsun bırak bir kere konuşsunlar. Herkes özgürce konuşacak bu ülkede.

Engin Alan'ı çıkarmak boynumuzun borcudur

Türkiye’de demokrasinin hangi noktada olduğunu biliyorsunuz. 8 milletvekili hapisteydi. Dışarı çıkmaları için çok büyük mücadele verdik. Şimdi 1 milletvekili arkadaşımız hapiste kaldı. Onun adı Engin Alan. Engin Alan’ı da dışarı çıkarmak için her türlü mücadeleyi göstermek CHP’lilerin boynunun borcudur. Bunun için mücadele edeceğiz.

Kaynak: http://t24.com.tr/haber/kilicdaroglun...
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0