Görüş Bildir

Barış ve Demokrasi Partisi Haberleri

Barış ve Demokrasi Partisi ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Barış ve Demokrasi Partisi ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

4 RTÜK Üyesi: 'Meclis Tv'nin Yayın Kesmesi Yasaya Aykırı'
RTÜK Üyeleri CHP’li Ali Öztunç, Süleyman Demirkan ile MHP’li Esat Çıplak ve BDP’li Doç. Dr. Ahmet Yıldırım, Meclis TV’nin 25 Şubat 2014 tarihli CHP Grup toplantısını kesmesine ilişkin, “Meclis TV’nin 25 Şubat 2014 tarihli CHP Grup toplantısını kesmesi, 2008 tarihli ve 26892 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Meclis TV Yönetmeliğinin 6’ncı maddesi ile 6112 sayılı RTÜK Kanunun 6’ncı maddesine aykırıdır” açıklamasında bulundu. RTÜK Üyeleri Ali Öztunç, Süleyman Demirkan, Esat Çıplak ve Doç. Dr. Ahmet Yıldırım tarafından yapılan açıklamada, yasama faaliyetleri her şart ve koşulda halkın denetimine ve izlemesine açık tutulması gerektiğine dikkat çekilerek, TBMM Başkanlığı’nın, 2011 yılı Kasım ayında TRT ile olan protokolünü iptal ederek yasama faaliyetlerini halka kapattığı belirtildi. Daha sonra kapalı devre yayın yapan Meclis TV’nin, saat 19.00’dan sonraki Meclis faaliyetlerini, “gerektiği takdirde” gibi “keyfi” bir şarta bağlayarak yayınlarına devam ettiğinin altı çizilen açıklamada, “Bu şekilde, siyasi partilerin grup toplantılarına sansür getirilerek yasama faaliyetleri ve bunların yayınlanması siyasi iktidarın vesayeti altına alınmış olmaktadır. Oysaki, halk tarafından seçilerek oluşturulan yasama organının hiçbir faaliyetinin halktan gizlenmemesi gerekmektedir” denildi. Meclis TV’nin 25 Şubat 2014 tarihli CHP Grup toplantısını kesmesinin Meclis TV Yönetmeliğine ve 6112 sayılı RTÜK Kanununa aykırı olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi: “Unutulmamalıdır ki, Meclis TV tüm partilere eşit mesafede durmak zorundadır. TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in RTÜK Kanuna atıfla yapılan işlemin hukuka uygun olduğu iddiası ise yerinde değildir. Çünkü, ortada yayın hizmet ilkeleri yönünden değerlendirme yapılacak bir yayının gerçekleştirilmesine dahi izin verilmemiştir. 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunun 6’ncı maddesinde ‘Yayın hizmetlerinin içeriğine ve yayınlanmasına önceden müdahale edilemez ve yayınların içeriği önceden denetlenemez’ hükmüne yer verilmiştir. Çiçek’in sözünü ettiği RTÜK Kanununun 8’inci maddesi ise, ancak yayın gerçekleştikten sonra uygulanabilir. Sonuç olarak, Meclis TV’nin 25 Şubat 2014 tarihli CHP Grup toplantısını kesmesi, 2008 tarihli ve 26892 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Meclis TV Yönetmeliğinin 6’ncı maddesi ile 6112 sayılı RTÜK Kanunun 6’ncı maddesine aykırıdır.”  ANKA | Evrensel
Erdoğan'dan ODTÜ Eylemcilerine: 'Bunlar Solcu, Ateist, Terörist...'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir'de Kuvayi Milliye Meydanı'ndaki AKP mitinginde konuştu. Üslubunu daha da sertleştiren Erdoğan'ın konuşmasında dikkat çeken nokta “dinlemeler”le ilgili oldu. Telefon kayıtları için “montaj” ifadesini sürdüren Erdoğan, “Oğlum da izinsiz dinlenmiş” dedi. Başbakan Erdoğan özetle şöyle konuştu: (3 Temmuz 1960 tarihli bir gazetenin haberini göstererek) Menderes'in kasası, yolsuzluk evrakı ve vesikalarla dolu diyor. Merhum Başbakan'la ilgili son derece alçakça, son derece edepsizce, hayasızca iftiralarlar var. Merhum Menderes ve arkadaşlarını hapse atmışlar yetmemiş, bu haberlerle Menderes'in itibarını sıfırlamak istiyorlar. Aynı gazete bugün de aynı manşetleri atıyor, bugün de AK Parti hükümetine yapmak istiyorlar, o gün nasıl iftira attılarsa bugün de aynı iftiraları atıyorlar, nasıl çirkin, kirli tuzaklar kurdularsa bugün de tıpatıp aynısını yapıyorlar. Bu yapı kendi ülkesinin en gizli, en stratejik, en mahrem bilgilerini ele geçirecek, bunları servis edecek kadar alçalan bir tavır, ihanet içerisinde. Temiz, saf, ihlaslı kardeşlerimin artık bu yapıyı sorgulamalarını istiyorum. Bunlar niçin böyle patladılar biliyor musunuz? Dershanelere, çünkü buradan yılda 1 milyar dolar bunların geliri vardı. Biz dershaneler yasasını öne sürünce bunlar patladılar. GEZİCİLER, VANDALLAR  O Geziciler, o vandallar o açılış sırasında bir kez daha ortaya çıktılar. Dikkatinizi çekiyorum. Bunlardan bir tanesi üzerine Bizans kıyafetleri giymiş. Şu hale bakar mısınız? Alparslan 1071'de Bizans'a karşı savaşıyor ya, o da Bizans tişörtü giymiş. Kendini Bizanslı yerine koymuş. 1071 Malazgirt Bulvarı'nın açılışını protesto ediyor. Yazıklar olsun. Şunu unutmayın, bu eylemcilerin önünde, yanında CHP var, CHP milletvekilleri var, CHP Genel Başkanı var. Bu eylemcilerin avukatlığını da maalesef MHP yapıyor. Şu anda bu paralel örgüt bu Gezicilere, bu Bizans hayranlarına arkadaşlık, yoldaşlık yapıyor. Oyun çok büyük Balıkesir. Hesap başka. “HAİNLERİ DEFEDECEĞİZ” -Bu parelel yapı, bu paralel örgüt Türkiye'nin önündeki son engel, Türkiye'deki son çetedir. Onu da tasfiye edecek, bu hainleri de defedeceğiz. İşte o zaman Türkiye'nin önünde hiçbir engel kalmayacak. 30 Mart'ta bir tercih yapacaksınız, ya eski Türkiye ya yeni Türkiye diyeceksiniz. ONUN DA ÇOCUĞU YOK... -Bundan 17 yıl önce 28 Şubat’ta seçilmiş bir hükümete post modern bir darbe girişiminde bulundular. Sizin seçtiğiniz hükümeti baskılarla, tehditlerle görevden uzaklaştırdılar. İmam hatipleri, meslek liselerini kapattılar. İnançlarımıza değerlerimizi kutsallarımıza el uzattılar. Başörtülü okumaz okuyamaz diyorlardı. İmam hatipli üniversiteye giremez diyorlardı. Yoksulların çocukları okumasın diyorlardı. Sen başörtülüsün senden kapıcı olur diyorlardı. Şimdi avukatta oldu mühendis de oldu, doktor da oldu. -Bugün kendi ülkesine tuzaklar kuran zat, o günlerde ülkesini sırtından hançerliyordu. Ne diyordu biliyor musunuz. “Beceremediniz artık bırakın diyordu” Başörtüsü için takmayabilirsiniz diyordu. Ya sen ne karışıyorsun. Çünkü onda evlat yok. Bizim derdimiz var. (Başbakan Erdoğan geçtiğimiz günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli için. 'Onun çoluğu çocuğu yok bizi anlayamaz' demişti) -28 Şubat’ta darbecilere hoşgörü ödülleri dağıtıyordu bunlar. Bugünde darbecilere telekulak desteği veriyor. OĞLUMUN AVUKATI MÜRACAAT ETTİ Oğlumun avukatı müracaat etti ve 3 savcının imzasıyla açıklama yapıldı. Oğlum da izinsiz dinlenmiş. İşti iftira at izi kasın. Bunu yapmaya hakkın var mı? Nasıl yaparsınız bunu. Sipariş üzerine de bunlar aynı şeyleri yaptılar. Türkiye’nin en mahrem konuşmalarını dinlemişler. Beni de dinlemişler. Bizim güvenli hatlarımız var, uluslararası görüşmelerimiz var bunları dinlemişler. BANA KİTAP, TESPİH GÖNDERİYORDU  Eyyyy Pelsinvanya sana sesleniyorum. Eğer yüreğin varsa çık vatanına gel vatanına. Siyaset yapacaksan çık er meydanına. Ben öyle bilmiyordum, aldanmışım. Bana kitaplar gönderiyordu, bana methiyeler düzüyordu. Tespihler gönderiyordu. Şimdi her şeyi anladık. Tüm Türkiye’ye sesleniyorum. Çocuklarınızı bunların dershanelerinde çekin. Okullarından da çekin. Benim 4 çocuğumun 4’ü de devletin imam hatiplerinde okudu. Başörtüsünden üniversiteye sokmadılar, yurtdışına okudular. Devletin okulları bize yeter. Bunlara tavır koyun. Bunların yayın organlarına da tavır koyun. Doğru haber bulamazsınız, dürüst haber bulamazsınız. Bunları boykot ederek tavrınızı göstereceksiniz. 'SOLCULAR, ATEİSTLER... BUNLAR TERÖRİSTLER'  Pazartesi günü Ankara’da bir bulvar açtık. Kimlere rağmen o solculara rağmen. O ateistlere rağmen. Bunlar terörist. Ama CHP bunlara bizim gençler diyor. Bizim sevgili gençlerimizin elinde Molotof kokteyli olmaz. Bilgisayarı, kalemi olur. Bulvarın adı ne 1071 Malazgirt. Bunlardan bir tanesi üzerine Bizans kıyafeti giymiş Alpaslan Bizans’a karşı savaşıyor ya kendini Bizans’ın yerine koyuyor. Yazıklar olsun. Kalabalıktan birinin seslenmesi üzerine: Bizim sosyologlara ihtiyacımız var. Şöyle gel. Lütfi Bey, notlarını al. Bakan Bakanımız ne diyor. Sosyolog kadrosunu attırdık. Yurt
CHP'nin Trans Adayı Öykü Evren Özen'e LGBTİ Örgütlerden Tepki
Cumhuriyet Halk Partisi'nin Osmangazi Belediye Meclis Üyesi olarak aday gösterdiği trans birey Öykü Evren Özen için LGBT (Lezbiyen,Gey, Biseksüel ve Transeksüel) örgütleri bir basın açıklaması yayınladı. Özen'in kendilerini temsil etmediklerini dile getiren LGBT örgütler,'Cumhuriyet Halk Partisi'nin de şiddeti birçözüm aracı olarak gören bir kişiyi, LGBTİ hareketini temsil eden bir aday şeklinde sunma yanılgısına düşmemesini umuyoruz'dediler. İŞTE O AÇIKLAMA Basına ve Kamuoyuna, Türkiye'de yaşayan LGBTİ (lezbiyen, gey, biseksüel, trans,interseks) bireyler ve seçmenler olarak uzun yıllardır özlemimiz olan'LGBTİ adaylar'a 2014 yerel seçimleriyle birlikte nihayetkavuşuyoruz. Öncelikle Barış ve Demokrasi Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi veHalkların Demokratik Partisi'ni aday listelerinde LGBTİ adaylara da yer vererekhaklı mücadelemizi yerel seçimlerde görünür kıldıkları için tebrik ediyor veseçimlere katılan tüm LGBTİ adaylara başarılar diliyoruz. Bizler LGBTİ hareketi bileşeni örgütler olarak LGBTİadayların seçimlerdeki varlığını sevindirici bir gelişme olarak görüyor, ancakbir adayın salt eşcinsel, biseksüel ya da trans olmasının yeterli kriter olamayacağınıve LGBTİ mücadelesinin geride bıraktığı yıllar boyunca en önemli ilkelerindenbiri olan 'şiddetsizlik' ilkesinin aday belirleme sürecinde tümpartilerce gözetilmesinin vazgeçilemez önemde olduğunu düşünüyoruz. Bu sebeple,CHP Bursa Osmangazi Belediye Meclis Üyesi adayı Öykü Özen ile ilgili zorunluolan bu açıklamayı kamuoyunun dikkatine sunuyoruz. Öykü Özen, geçmişte kurum içi ve dışı ilişkilerinde şiddetibir çözüm aracı olarak görmüş, 2007 yılında Bursa Gökkuşağı LGBT Derneği'ndedernek üyelerine fiziksel ve psikolojik şiddet uygulamıştır. Öykü Özen'inbizzat kurucusu ve başkanı olduğu bu derneğin üyesi olan trans bireyler dernekiçerisinde insan haklarına aykırı birçok kural ve para cezası uygulaması olduğusuçlamasıyla Özen'e karşı dava açmıştır. Özen tüm bu süreç sonunda 'Suç işlemekiçin örgüt kurmak', 'Tehditle insanları fuhuşa zorlamak' gibi çeşitligerekçelerle ceza almıştır. Süreç içerisinde diğer LGBTİ örgütlerinin özeleştiri talebini reddetmiş ve bu nedenle diğer örgütler Bursa Gökkuşağı LGBTDerneği'ni tanımadıklarını ilan etmişlerdir. 2007 yılından bu yana hiçbir LGBTİoluşumu ya da örgütü Öykü Özen'le herhangi bir çalışma yürütmemiştir. Şeffaf ve demokratik siyaset için uygun bir aday olmaktanuzak bir kişi olarak Öykü Özen'in ne LGBTİ bireyleri ne de bu ülkede yıllardırzorlu ve onurlu bir mücadeleyi şiddetsiz yöntemlerle yürüten LGBTİ örgütlerinitemsil edebileceğini düşünüyoruz. Adaylığını trans kadın kimliği üzerinekurmasının, LGBTİ hareketinin desteğini aldığı yanılgısını uyandıracağındanendişeliyiz. Cumhuriyet Halk Partisi'nin de şiddeti bir çözüm aracı olarakgören bir kişiyi, LGBTİ hareketini temsil eden bir aday şeklinde sunmayanılgısına düşmemesini umuyoruz.  Saygılarımızla, Hêvî LGBTİ İstanbul LGBTİ Dayanışma Derneği Keskesor LGBTİ Diyarbakır Lambdaistanbul LGBTİ Dayanışma Derneği MorEl Eskişehir LGBTT Oluşumu ZeugMadi LGBT
Polis Provokasyonuna Suçüstü Yapıldı
Urfa'nın Suruç ilçesinde polis, Hüda-Par binasının karşısına 'Bijî Serok Apo' yazarken, Hüda-Par'lılara yakalandı. Hüda-Par yaptığı basın açıklamasıyla polislerin parti binalarına gidip olayı BDP'nin üzerine atmak için 'Neden onlar yaptı demiyorsunuz' diyerek üyelerini tehdit ettiğini söyledi.Hüda-Par Urfa İl Başkanı Lokman Yalçın parti binasında basın toplantısı düzenledi. Yalçın, 25 Şubat gecesi saat 23.30 ile 23.40 saatleri arasında yaşanan olayı şöyle özetledi: 'İlçe yöneticimiz Salih Ateş, parti binamızdan çıkarken, karşı sokakta (yaklaşık 20 metre ileride) gri metalik renkte Ford Connect marka bir aracın durduğunu görmüş. Biri araçta, diğeri de dışarıda olmak üzere 2 şahıs bulunuyormuş. Bunu fark eden parti üyemiz malum şahsa yaklaşırken, şahsın elindeki sprey boya ile duvara yazı yazdığını görmüş. Malum şahıs fark edildiğini anlayınca elindeki sprey boyaları atıp parti üyesi arkadaşımıza yönelerek, 'Bu yazıyı sen mi yazdın' diye suçu parti üyemize atmak istemiş. Parti üyemiz de yazılan yazıyı okuduğunda 'Bijî Serok Apo' yazısının yazıldığını görünce, malum şahsa yönelerek 'Sen benim hangi partiye mensup olduğumu biliyorsun' deyince, malum şahıs dona kalıyor ve bir şey söyleyemiyor. Üyemiz ayrılırken arkasına tekrar baktığında malum şahsın tekrar sprey boya kullanarak duvarın üzerine yazmış olduğu yazıyı karaladığını görmüş. Duvardaki yazının hali medya ile paylaştığımız fotoğraflarda kayıtlıdır.'Parti yöneticilerinin verdiği bilgilere göre söz konusu şahsın Suruç İlçe Emniyet Müdürlüğü'nde görevli olduğunu söyleyen Yalçın, yapacakları basın toplantısı öncesinde bazı polis memurlarının Suruç'taki seçim bürolarına giderek üyeleri Hüseyin Ateş ile görüşüp, kendisini tehdit ettiklerini de söyledi.Yalçın, polislerin yaşanan söz konusu yazılama olayı için BDP afişini göstererek 'Neden onlar yaptı demiyorsunuz' dediklerini söyledi.Bunun bir provokasyon olduğunu söyleyen Yalçın, Suruç Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduklarını, Urfa Valiliği'nin ve emniyetinin de bu olay ile ilgili acilen soruşturma başlatması gerektiğini kaydetti.Yalçın'dan sonra konuşan olayın tanığı Hüseyin Ateş olayların birebir Yalçın tarafından anlatıldığı gibi gerçekleştiğini vurguladı. (Urfa/DİHA)
BDP'li Pervin Buldan: ''Öcalan'ın Sabrı Taşarsa Vay Halinize''
BDP'li Pervin Buldan, barış sürecinin iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, 'Eğer sayın Öcalan'ın sabrı taşarsa, eğer Sayın Öcalan ' Bu süreçten çekiliyorum' derse o zaman vay halinize' dedi. Iğdır İl Başkanlığı tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Zübeyde Hanım Bulvarında düzenlenen etkinliğe BDP Grup Başkan Vekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, Kars Milletvekili Mülkiye Birtane ile partililer katıldı. Kadınların özgürleşmesi için çaba gösterdiklerini ifade eden Pervin Buldan, 'Bundan sonra hiç kimse bizim irademiz dışında, bizim isteğimiz dışında, bizleri mal gibi başkalarına satamayacak. Kendi irademizle evleneceğiz. İsyan ediyoruz. Çocuk yaşta gelinlere isyan ediyoruz. Kendi isteği dışında evlendirilen kadınlara ve kadınları mal gibi satanlara isyan ediyoruz. Kadına yönelik şiddete ve her türlü baskıya isyan ediyoruz' diye konuştu. AKP'nin iktidarı döneminde kan akmaması ve anaların ağlamaması için tek bir adım atmadığını öne süren Pervin Buldan, barış ve çözüm sürecinin boşa geçmemesi için adım atılması gerektiğine işaret etti.Cumhuriyet
BDP'li Buldan: 'Öcalan'ın Sabrı Taşarsa Vay Halinize'
BDP'li Buldan: Eğer sayın Öcalan'ın sabrı taşarsa, eğer sayın Öcalan 'Bu süreçten çekiliyorum' derse o zaman vay halinize. Görürsünüz bakalım bu süreci heba etmek ne demektirBDP Iğdır milletvekili Pervin Buldan , barış sürecinin iyi değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek, 'Eğer sayın Öcalan'ın sabrı taşarsa, eğer Sayın Öcalan 'Bu süreçten çekiliyorum' derse o zaman vay halinize' dedi. Doğan Haber Ajansı’ndan Suat Deniz ’in haberine göre, Iğdır İl Başkanlığı tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Zübeyde Hanım Bulvarında düzenlenen etkinliğe BDP Grup Başkan Vekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, Kars Milletvekili Mülkiye Birtane ile partililer katıldı. Kadınların özgürleşmesi için çaba gösterdiklerini ifade eden Pervin Buldan, 'Bundan sonra hiç kimse bizim irademiz dışında, bizim isteğimiz dışında, bizleri mal gibi başkalarına satamayacak. Kendi irademizle evleneceğiz. İsyan ediyoruz. Çocuk yaşta gelinlere isyan ediyoruz. Kendi isteği dışında evlendirilen kadınlara ve kadınları mal gibi satanlara isyan ediyoruz. Kadına yönelik şiddete ve her türlü baskıya isyan ediyoruz' diye konuştu. AKP'nin iktidarı döneminde kan akmaması ve anaların ağlamaması için tek bir adım atmadığını öne süren Pervin Buldan, barış ve çözüm sürecinin boşa geçmemesi için adım atılması gerektiğine işaret etti. Pervin Buldan, şunları söyledi: 'Ama ne yazıktır ki bu sürecin üzerinden bir yıl geçti ama AKP tek bir adım atmadı. Kürtler, her türlü baskıya, şiddete, inkara, imhaya rağmen, 'Barış için, özgürlük için ve demokrasi için yola devam' dedik. Şunu hatırlatmak istiyorum: Eğer sayın Öcalan'ın sabrı taşarsa, eğer sayın Öcalan 'Bu süreçten çekiliyorum' derse o zaman vay halinize. Görürsünüz bakalım bu süreci heba etmek ne demektir. Kürt sorunu bu ülkenin tarihi bir sorunu. 100 yılık kangrenleşmiş bir sorunudur. Bu sorunu çözmek kolay olmayacaktır. Süreç başladıktan bir hafta sonra Paris'in göbeğinde 3 siyasetçi kadın yoldaşımız Sakine, Leyla ve Fidan alçakça katledildi. Buradaki amaç sayın Öcalan'ın başlatmak istediği süreci bozmaktır.' Yapılan konuşmaların ardından verilen Kürtçe konserde milletvekilleri Pervin Buldan ile Mülkiye Birtane de sahneye çıktı ve şarkılara eşlik etti.T24
'Kılıçdaroğlu 4 Yılda 1 Kez Doğru Söyledi'
Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Başbakan Erdoğan, '4 yılda söylediği sadece bir doğru cümle var. 'Yalancıdan, hırsızdan Başbakan olmaz' diyor' dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, öğle saatlerinde helikopterle Kırklareli 'ne geldi. Erdoğan, Kırklareli 'nde vatandaşlara hitap ediyor. Konuşmasında CHP lideri Kılıçdaroğlu 'na yönelik sert eleştirilerde bulunan Erdoğan 'Buna 5 tane koyun teslim edilmez, kaybeder gelir. Bunlar iftira etmekle ayakta kalacaklarını sanırlar' dedi. Kılıçdaroğlu 'nun 4 yılda 1 kez doğruyu söylediğini belirten Erdoğan 'CHP'nin genel müdürü şu koltuğa oturalı 4 yılı geçti. 4 yılda söylediği sadece bir doğru cümle var. 'Yalancıdan, hırsızdan Başbakan olmaz' diyor. 4 yılda söylediği tek doğru cümle bu' şeklinde konuştu. İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları; CHP kaset siyaseti yapar, esersizlik siyaseti yapar. MHP hakaret siyaseti yapar, BDP gerilim siyaseti yapar. Ama Ak Parti eser siyaseti yapar. Onlar iftiralarıyla biz eserlerimizle ayakta durmaya çalışırız. CHP 'nin anlayışında belediyeciliği bulamazsınız '5 KOYUN TESLİM EDİLMEZ' 1994'te İstanbul 'da yolsuzluk vardı. İSKİ yolsuzluğunu duymuşsunuzdur. Şimdi CHP 'nin genel başkanı yolsuzluk kasetleriyle ayakta kalmaya çalışıyor. Sizin geçmişiniz kirli. EY Genel Müdür, biz senin SSK Genel Müdürlüğünü biliyoruz. Buna 5 tane koyun teslim edilmez, kaybeder gelir. Bunlar ifitra etmekle ayakta kalacaklarını sanırlar. 'AKLIMA ANACIĞIM GELİYOR' İstanbul dünyanın sayılı temiz kentleri arasına girdi. Doğalgazı süratle yaygınlaştırdık. Doğalgaz deyince aklıma anacığım geliyor. Ah garip analar neler çekti neler.. Şimdi kombiye basıyoruz düğmeye bütün daire ısınıyor.Gazeteler maske dağıtıyordu hava kirliliğinden dolayı. Şimdi öyle bir şey yok. 'BU AKLI PENSİLVANYA MI VERDİ' Bir internet yasası. Resmi Gazete'de yayınlanmadan bir aysal düzenleme bununla ilgili Anayasa Mahkemesi 'ne müracaat edilemez. Bu CHP 'de aklı evveller de var kalkmışlar kim verdiyse bu aklı, yine Pensilvanya'dan mı geldi bilemiyorum kalktılar resmi yasa yayınlanmadan AYM'ye başvurdular, AYM reddetti. HSYK 'da da buna benzer yola başvurdular. Bu kez de verdikleri dilekçe eksik. AYM onu da iade etti. Bu işlerin yolu milletten geçer milletten. Bunların millete gidecek yüzü yok. Bunların işi AYM'ye gitmek. 29 gün sonra boyunun posunun ölçüsünü alacaksın. İftira ile dedikodu ile montaj kasetlerle muhalefet çok açık şekilde Türkiye 'yi dünya gündeminden koparmaya çalışıyor. 'CHP GENEL MÜDÜRÜ 4 YILDA BİR KEZ DOĞRU SÖYLEDİ' CHP 'nin genel müdürü şu koltuğa oturalı 4 yılı geçti. 4 yılda söylediği sadece bir doğru cümle var. 'Yalancıdan, hırsızdan Başbakan olmaz' diyor. 4 yılda söylediği tek doğru cümle bu. İşte bu nedenle CHP Genel Müdürü Başbakan olamadı ve olamayacak. 'RAHŞAN AFFI OLMASA İÇERDEYDİN' Hırsızlık, yolsuzluk, ayrımcılık, yasaklama bunlarda. Sen SSK Genel Müdürü iken yolsuzluğun içindeydin, seni Rahşan affıyla kurtardılar. Rahşan affı olmasa sen de içerdeydin. Bunların tarihi darbe, zulüm, yolsuzluk tarihidir. 'KENDİSİ KASETLE BAŞKAN OLDU' CHP’nin eski genel başkanıyla ilgili çirkin bir kaset yayınladılar. O kasetle CHP’yi yeniden dizayn ettiler. Şimdiki genel başkan oldu. Meclis’te bu kaseti getirdiklerinde arkadaşlarıma hemen talimat verdim. Dedim ki ‘’TİB’e girin ve bu yayını kestirin.’’ Bizim ahlak anlayışımızda böyle bir şey olamaz. Bunlar yapar, Pensilvanya yapar mı? Yapar. Kendisi kasetle başkan oldu 'CHP, PENSİLVANYA’DAKİ ZAT TARAFINDAN İDARE EDİLİYOR ' Kasetle gelen kasetle gider. Kasetle siyaset yapanlar yarın işleri bitince aynen bir kasetle ortadan kaybolacaklar. CHP , Pensilvanya’daki o zat tarafından idare ediliyor. Ellerine kasetler gönderiliyor, montaj kasetler. 90 yıllık CHP , Pensilvanya’daki bri zat tarafından kukla gibi oynatılıyor. '95’TE BU ZAT ‘CEBRAİL PARTİ KURSA DESTEKLEMEM’ DİYORDU' 95’te Savaş Ay bu Pensilvanya’daki zatla röportaj yapıyor o zaman Türkiye’de. O zat ‘Cebrail gelip Türkiye’de parti kursa onun partisini bile desteklemem’ diyor. Siyasetten uzakmış. Sonra da saygıdan uzak ifadeyi 40 dereden su getirerek tevil etmeye çalıştılar. Bunların TV’sinde peygamber efendimizle ilgili ahlaki olmayan inancımıza ters böyle bir yaklaşımı sergileyenler orada da aynı yaklaşımı yaptılar. 'AÇ TAVUK KENDİNİ DARI AMBARINDA SANIRMIŞ' Şimdi tüm gücüyle CHP’yi destekliyor. Aralık’ta iktidarı devirecekler. Olmadı. Ocak’ta devirecekler Tutmadı. Şimdi Ak Parti 30 Mart’ta yüzde 35’in altına düşecek, Nisan’da da yeni hükümet kurulacak. Aç tavuk kendini darı ambarında sanırmış. Bir dava dosyasında 3 bine yakın insanı dinlediler. Kendileri hariç herkesi dinlemişler. 'BUNLARIN İNİNE GİRECEĞİZ' Biz onların izini sürmeye başladık. Bunların inine gireceğiz ve bunları oradan çıkaracağız Bu ülkenin ulusal güvenliğini koruma görevimiz var. Türkiye’nin mahrem, gizli konuşmalarını dinlemiş ve bunları da birilerine servis etmişler
Bedelli Bekleyenlere Kötü Haber!
30 Mart Yerel seçimleri öncesi AK Parti ilçe seçim bürolarının açılışını yapmak üzere bu sabah karayolu ile Sivas'ın Şarkışla ilçesine gelen Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, ilk olarak ilçe girişinde bulunan özel bir firmaya ait plastik ve ambalaj fabrikasını ziyaret ederek işçilerle bir süre sohbet etti. Bakan Yılmaz'ı burada Vali Vekili Ömer Kalaylı, Özel İdare Genel Sekreteri Salih Ayhan, İlçe Kaymakamı Davut Gül ile partililer karşıladı. NUMAN BEY BİR TALEBİ AKTARIYOR Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, tekrar gündeme gelen bedelli askerlik ile ilgili soru üzerine, 'Dün akşam Ömer Dinçer beyin oğlunun nikah törenindeydik. Nikah töreni sırasında Numan Kurtulmuş beyle görüştük. Numan bey 'Böyle bir talep var, bu talebin de muhakkak değerlendirmesi gerekir' şeklinde bir görüşünü bize iletti. Biz daha önceki söylediğimiz noktadayız. Bunun dışında ilave bir şey söyleyecek durumda değilim. Ancak Numan bey iyi bir siyasetçi. Toplumda olan talebi siyasete aktarıyor. Siyasette bu talep ne kadar zemine oturuyor, ne kadar bir karşılığı var, bunu ayriyeten bir değerlendirilmesi gerekir. Ama şu anda bakanlığımızda yapılmakta olan bir bedeli çalışması yoktur' dedi. ÖZERKLİK İSTEĞİ YOK BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 30 Mart yerel seçimlerinden sonra özerklik ilan edecekleri ile ilgili açıklamalarının hatırlatılması üzerine Bakan Yılmaz, öyle bir şey söylenmediğini belirterek şöyle dedi: 'Ben de kendisinin böyle bir şey söylemediğini ancak hükümetin yerel yönetimleri güçlendirmek istediğini, dolayısıyla 30 Mart'tan sonra yerel seçimlere güçlü bir şekilde gelir ise kendilerinin kazanmış olduğu yerlerde güçlü bir yerel yönetimi göstereceklerini ifade ettiler. Bunun özerklik olarak algılanmaması gerektiğini bizzat kendisi söyledi. Tek devlet içerisinde, üniter devlet içerisinde ama 76 milyonun birinci sınıf vatandaş olarak, hiç kimseyi dışlamadan kendimiz için ne istiyorsak onlar içinde odur. 'Eğitim ile ilgili konular yerel yönetimler tarafından da verilebilir mi bunun örneğini biz belediyeler vasıtası ile verebiliriz' şeklinde bir açıklaması oldu. Ben bizzat dinledim. Bunu bir özerklik içerisinde algılamamak gerekir. Dolayısıyla ve etkin yerinden yönetimi güçlendirmek bu güçlendirmede de eğitimi belediyeler tarafından verilebileceği şeklinde bir yaklaşımı ifade ediyor. Dolayısıyla üniter devlet içerisinde çözülemeyecek hiç bir problem yoktur. Demokratik devlet içerisinde de çözülemeyecek hiç bir problem yoktur.' TELEFON DİNLEMELERİ Son dönemde internette dolaşan ses kayıtları ile ilgili de konuşan Bakan Yılmaz, şöyle dedi: 'Şimdi sahte para vardır. Biliyorsunuz, sahte paranın bir fonksiyon görmesi istenir. Nedir o fonksiyon gerçek para gibi algılanması istenir. Ve bu sahte parayı da herkes ayırt edemez onun için de piyasada dolaşır. Şimdi bunlar da bilhassa insanların inanması için kurgulanmış ve üretilmiştir. Dolayısıyla biz ne dersek diyelim insanlar inanmak istediği gibi inanır. Biz hükümetimizi biliyoruz. Milli gelirimizi üç kat artırdık. Kişisel gelirleri üç kat artırdık. 80 yılda yapılamayan hizmetler bu hükümet döneminde geldi. Bu iktidar birilerini rahatsız ediyor. Bu coğrafya Türkiye'nin görüşü alınmadan bir başka şey yapılamaz gerçeği rahatsiz ediyor. Yabancı basında 'Arap baharından en karlı çıkan ülke Türkiye'dir' diye çıkan bir başlık vardı. Bu Arap baharından Türkiye'nin kazançlı çıkması istenmedi. Bu coğrafyada Türkiye'nin daha etkin söz söylemesi istenmedi. Bunun da bir lideri var. Kervan yürür ama önde gideni vardır. İşte bu önde gidenini tasfiye etmeye yönelik ve milleti de bu yönde inandırmaya yönelik kasetlerdir. Ben aziz milletimin geçmiş iktidarların seksen yılda yapılamayanı yapan bu iktidarın liderine sahip çıkacağını düşünüyorum. Çünkü Allah için gecesi gündüzü yok. Allah herkesin emeğine göre verir. İnşallah millet 30 Mart'ta da başbakanımızı desteklediklerine inanacaklardır. Dolayısıyla sahte paraya kanmasınlar diyorum.' 17 Aralık operasyonu kapsamında tutuklu bulunanların tahliyeleri ile ilgili sorulan soruyu ise Bakan Yılmaz şöyle cevaplandırdı: 'Tutuklayan adli sistem bir hakim. Bırakan adli sistem bir başka hakim. Tutuklarken ne dediysek, tahliye olurken de aynısını söylüyoruz. Dosyaya baktı. gazetevatan.com
Pensilvanya'dan CHP'yi Yönetiyor
Erdoğan, CHP ve MHP’yi ‘paralel örgüte’ omuz vermekle itham ederken, “CHP kaset siyaseti, MHP hakaret siyaseti, BDP gerilim siyaseti fakat Ak Parti eser siyaseti yapar” dedi AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “CHP esersizlik siyaseti yapar, kaset siyaseti yapar. MHP hakaret siyaseti yapar. BDP gerilim siyaseti yapar. Fakat AK Parti, eser siyaseti yapar” dedi. Başbakan Erdoğan, partisinin Kırklareli Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti. Kırklareli’nin, dünyasında özel ve müstesna bir yeri olduğunu belirten Erdoğan, bundan sadece 3 ay önce yine burada toplu açılışları gerçekleştirdiklerini anlattı. Erdoğan, 3 ay önce yaptıkları açılışla özel sektörle birlikte bir tek gün içinde Kırklareli’ne, 2 katrilyon 696 trilyon liralık eser kazandırdıklarını belirterek, “İşte bizim farkımız bu, bizi diğerlerinden ayıran bu. Onlar laf üretir, biz icraat üretiriz, farkımız bu” diye konuştu. ‘En çirkin girişim’ Türkiye’de 91 yıllık Cumhuriyet tarihinin “en çirkin darbe girişimi ve en büyük ihanetinin” yaşandığını söyleyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “İşte geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. Kardeşlerim, bakanları dinlemişler, milletvekillerini dinlemişler, sanatçıyı dinlemişler, gazetecileri dinlemişler, siyasi partilerin genel merkezlerini dinlemişler, hatta Cumhurbaşkanımızı, beni, Meclis Başkanımızı, Genelkurmay Başkanımızı dinlediler, dinliyorlar ama zamanlamasını, tabi şu anda açıklamıyorlar. Biz şimdi bunların izini sürmeye başladık. Daha önce açıklamıştım ya; bunların inine gireceğiz, inine ve bunları çıkaracağız oralardan. Çıkaracağız. ” ‘Omuz verdiler’ CHP ve MHP’nin “paralel örgüt eliyle yapılmak istenen darbeye” omuz verdiklerini iddia eden Erdoğan, şöyle devam etti: “Biz, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun yasasını işte bu paralel yapının baskısından kurtarmak için adalette hem bağımsızlığı hem tarafsızlığı sağlamak için yeniden düzenledik. İnternet yasasını sadece bu dinlemeleri ortadan kaldırabilmek için düzenledik, yaptık ama bu CHP, paralel yapının hakim ve savcılarına kol kanat geriyor. Onları korumak, kollamak adına daha yasa Cumhurbaşkanımıza gitmeden Anayasa Mahkemesi’ne gidiyor.” ‘Girişim Türkiye’ye yönelik’ “Şunu bilmenizi istiyorum kardeşlerim; bu darbe girişimi benim şahsıma değil, AK Parti’ye değil, Hükümete değil Türkiye’ye yöneliktir. Bu darbe girişimi, bu ihanet girişimi, doğrudan doğruya milletimi hedef almaktadır, sizleri hedef almaktadır” diyen Erdoğan, çocukların ve gençlerin geleceğinin karartılmaya çalışıldığını ifade etti. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ile ilgili yasal düzenleme ve internet yasasını anımsatan Erdoğan, bir yasal düzenleme Resmi Gazete’de yayımlanmadan Anayasa Mahkemesine müracaat edilemeyeceğini söyledi. ‘Akıl veriyor’ Erdoğan, CHP’yi eleştirilerini şöyle sürdürdü: “CHP, Pensilvanya’daki o zat tarafından idare ediliyor. CHP Genel Başkanı’na Pensilvanya’daki hocası akıl veriyor. Eline kasetler gönderiliyor. Montaj kasetler, akıl veriyor yol gösteriyor. 90 yıllık parti CHP, şu anda Pensilvanya’daki bir zat tarafından adeta kukla gibi oynatılıyor. Milliyet
Darp Edilen AK Parti Çaycısı Hayatını Kaybetti
Mardin'in Midyat İlçesi'ndeki AK Parti seçim bürosunda çaycılık yapan ve kimliği belirsiz kişilerce dövülen 19 yaşındaki Mehmet Veysi Altınışık, tedavi altına alındığı hastanede öldü. Olay Midyat'ın Ulucami Mahallesi Köşk Meydanı'ndaki Ak Parti seçim bürosu önünde geçen Pazartesi günü akşam saatlerinde meydana geldi. İddiaya göre, Mehmet Veysi Altınışık ile kimliği belirsiz kişiler arasında bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüşürken, sayıları ve adları öğrenilemeyen kişiler, Altınışık'ı dövdü. Olay sonrası eve giden ve kavga ettiğini ailesine söylemeyen Altınışık, dün hiç bir şey olmamış gibi işine gitti. Ancak dün akşam fenalaşan Altınışık, ailesi tarafından Midyat Devlet Hastanesi acil servisine götürüldü. Yapılan ilk muayenede darp sonucu dalağı parçalandığı belirtilen Altınışık'ın iç kanama geçirdiği belirlendi. Ameliyat edilen Altınışık, bugün saat 05.00'de yaşamını yitirdi. Cumhuriyet Savcılığı'nca yapılan otopsinin ardından Altınışık'ın cenazesi kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Ölüm haberinin ardından AK Parti Midyat İlçe Başkan Vekili Abdulvahap Arbağ, BDP Midyat İlçe Başkanı Feyzi Belke, Mehmet Veysi Altınışık'ın akrabaları ve sevenleri hastaneye geldi. Ak Parti Midyat İlçe Başkan Vekil Abdulvahap Arbağ, seçim arifesinde böyle bir olayın olmasından dolayı büyük bir üzüntü yaşadıklarını belirterek, 'Gerçekten çok üzüldük. Adaletin yerini bulması ve faillerin yakalanmasını istiyoruz. Bir daha böyle bir olayın yaşanmasını istemiyoruz ve böyle olayların yaşanmaması için de elimizden geleni yapmamız lazım. İnşallah bir daha böyle bir olayla karşılaşmayız. Huzurlu bir seçim geçirmek istiyoruz. Herkesi huzura davet ediyoruz' dedi. Ölen Mehmet Veysi Altınışık'ın ağabeyi 24 yaşındaki Mehmet Şirin Altınışık ise, 'Kardeşimi darp edenlerin biran önce yakalanmasını istiyorum. Failin adalet önünde hesap vermesini istiyorum. Dövmüşler onu, Köşk Meydanı'nda. AK Parti seçim bürosunda çaycılık yapıyordu. Kavga ettiğinin ertesi günü hastaneye getirdik onu, hastanede iç kanama geçirdiğini öğrendik. Zaten bize anlattı kavga ettiğini. Eve geldiğinde kendinde değildi' diye konuştu. DHA - Mehmet Halis İŞ