Görüş Bildir

Uğur Şahin Haberleri

Uğur Şahin ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Uğur Şahin ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Türkiye'de Yaşayan Afro-Türkler Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Afrika-kökenli Türkler genellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun çeşitli dönemlerinde köle ticaretiyle ya da başka yollarla Afrika'dan Anadolu'ya gelerek yerleşenlerin çocukları ve torunlarıdır. Bir kısmı Ege ve Akdeniz bölgesinde yerleşerek tarım alanında çalışmış, köyler oluşturmuşlardır. Gerek Osmanlı'da gerekse Türkiye Cumhuriyeti döneminde Afrika'dan tek tek gelerek burada yerleşenler de vardır.Afrika kökenli Türklerden yaşlı kuşak kendisini genelde Arap olarak tanımlarken kentte yaşayan genç kuşak ise ‘Afrika kökenli’ demeyi tercih etmektedir.Kaynak
'Faili Meçhuller' Davasında Ayhan Çarkın'ın Tahliyesine Karar Verildi
Duruşmada tarihi itiraflarda bulunan Ayhan Çarkın'a mahkeme heyeti adetamüdahale etti. Duruşmaya ara veren mahkeme heyeti Çarkın'ı dinlemeye devam etti. Çarkın'dan kan donduran itiraflar geldi. Çarkın'ın ardından Davanın sivil sanıklarından Nurettin Güven, önemli bir iddia ortaya attı. Duruşma sırasında sandalyeler havada uçtu, koltuklar kırıldı. Mahkeme Ayhan Çarkın'ın tahliyesine karar verdi. Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Ayhan Çarkın’ın yanı sıra tutuksuz sanıklar Korkut Eken, Ayhan Akça, Ercan Ersoy, Ahmet Demirel, Lokman Ertürk, Seyfettin Lap, Uğur Şahin, Yusuf Yüksel hazır bulunurken, İbrahim Şahin ve Mehmet Ağar katılmadı. Duruşmayı Susurluk çetesi tarafından infaz edilen isimlerin yakınları ile avukatları katıldı. 1990’lı yıllarda eşi Savaş Buldan’ı infaza kurban veren HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ile Gültan Kışanak, Sabahat Tuncel ve CHP’li Mahmut Tanal da duruşmayı izliyor. TARTIŞMA YAŞANDI Duruşmada mahkeme başkanı Tekman Savaş Nemli’nin avukatlara yer açmak için stajyer avukatları çıkarmak istemesi üzerine tartışma yaşandı. Mağdur tarafın avukatları, stajyer avukatların çıkarılmasına karşı çıktı. Başkan Nemli ise stajyerlerin mahkemenin stajyer avukatları olmadığını belirterek çıkarılmasına karar verirken, duruşmanın güvenlik nedeniyle kapalı yapılabileceği uyarısında bulundu. ÇHD Başkanı, Avukat Selçuk Kozağaçlı ise yer darlığının sanıkların korumları nedeniyle yaşandığını belirterek, bu kişilerin çıkarılması gerektiğini söyledi. AĞAR 'TANSİYONUM VAR' DEYİP KATILMADI Susurluk çetesi yöneticiliğinden mahkum olan ve bu davanın bir numaralı sanığı Mehmet Ağar, avukatı aracılığıyla mahkemeye 7 günlük istiharat raporu gönderdi ve duruşmaya gelmedi. Raporda, Ağar’ın ani tansiyon yükselmesi, kalp kapağı hastalığı ile kronik akçiğer hastalığı olduğu öne sürüldü. Müşteki avukatları, rapora ilişkin sahtecilik iddiasında bulundu. Sanık İbrahim Şahin de Reşadiye Devlet Hastanesi’nden düzenlenen aldığı raporla duruşmaya gelmedi. TARİHİ İTİRAF: SUSURLUK CİNAYETLERİ DEVLETİN KARARIYDI Davanın tek tutuklu sanığı Ayhan Çarkın, savunmasında çarpıcı itiraflarda bulundu. Çarkın, “Bu cinayetler, dönemin Cumhurbaşkanı, Başbakan, MGK, İçişleri Bakanlığı, İstihbarat Daire Başkanlığı ve Başbakanlığa bağlı MİT’in içinde bulunan Kontr-Terör Dairesi’nin bilgileri ve koordinasyonunun yani o dönemki devletin bilgisi dahilinde işlenmiş cinayetlerdir. Yoksa kimse pervasızca bu cinayetleri işleyemez. Herkes bilgi sahibidir. Bu cinayetleri işleyenler siyasi ve ekonomik rant elde etmişlerdir” dedi. MAHKEME SUSURLUK'UN DEVLETİNE LAF SÖYLETMEDİ Ayhan Çarkın, savunmasında devletin faili meçhul cinayetlerinde rolünü anlatırken mahkeme başkanı aniden müdahale etti. Bu sırada avukatlar ile başkan arasında tartışma yaşandı. Bunun üzerine mahkeme heyeti, duruşmaya ara verreek müzakere odasına çekildi. Mahkeme heyeti, aranın ardından saat 11.05'te salona döndü. Başkan Nemli, avukatların söz verilmeden konuşmamaları konusunda uyardı ve Çarkın'ın savunmasına devam kararı aldı. 'KURBANLIK KOYUN GİBİ' DİZLERİNİN ÜZERİNE ÇÖKMÜŞ Ayhan Çarkın, ifadesinde Abdulmecit Baskın, Yusuf Ekinci ve Faik Candan’ın nasıl infaz edildiğini anlattı. Avukat Yusuf Ekinci’nin ölümüne değinen Çarkın, “Kuğulu Park civarındaydık. Anons geçildi, Ümitköy civarına gelmemiz istendi. Oğuz ile gittik. Yusuf Ekinci, dizlerinin önüne çökmüş, kurbanlık koyun gibi bekletiliyordu. Bana silah verdiler, al siftah yap dediler. Ben de silahı attım. Abdülmecit Baskın cinayeti üzerine Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin’e gittim, bana sen karışma MGK kararı dedi” ifadelerinde kullandı. Çarkın, savunmasının sonunda tahliyesini talep etti. VAMPİRLERİN KAN ÇANAĞINA KAN AKITTIK Ayhan Çarkın ifadesinde şunları kaydetti “İşkencelerle hayatını kaybedenlerin hesabı adalet önünde görülsün. Şimdi yüzleşmenin tam zamanı. Bu kanlar neden aktı, bu canlar neden gitti? Ben bir gerçeğim, korkmadan gerçekleri anlatıyorum. Vatan millet bayrak adına yola çıkıp da yoldan sapanlar bu yolu rant kapısı yapanları görelim. O dönem devletin makamlarını işgal eden bu kişiler hesap versin. Çünkü o dönem vampirlerin can çanağına kan akıttık.” SANIK ADRESİNİ VERMEK İSTEMEDİ Sanık Enver Ulu, savunmasının alınması için kimlik tespiti yapılırken, “Buradakilerin kim olduğunu bilmediğim için adresimi vermek istemiyorum. Koruma kararım var” dedi. Bunun üzerine müşteki avukatı Selçuk Kozağaçlı, “Senin kim olduğunu iyi biliyoruz. Katilsin. Sen bizi tanı, mağdur ailesiyiz” diyerek karşılık verdi. Kozağaçlı ile Ulu arasında tartışma yaşandı. Ulu, avukatlara el kol hareketi yaparak bir süre atıştı. Mahkeme başkanı araya girince Ulu, adresini verdi. Ancak avukatı olmadığı için Ulu’nun savunması alınamadı. MAĞDUR OĞLUNDAN SANIĞA: SENİN BABANIN ÜZERİNDE SİGARA SÖNDÜRDÜLER Mİ? Örgüt faaliyeti kapsamında 8 cinayetle suçlanan sanık Ayhan Akça, savunmasında “Bunların hiçbirini tanımıyorum, bilmiyorum. Ruh sağlığını da bilmiyorum. Kimlerin yönlendirdiğini de bilmiyorum. Devletin verdiği görev dışında hiçbir illegal işler yapmadım. Ayhan Çarkın ile de aynı birimde yapmadım. O dönem görev belgeleri ortadadır. Ben şahısların isimlerini bile hatırlamıyorum.” dedi. Bunun üzerine cinayete kurban giden Hacı Karay’ın oğlu Enes Karay, “Biz seni 22 senedir unutmadık” dedi. Akça, “Kardeşim bir sus” derken, Enes Karay, “Senin babanın üzerinde sigara söndürdüler mi, laylon erittiler mi? 22 senedir biz bunların isimlerini unutmadık” karşılığını verdi. 'TARIK ÜMİT ÖLMEDİ, İNGİLTERE'DE...' Davanın sivil sanıklarından Nurettin Güven, ifadesinde “Tarık Ümit ölmedi, sağ kendisi. Benim bildiğim kadarıyla İngiltere’de. Bir kere Amerika’da Tarık Ümit’i bir MİT’çi ile viski içerken gördüm” dedi. İddianamede, MİT elamanı Tarık Ümit'i bu çetenin öldürdüğü anlatılıyordu. (Korkut Eken mahkemeye verilen arada... Foto: Alican Uludağ) MEDET SERHAT'IN EŞİ GÖZYAŞLARINI TUTAMADI 'Eşimi kucağımda kaybettim. Bunların ağababaları nerede' Davanın öğleden sonraki bölümünde infazlarda yakınlarını kaybeden aileler söz aldı. Avukat Faik Candan’ın eşi Gönül Candan, bu katliamları yapanların idam edilmesini istedi. Avukat Medet Serhat’ın eşi Yurdanur Serhat ise konuşmasında gözyaşlarını tutamadı. Sanıklara bakarak konuşan Yurdanur Serhat, eşini kucağında kaybettiğini belirterek, o anları şöyle anlattı: “Düğünden çıktık. Biz evimize tam geliyoruz. Solumuzdan bir araba girdi ve bizi sıkıştırdı. Şoför durdu. Öbür arabanın şoförün yanındaki kişi camı açtı tak tak sıktı. Eşime bir tane geldi bana 14 tane geldi. Kim olduğunu bilmiyorum. Arabada üç kişi vardı. Silahı çıkardı tak tak tak diye sıktı. Ben her seferinde ay ay ay dedim. Eşim hayatını kaybetti. Ben ve evladım bunu kabul edemez. Eşim Kürt’tü. Kendini inkar etti. Ben Kürt değilim. Bir asker kızıyım. Bir emniyet mensubunun kızkardeşiydim. Ama abim bunlar gibi maşa değildi. Bunların ağababaları nerede? Büyükleri istiyorum. Bunun öcünü istiyorum ben” dedi. Serhat, önünde oturan Korkut Eken’e seslenerek “Açık baş, sana çok gıcığım” ifadesini kullandı. PERVİN BULDAN: DEMİREL VE ÇİLLER DE YARGILANMALI Eşi Savaş Buldan’ı kaybeden Pervin Buldan, izleyici sırasından söz almak istediğini belirterek, “Bakalım bu katillerin benim yüzüme bakabilecek cesaretleri var mı?” dedi. Hiçbirinin yüzene bakacak cesareti olmadığını dile getiren Buldan, “Çünkü hepsi ellerine silah tutuşturulmuş ceplerine para konulmuş zavallı katiller. Emir alan, kurşun sıkan kahraman ilan edilen katiller” dedi. Bu kişilerin Tansu Çiller’in “Elimizde Kürt işadamlarının listesi var, hesap soracağız” dedikten sonra ellerine silah verilen “katiller” olduğunu dile getiren Buldan, şunları söyledi: “Bugün burada yalnız bunların değil, bunlara emir verenlerin, eline silah verenlerin hepsinin yargılanmasını istiyorum. Başta Tansu çiller ve Süleyman Demirel, Mehmet Ağar, OHAL bölge valileri, hepsi burada yargılanmalıdır. Ben eşimi kaybettiğim gün bir kız çocuğu dünyaya getirdim. Bugün kızımı buraya getirmedim, babasının katillerinin görmesini istemedim. Buna dayanamam o ağlarsa ben de dayanamam. Çünkü ben bir anneyim. Acaba burada oturanlar bunu bilirler mi? Bunların evlatları bir güne bir gün sordular mı, onlar babasız büyüdüler.” ORTALIK KARIŞTI, SANDALYELER HAVADA UÇUŞTU Faili meçhul cinayetler davasında sandalyeler havada uçtu, koltuklar kırıldı. 1990’li yıllarda işlenen faili Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmasında, olaylar çıktı. Duruşma savcısının görüşünü açıkladığı sırada müşteki avukatları savcıya tepki gösterdi. DURUŞMAYA ARA VERİLDİ Yaşanan tartışmanın büyümesi üzerine Mahkeme Başkanı duruşmaya ara verdi. Bu sırada bazı izleyiciler salonda çıkarken “Halkın adaleti ensenizde olacak” şeklinde sloganlar attı. Bu sırada sanıkların sivil korumalarından biri slogan atanlara, “Sıkıysa gelip benim enseme dayansana” diye tepki gösterdi. Karşılıklı tartışma büyünce duruşma salonundaki koltuklar kırıldı, yumruklu kavga yaşandı. MAHKEME AYHAN ÇARKIN'IN TAHLİYESİNE KARAR VERDİ Mahkeme, tek tutuklu sanık Ayhan Çarkın'ın tahliyesine karar verdi. Korkut Eken ve diğer tutuksuzların tutuklanmasını ise reddetti.
Sur'da 2 Şehit
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde devam eden operasyonda teröristlerce düzenlenen silahlı saldırıda yaralanan 1 asker ve 1 özel harekat polisi şehit oldu.
2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti Tutuklandı
15 Temmuz darbe girişiminin planlayıcısı olduğu öne sürülen eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk'ün de aralarında olduğu 103 general ve amiral gözaltına alındı. Tutuklamalar başladı. Gözaltına alınanlardan önce 2. Ordu Komutanı Adem Huduti, ardından da eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk'ün de aralarında olduğu 26 general tutuklandı.Öte yandan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında darbe girişimine karıştıkları iddiasıyla tutuklananların sayısının 204'e yükseldiği belirtildi.
Sona Yaklaşıyoruz! Sonuca En Yakın 10 Koronavirüs Aşı Çalışması
Tüm dünya salgından kurtulmak için aşının üretilmesini beklerken büyük firmalar yüklü yatırımlarla aşılarını deniyorlar. Üretimden önce 3 fazdan geçmesi gereken aşıların bazıları son safhaya geldi ve üretim tarihleri de netleşti. İşte bu umutlandırıcı aşı denemelerindeki ilk 10 aşı!Dünya Sağlık Örgütü'nün yayınladığı bilgiler ve verilerden yararlanılmıştır.
mRNA Tekniği Nasıl Çalışıyor? Pfizer-BionTech Aşısı Yan Etkileri Nelerdir?
Koronavirüs aşılama çalışmaları tüm dünyada ve Türkiye’de devam ediyor. Ancak Hindistan’da ortaya çıkan ve kısa sürede ülkemiz dahil birçok Avrupa ülkesinde tespit edilen koronavirüs mutasyonu delta varyantına karşı uyarılar da peş peşe geliyor. BionTech aşısının mimarlarından Türk asıllı bilim adamı Uğur Şahin, aşının delta varyantına karşı koruyuculuk sağladığını söyledi. Türkiye’de son zamanlarda en çok uygulanan aşı olan BionTech’in yan etkilerinin olup olmadığı, aşıyı yaptıran vatandaşlar tarafından sıklıkla araştırılıyor. Peki mRNA tekniği nasıl çalışıyor, yan etki sebepleri nedir? BionTech aşısının yan etkileri var mı? İşte aşısı sonra yaşanan bazı yan etkiler…
"Genelkurmay Çatı" Davası İstinaftan Geçti
ANKARA (AA) - TANJU ÖZKAYA - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Genelkurmay Başkanlığı karargahında yaşanan olaylara ilişkin sözde 'yurtta sulh konseyi' üyelerinin de aralarında bulunduğu 224 sanıklı 'çatı davası' istinaftan geçti. Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince 20 Haziran 2019'da karara bağlanarak eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk'ün de aralarında bulunduğu 17 sanığa 141'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen dosyanın istinaf başvurusu, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesince karara bağlandı.AA muhabirinin edindiği bilgiye göre kararda, ilk derece mahkemenin verdiği hükmün, usul ve esas yönünden hukuka aykırılığının bulunmadığı belirtildi.Yargılama aşamasında eksiklik olmadığına ve ispat bakımından değerlendirmenin yerindeliğine işaret edilen kararda, delillerin hukuken geçerli ve elverişli olduğu bildirildi.Kararda, mahkumiyet alanlara yönelik ceza artırım ve indirimlerinin yasal gerekçeye dayandığı kaydedildi. Bu nedenle sanık ve avukatlarının istinaf başvurularının esastan reddinin kararlaştırıldığı kaydedilen kararda, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinin mahkumiyet kararlarının yerinde olduğunun altı çizildi.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesi, kararla birlikte tutuklu sanıkların bu halinin devamına hükmetti.Kararda, Yargıtay temyiz yolunun açık olduğu bildirildi.HükümFETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimine ilişkin 'çatı' davada 224 sanıktan 133'ü en az birer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edildi.Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince, sanıklar eski Hava Kuvvetleri Komutanı ve Yüksek Askeri Şura (YAŞ) üyesi orgeneral Akın Öztürk, eski tümgeneraller Kubilay Selçuk, Mehmet Dişli, eski tuğgeneraller Hakan Evrim, Ali Osman Gürcan, Erhan Caha, Mehmet Partigöç, eski tuğamiraller Ömer Faruk Harmancık ve Sinan Sürer, eski albaylar Bilal Akyüz, Cemil Turhan, Fırat Alakuş, Ahmet Özçetin, Murat Koçyiğit, Mustafa Barış Avıalan, Orhan Yıkılkan ve Muhsin Kutsi Barış 'anayasayı ihlal' ve 'Cumhurbaşkanına suikast' suçlarından birer, 139 kişiye yönelik 'kasten öldürmek' suçundan da 139'ar kez olmak üzere toplam 141'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.Sanıklardan eski albay Osman Kılıç ise 'anayasayı ihlal' ve 139 kişiye yönelik 'kasten öldürmek' suçundan 140 kez aynı cezaya mahkum edildi.Bu sanıklar 27 defa 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 432'şer yıl, Erhan Caha ve Muhsin Kutsi Barış dışındakiler 12 defa 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak' suçundan 108'er yıl, Caha ve Barış ise bu suçtan 9 kez olmak üzere toplam 81'er yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bu sanıklar hakkında 108 maktul yönünden kamu davasının ayrılması ve tutukluluklarının devamı kararlaştırıldı.Sanıklardan daha önce 'anayasayı ihlal' ve 'Cumhurbaşkanına suikast' suçlarından Muğla'da mahkum edilen eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş hakkında bu suçlar yönünden açılan kamu davasında ret kararı verildi ancak Sönmezateş, 137 kişiye yönelik 'kasten öldürmek' suçundan 137 defa ağırlaştırılmış müebbet, 27 kişiye yönelik 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 432 yıl, 12 defa 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak' suçundan 108 yıl hapse mahkum edildi.Sanıklardan eski albay Muzaffer Düzenli 'anayasayı ihlal', 'Cumhurbaşkanına suikast' ve 60 kişiyi 'kasten öldürmek' suçundan 62 kez ağırlaştırılmış müebbet, 27 kişiyi 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan toplam 432 yıl, 12 defa 'kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak' suçundan 108 yıl hapse çarptırıldı.Mahkeme, sanıklardan eski albay Osman Kardal ve eski korgeneral İlhan Talu'yu da 'anayasayı ihlal' suçundan mahkum etti ancak bu sanıklar için 'takdiri indirim' maddesi uygulanarak bu suçtan müebbet hapis verildi.Eski albaylar Ramazan Gözel ve Doğan Öztürk 'anayasayı ihlal' suçundan birer, 'kasten öldürme' suçundan da 10'ar kez olmak üzere toplam 11'er kez ağırlaştırılmış müebbet, 22 kişiye yönelik 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 352'şer, 10 kişiye yönelik 'kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak' suçundan da 90'ar yıl hapse çarptırıldı.Sanıklardan eski yarbay Ertuğrul Terzi 'anayasayı ihlal' ve 'kasten öldürme' suçundan toplam iki kez, eski yarbay Savaş Kabaklı 'anayasayı ihlal' ve 16 kişiyi 'kasten öldürme' suçlarından toplam 17 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Kabaklı hakkında bazı maktuller yönünden açılan kamu davasının ayrılması kararlaştırıldı.Olay tarihinde albay olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaverliğini yapan Ali Yazıcı, 'anayasayı ihlal' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum oldu. Eski tuğgeneral Ahmet Bican Kırker 'anayasayı ihlal' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilirken eski tuğgeneral Ünsal Coşkun, eski yarbaylar Mehmet Şahin ve Halil Gül 'anayasayı ihlal' suçundan birer, 28 kişiyi 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan da 28'er kez olmak üzere toplam 29'ar kez, eski yarbay Özcan Karacan ise 'anayasayı ihlal', 28 kişiyi 'kasten öldürmeye teşebbüs' ve 'Cumhurbaşkanına suikast' suçlarından toplam 30 kez ağırlaştırılmış müebbete mahkum edildi. 11'er kez ağırlaştırılmış müebbete çarptırıldılarSanıklar Abdulvahap Berke, Abdurrahman Aydoğan, Ali Feyyaz Beydağ, Fatih Sarımehmet, Fatih Yanıkkaya, Fevzi Sönmez, İbrahim Karadağ, Mahmut Tuncer, Muhammet Yılmaz, Murat Aletrik, Murat Korkmaz, Mustafa Kocaaslan, Mustafa Temir, Temel Can Köroğlu, Samet Yıldız, Turgay Perişan, Vahit Güllü, Abdullah Şevki Güngör, Abdurrahim Aksoy, Ahmet Durmaz, Ali Çakır, Anıl Koç, Bünyamin Tuner, Cemal Turğut, Derviş Taş, Emre Karslı, Erdem Eraslan, Erman Can, Fazlı Özşahin, Furkan Akbenli, Furkan Çetiner, Gökhan Çetin, Gökhan Eski, Halit Kazancı, Hamza Er, Hasan Demirci, Hasan Sevimli, İsmail Yolaçıcı, Lütfullah Taşyumruk, Mehmed Emin Tüzel, Murat Ertaş, Mutlu Burak Uyar, Necati Güneş, Oğuzhan Konuk, Oktay Felekoğlu, Osman Aktaş, Özay Yılmaz, Recep Aktürk, Recep Özkan, Sadi Kazancı, Selçuk Topal, Suat Kürşat Gün, Suat Sağlam, Şener Kısak, Talha Atlanel, Uğur Bostan, Ümit Bayık, Vahap Kavaker, Veysel Özmen, Yener Yılmaz, Yusuf Karşil, Serkan Sağ, Ayhan Carık ve Onur Özdemir, 'anayasal düzeni ihlal' suçundan birer, 10 kişiyi şehit etmekten 10'ar kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı.Levent Türkkan'a ağırlaştırılmış müebbetOlay tarihinde Hulusi Akar'ın emir subayı olan eski kurmay yarbay Levent Türkkan ile Nuri Gayır, Mehmet Akçara, Ahmet Yıldız, Serdar Tekin, Ömer Gürsel Çetin, Mete Kılıçarslan, Eray Çekerek, Güven Keskin, Gökhan Akdağ, Yusuf Güleç, Kadir Bozan, Abdülkadir İlhan, Ahmet İlhan Ayşan, Emin Anar, Halis Ahmet Özer, Hüseyin Yıldırım (Hakkı oğlu), İlker Çetinkaya, Metin Demir, Muzaffer Çoban, Recep Yıldız, Yusuf Yedidağ, Birol Kurubaş, Ali Gültekin, Fatih Üner, Murat Engin, Adnan Arıkan ve Okan Ataoğlu 'anayasayı ihlal'den ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.Sanıklar İsmail Aydın, Gökhan Balcı, Mustafa Çiçek ve Asım Şanöz ise yine aynı suçtan birer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alırken 'kasten öldürme' suçundan da 9'ar kez ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırıldı. Sanık Metin Gümüşburun, Doğan Üstüntaş, Şevket Samet Okyay, Kamil Ilgaz, Halil İbrahim Ataalp, İbrahim Çölkesen, Mustafa Demir 'anayasayı ihlal'den birer kez müebbet, 'kasten öldürme' suçundan ise Ilgaz, Okyay ve Üstüntaş 10'ar kez, diğer sanıklar ise aynı suçtan 9'ar kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı.Müebbet hapis cezası alanlar Sanıklar Hüseyin Hakan Öcal, İlyas Akyar, Alparslan Çetin, Mustafa Özsoy, Erhan Metin, Ersoy Öz, Ertan Özmen, Fatih Ekici, İsa Akın, Nejdet Eroğlu, Hüseyin Ömür, Kenan Şimşek, Mustafa Duygulu ve Satı Bahadır Köse, 'anayasayı ihlal' suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı.Yardım suçundan ceza alanlarSanık Serkan Kılıç, Fatih Koç, Hasan Hüseyin Sarıtarla 'anayasayı ihlale yardım' suçundan 15 yıl hapisle cezalandırıldı. Cengiz Aydın ise aynı suçtan 13 yıl 4 ay hapis cezası aldı.Sanık Ali Emre Eral da aynı suçtan 12 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı.24 sanık FETÖ üyeliğinden suçlu bulunduÖzgür Solakoğlu, Fatih Okutur ve Muhammet Uslu, 'terör örgütü üyeliği' suçundan 12'şer yıl hapis cezası aldı.Sanıklardan Bayram Aydemir, Emrah Ilgaz, İlyas Bilgiş, Mehmet Demir, Oğuz Serhad Habiboğlu, Veysal Tokmak, Mustafa Sözer, Halil İbrahim Karabal, Mehmet Arif Pazarlıoğlu, Uğur Şahin, Salih Ulusoy, Nahsen Fıstıkçı, Özcan Kurt, Yalçın Gür, Murat Bingül, Vural Akyıldırım ve Mehmet Adıgüzel, 'anayasayı ihlal' suçlamasından beraat etti, 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan ise 7 yıl 6'şar ay hapisle cezalandırıldı.Mahkeme, sadece örgüt üyeliğinden cezalandırılmaları istenen Bayram Akpan, Lütfi Karaca, Yalçın Toker ve Mustafa Akyıldız hakkında 7 yıl 6'şar ay hapis cezasına hükmetti.'Örgüt üyeliği' suçlamasıyla tutuksuz yargılanan Ramazan Cömert, Kübra Yavuz ve Mehmet Uslu'nun beraatine karar verildi.Sanıklar Aziz Onur, Hakan Toprak, Ahmet Albayrak, Barış Erdemir, Cahit Kükey, Deniz Aydın, Ersin Eker, Fahri Kafkas, Hüseyin Yıldırım, Kenan Yıldırım, Mesut Ürkmez, Murat Mala, Murat Pekgüler, Murat Can Avtan, Mustafa Mengi, Okan Kurt, Serkan Candan, Uğur Kent, Ümit Keskin, Yusuf Yalçın, Baki Kavun, Fatih Misir, Mustafa Çakmaktaşı, Sinan Yılmaz, Yusuf Akdemir, Cihangir Şenlik ve Sedat Taşkın tüm suçlamalardan beraat etti.Tümgeneral Osman Ünlü ile tuğgeneraller Murat Aygün ve Özkan Aydoğdu'nun da başka davalarda ceza aldıkları için bu dosyadan beraatine karar verildi.Mahkeme, sanıkların bir kısmının üzerilerine atılı suçlardan beraatine hükmetti.Sanıklardan bir kısmı oy birliği, bir kısmı da oy çokluğu ile beraat etti.Dosyası ayrılan sanıklarMahkeme, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski tuğgeneral Ali Kalyoncu, eski yarbay Turgay Sökmen ile Adem Özer, Ali Irmak, Mehmet Aytaç, Neşet Gülener, Serkan Coşkun, Serhat Pahsa, Şener Doğrugören, Tayfun Özek, Tevfik Gök ve Turgay Er hakkındaki kamu davasının ayrılmasını kararlaştırdı.