Görüş Bildir

Bu haber taslak halindedir!

Haberler
İnsanı Tüm Dertleri Karşısında Çelik Gibi Güçlü Yapan 'Nietzsche Ağladığında' Romanından 30 Sarsıcı Alıntı

etiket İnsanı Tüm Dertleri Karşısında Çelik Gibi Güçlü Yapan 'Nietzsche Ağladığında' Romanından 30 Sarsıcı Alıntı

Bir psikiyatrist'in gözünden, bir psikanaliz hikayesi. 

Nietzsche Ağladığında.

Yayınlandığı günden bu yana pek çoklarının başucu kitabı haline geldi. 

Ve barındığındığı psikolojik tahlil ve hayata dair tespitlerle ufkunuzu iki katına çıkaracak. 

İçeriğin Devamı Aşağıda

1. Kemikleri, eti, bağırsakları ve kan damarlarını kaplayan deri nasıl insan görünümünü katlanabilir hale getiriyorsa, ruhun ajitasyonu ve ihtirası da kibirle kapatılmıştır; Kibir, ruhu kaplayan deridir.

2. Hiçbir şeyin gizlenmeden konuşulacağı bir ortamı merak ediyorsunuz sanırım, bu tam bir cehennem olur. Birinin kendisini başka birisine açması ihanetin kapılarını açar ve ihanet insanı çok rahatsız eder.

3. Hayatı boyunca “ama” pozisyonu almıştı!

4. Belki ‘ben’ ve bedenim, zihnimin arkasından bir dolap çeviriyordur. Bildiğiniz gibi zihin, tuzaklarla dolu arka sokaklarda gezinmeye bayılır.

5. Sizce, zihnimizin sınırları içinde, yüksek duvarlarla örülmüş bağımsız zihin krallıkları mı var?

İçeriğin Devamı Aşağıda

6. Tam inzivaya çekilmek stresi ortadan kaldırmaz, aksine bunun kendisi başlı başına bir strestir. Yalnızlık, hastalıkların üreyebileceği en uygun ortamdır.

7. Daha derinlere inip motivasyonlarınızın kaynağını bulun! Hiç kimsenin bir şeyi sırf başka birisi için yapmadığını göreceksiniz. İnsanın bütün eylemleri kendisine yöneliktir, bütün hizmetleri kendine hizmettir, bütün sevgisi kendini sevmesindendir.

8. Bu yorum sizi şaşırttı mı? Belki de sevdiğiniz insanları düşünmektesiniz. ama daha derinlere inin, sonunda sevginizin onlar olmadığını göreceksiniz: Siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz! Siz arzuyu seviyorsunuz, arzu edilen şeyi değil.

9. Her şeyi arkamda bırakıp gitmeyi düşünüp duruyorum. Bu çılgınca fikir hep aklımda!

10. Ümitsizlik özfarkındalık adına ödenen bir bedeldir.

İçeriğin Devamı Aşağıda

11. Benim dikkatimi çeken şey, bütün düşüncelerinizden ve bütün eylemlerinizden kendinizi sorumlu tutmanız, onun ise, hastalık sayesinde her şeyden muaf tutulması.

12. Kendi zayıflıklarını başkalarına yansıtan ve sonra da yalnızca kendi güçlerini arttırmak için onlara yardımcı olur gibi görünen o papaz kılıklı iyileştiricileri iyi biliriz.

13. Kendinden hiç hoşlanmayan pek çok insan gördüm; Bunlar önce başkalarını kendileri hakkında iyi düşünmelerini sağlamaya çalışırlar. Bunu başarınca da bu sefer kendileri de kendileri hakkında iyi düşünmeye başlarlar.

Ama bu sahte bir çözümdür; Bu başkasının otoritesinin altına girmeyi kabullenmektir. Size düşen ödev kendinizi kabullenmenizdir, benim sizi kabullenmemin yollarını aramak değil.

14. Cinsel arzu, aslında, karşındaki insanın zihni ve bedeni üzerinde mutlak hakimiyet kurmak için duyulan arzudan ibarettir.

15. Şehvet, tahrik olma, tensel zevkler, bunların hepsi köle edicidir! Yığınlar, şehvet yalağından beslenen domuzlar gibi bir yaşam sürerler.

İçeriğin Devamı Aşağıda

16. Artık yaşamınızı kabul etmek ve şu sözleri söyleme cesaretini bulmak zorundasınız : ”İşte seçimimi yaptım!” İnsan ruhu, yaptığı seçimlerle belirlenir.

17. Bağımsızlığa damgasını vuran şey nedir? İnsanın kendinden artık utanmıyor olması!

18. Düşünceler, duygularımızın gölgesidir; ama her zaman daha karanlık, daha boş ve daha sade. Şu günlerde kimse ölümcül gerçeklerden ölmüyor, öyle çok panzehiri var ki.

19. Lucretius’un o deyişini tekrarladı: “Ölüm varken, ben yokum. Ben varken, ölüm yok. O halde üzülecek ne var?”

20. Evet, ölümü nasıl karşılayacağına karar vermek zorundadır: Belki biriyle konuşacak, tavsiyeler verecek, o güne kadar sakladığı sözleri söyleyecek, çevresindekilerle vedalaşacak ya da bir köşeye çekilecek, ağlayacak, ölüme meydan okuyacak, lanetleyecek, belki de ona minnettar olacaktır.

İçeriğin Devamı Aşağıda

21. Freud haklı: Beyinde karmaşık düşüncelerin saklandığı bir depo olmak zorundadır; bilincin ötesinde ama hep uyanık, her an kendini göstermeye ve bilinçli düşünceler sahnesine çıkmaya hazır. Bu bilinçsiz depoda saklanan yalnızca düşünceler değildi, orada bir de gizli duygular vardı!

22. Yaşamımın bir niçini var, nasılına da tahammül gösterecek güce sahibim.

23. Öğretmenler bazen acımasız olmak zorundadır. insanlara böyle katı mesajlar verilmeli; çünkü yaşam da acımasız, ölüm de.

24. Yaşamdaki asıl acının sizi inceleyen gözlerin bulunmaması olduğuna inanırdı. Hiç kimsenin dikkat etmediği bir yaşam dehşeti.

25. Onda aradığım neydi? Bende eksik olan neydi?

İçeriğin Devamı Aşağıda

26. Bizim kardeş beyinlerimiz vardı; yarım sözcükler, yarım cümlelerle, yalnızca hareketlerle birbirimize çok şey anlatabiliyorduk. ancak bu cennet bozuldu!

27. Ah, şu entellektüellerin üç milimetrelik iris aralığından beynin içine tüm bu bilgileri aktarmak için sarf ettikleri bitip tükenmeyen çabalar.

28. Evlilik ve ona eşlik eden mülkiyet ve kıskançlık, ruhu tutsak eder. Bunlar bana hakim olamaz. Doktor Breuer, ne kadın ne de erkeğin artık zayıflıklarıyla birbirlerine zulmetmeyecekleri günlerin geleceğini umuyordu.

29. Niceleri kendi zincirlerini çözemezler de, dostlarının azatçısıdırlar.

30. Kendi alevlerinizde yanmaya hazır olmalısınız: önce kül olmadan kendinizi nasıl yenileyebilirsiniz?

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
303
106
23
13
5
1
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Gizem Yenikler

Belki de sevdiğiniz insanları düşünmektesiniz. ama daha derinlere inin, sonunda sevginizin onlar olmadığını göreceksiniz: Siz bu sevginin içinizde yarattığı ... Devamını Gör

Cem Saydam

Bu kitabı 17 yaşında okumuştum. En sevdiğim kitap dedim yıllardır. 13 yıl geçmiş ve sadece 2-3 kısmını hatırladım yazılanların. Baştan okumak lazım.

bilincbilince

biz ağlayınca bişey olmuyor niçe ağlayınca kitap yazılıyor.