onedio
Görüş Bildir

Nobel Haberleri

Nobel ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Nobel ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Asgari Ücret 2025 Zammı İçin Bugüne Kadar Kim Hangi Tahminde Bulundu?
2025 asgari ücret zammının önümüzdeki günlerde belli olması bekleniyor. Yeni yıl için asgari ücret tartışmaları önceki senelerden farklı olarak bu kez aylar öncesinden başladı. Eylül ayı itibaren kamuoyunda oldukça yoğun bir gündem oluştu.  7 milyon çalışanı doğrudan; ülkenin tamamını ise dolaylı yoldan etkileyen asgari ücretin 2025’te ne olacağı herkes tarafından merak ediliyor. Çünkü asgari ücret, sadece işverenin çalışana verdiği minimum ücret değil... Asgari ücretle birlikte neredeyse A’dan Z’ye her kaleme zam da kaçınılmaz olacak. Günlük hayat, temel tüketim ürünleri, kiraya kadar pek unsurda fiyat artışları olacak.Öyle ki daha 2025 Ocak ayı gelmeden aylar öncesinden marketler raflarda etiket değişimine başladı. Peki, asgari ücretle ilgili öne çıkan tahminler neler? Bugüne kadar yapılan açıklamalara ve öngörülere bakıldığında çeşitli senaryolar ortaya çıkıyor. Gelin, asgari ücretle ilgili bugüne kadar hangi tahminler yapıldı, kim ne dedi hep birlikte göz atalım ve hatırlayalım.👇🏻
Nobel Ödüllü Daron Acemoğlu'ndan Türkiye'ye Nüfus Uyarısı Geldi
Antalya'da bir etkinliğe katılarak sunum yapan ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan Nobel ödüllü iktisatçı Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Türkiye'ye dair uyarılarda bulundu. Acemoğlu, nüfus konusunda özellikle dikkat çekici hususlara değindi. Emeklilik ve iş gücü değerlendirmesi de yapan Acemoğlu, Türkiye nüfusunun yaşlı olduğunu öne sürdü. Acemoğlu, Türkiye'yi Japonya'yla kıyasladı. Acemoğlu erken emekliliğin bir sorun olduğuna değindi. Acemoğlu'nun sunumundan dikkat çeken noktaları derledik...
"Kitabı Yaşıyor İnsan!" Netflix'te Yayınlanan Yüzyıllık Yalnızlık Dizisi İzleyiciyi Mest Etti!
Gabriel Garcia Marquez’in Yüzyıllık Yalnızlık adlı unutulmaz eseri, Netflix tarafından diziye uyarlanmıştı. 11 Aralık'ta tüm dünyada Netflix kütüphanesine eklenen dizi kısa sürede büyük bir izlenme yakaladı. İlk sezonu 8 bölümden oluşan dizi toplam 16 bölümden oluşacak. Çekimleri Kolombiya'da tamamlanan Yüzyıllık Yalnızlık'ın yönetici yapımcılığını 10 yıl önce hayatını kaybeden yazarın oğulları Rodrigo Garcia ve Gonzalo Garcia Barcha üstlenmişti. Kısa sürede büyük beğeni toplayan diziye gelen yorumlara birlikte göz gezdirelim!
Neden Başaramadık? 10 Maddede Türk Eğitim Sisteminin Bize Yaptırdıkları
Yenilikçi tasarımlara imza atan bir mühendis, milyonların ayakta alkışladığı bir operacı, altın madalya sahibi olimpik sporcu, Nobel ödüllü bir yazar, eserleri Louvre Müzesi`nde sergilenen bir ressam, simge binaların ünlü mimarı olacakken; neden bankada uzman yardımcısı, atanamayan sosyal bilgiler öğretmeni, acilde dikiş atan doktor veya bir özel bir şirkette excel mühendisi olduk. Sebeplerini sizler için sıraladık. İşte Türk eğitim sistemi…
Yabancı Yazarlar Kendi Eserlerini Okuyor
Severek takip ettiğimiz, birçok haberini de paylaştığımız Flavorwire sitesi yine güzel bir derlemeyle karşımızda: edebiyata damgasını vurmuş yazarların kendi eserlerini okuması. Sevdiğimiz yazarın çoğuyla hiç yüz yüze gelemeyeceğimiz için yaptıklarını belirttikleri çalışmadan, çağdaş da olsa klasikleşmiş yazarların videolarını biz de sizlerle sunuyoruz.Flavorwire’ın yaptığı seçkinin ötesinde yazarların seslerini duymak isteyenler, The Rodgers and Hammerstein Archives of Recorded Sound’a göz atabilir. New York Public Library’nin arşivi, yazarların yalnızca kendi çalışmalarını değil, başka ünlü edebi eserleri okumalarını da içeriyor.Flannery O’Connor, “İyi İnsan Bulmak Zor”William Faulkner, “Nobel Ödülü Kabul Konuşması, 1950″Sylvia Plath, “Lady Lazarus”Truman Capote, Tiffany’de Kahvaltı‘danJames Baldwin, Bir Başka Ülke‘denFrank O’Hara, “Having a Coke With You”Dorothy Parker, “Inscription for the Ceiling of a Bedroom”Kurt Vonnegut, Şampiyonların Kahvaltısı‘ndanJoan Didion, The Year of Magical Thinking‘denSaul Bellow, Yağmur Kral‘dan
Aklınızı Başınızdan Alacak En İyi 20 Kitap
Bazı kitaplar vardır ki, üzerinizdeki etkisi uzun zaman sürer. Bu pek tabii ki yazarın başarısıdır: kitabın etkisi sadece onu okurken değil; sonra da devam eder. Sebebi, hem provoke eden anlatımı, hem de altında yatan büyük fikir. Konunun sürükleyiciliği ise işin cabası.Dünyaca ünlü eğlence ve paylaşım sitesi Reddit'in kullanıcıları 'aklınızı başınızdan alacak kitapları' oylamış. Gerçekten dikkate değer bir liste. Bu yazımızda yer alan kitapların içeriklerini incelediğimizde de oldukça sürükleyici ve akıcı bulduk. Bizler de en çok beğenilen, en iyi kitaplar listesini sizler için bir araya getirdik. En iyi romanlar, kitap tavsiyeleri arayanlar için oldukça güzel bir liste. Okunacak kitaplar listesi yapıyorsanız ve okumadıklarınız varsa bu okunası kitapları kaçırmayın, mutlaka ekleyin! Dikkat, bu kitaplar sizi mutlu ettiği kadar, rahatsız da eder.İşte ilk 20:
Festivalin Sürprizi Ömer Süleyman
One Love Festival’in bu yılki ilk konukları belli oldu. Suriyeli ‘techno’ müzik sanatçısı Ömer Süleyman ve Bonobo bu yılki konuklar arasında. Bu yıl 13.sü düzenlenen One Love Festival’de sahne alacak isimler yavaş yavaş açıklanıyor. Suriye’nin Resulayn şehrinde doğan sanatçı Ömer Süleyman (Omar Souleyman) festivalin bu güne dek ağırladığı en ilginç konuklardan biri olacak. ‘Birlikte Hayata’ sloganıyla 14-15 Haziran tarihlerinde Parkorman’da düzenlenecek festivalin en çok konuşulacak performanslarından birine Ömer Süleyman imza atacak gibi görünüyor. Daha önce Björk, Damon Albarn gibi isimlerle sahne alan Süleyman, Glastonburry de dahil olmak üzere pek çok uluslararası festivalde yer aldı. Sanatçı, düğün şarkıcılığından 2013’te Nobel Barış Ödülü törenine uzanan yolculuğunu müziğine aktarıyor. Sıra dışı müziği, Arap kültürüne ait motifleri ve enstrümanları birleştirerek oluşturduğu ‘techno’ parçaları seslendirecek olan Süleyman’ın yanı sıra elektronik müziğin en çok sevilen isimlerinden İngiliz müzisyen Bonobo da yine festival sahnesinde olacak. Ön bilet satışlarının 24 Mart-9 Nisan arasında gerçekleşeceği One Love Festival, bu güne kadar 175 binin üzerinde izleyiciye ulaştı. aljazeera.com.tr
Orhan Pamuk: Batılılaşma Anlayışımız ''Unutma'' Kelimesi Üzerine Kurulmuş
Orhan Pamuk: Ben batılılaşmacıyım ancak bizim batılılaşma anlayışımız ''unutma'' kelimesi üzerine kurulmuş, bizim tarihimiz unutma tarihiNobel ödüllü yazar Orhan Pamuk , “Türk burjuvazisi, kendi kültürü ile ilgilenmediği için daha geleneksel kültürün örgütlü temsilcilerinin doğmasına yol açtılar. Unutmak değil, mevcutla modernleştirmeye mecburuz” değerlendirmesinde bulundu. Sainte Pulcherie Fransız Lisesi’nin 11 yıldır düzenlediği Kültür ve Edebiyat Sempozyumu’na katılan Orhan Pamuk, ''Ben batılılaşmacıyım ancak bizim batılılaşma anlayışımız ''unutma'' kelimesi üzerine kurulmuş, bizim tarihimiz unutma tarihi” dedi. 21 ve 22 Mart tarihlerinde yapılan sempozyumda bu yıl “Dünyaya Açılan Türk Edebiyatı” konusu işlendi. Nedim Gürsel ve Murat Belge de sempozyumun önemli konuşmacılarıydı. 21 Mart’ta sempozyumun açılışını yapan Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk, etkinlikte “Edebiyat Sevgisi Nasıl Aşılanır?” konulu bir söyleşi yaptı. Söyleşide okuma sevgisi kazanmanın tek koşulunun, gençlerin yakın çevresinde okumayı seven kişilerin bulunmasıyla olacağını belirten Pamuk, kendisine okuma sevgisini babasının aşıladığını; mesaj vermek için değil, içine girilecek yeni dünyalar kurmak için yazdığını; mutlu olmadığımız için ikinci bir dünyaya ihtiyaç duyulduğundan, romanın var olduğunu dile getirdi. Orhan Pamuk ayrıca “Dünya ilginç bir yer ve bir yazarın yazdıklarını okursak daha da ilginç olacak'' dedi. Pamuk, yazma amacını, ''Romanlarımı 20’li yaşlardaki kendim için yazıyorum, kafası karışık, öfkeli, sorular soran, hayalinde resimler ve metinler koşturan birine; hem kendi olmak hem var olduğunu hem de buraya ait olmadığını düşünen birine yazıyorum'' sözleriyle açıkladı. Pamuk, batılılaşma sürecimizi: ''Ben batılılaşmacıyım ancak bizim batılılaşma anlayışımız ne yazık ki Milan Kundera'nın ''unutma'' kelimesi üzerine kurulmuş, bizim tarihimiz unutma tarihi... Türk burjuvazisi, kendi kültürü ile ilgilenmediği için daha geleneksel kültürün örgütlü temsilcilerinin doğmasına yol açtılar. Unutmak değil, mevcutla modernleştirmeye mecburuz'' sözleriyle değerlendirdi. ''Aramızdan bazılarının kafası toplumla bir uyuşmazlık gösterir... Dışarıda bir dünya var kafanızda da bir huzursuzluk, bazı çatlaklar.. Kafasında çatlak olan bir birey olmanın zevki ve zihinsel çekiciliğini gösterirseniz gençlere, kafasında çatlaklar olan bireyler yetiştirirsiniz. Her şey, metin. imge, resim olursa hayat yaşamaya değer'' sözleriyle gençlere yazma yolunu açmanın yetişkinlerin görevi olduğunu söyledi. Sempozyumun ikinci gününde Murat Belge, ’’Türk Edebiyatının Dünyada Tanınması’’ konusunu ele aldı. Belge, ''Tanınalım, diye bir şey yapmıyoruz; Türk toplumu içe kapalı bir yapıda; Osmanlı Galata’sında daha dışa açık bir yapı vardı. Dış dünya ile ilgilenmedik. Bu kadar ilgisiz olmak ilginç. Orhan Pamuk çok şeyi değiştirdi. Edebiyata mimariyi getiren Pamuk, Nobel’i alınca Türkiye bayağı tanındı. Ben Türk'üm dediğimde Orhan Pamuk diyorlar. Bu bir başlangıç, inşallah sıra Oğuz Atay’a da gelecek'' sözleriyle edebiyatımızın dünyada tanınması ile ilgili umudunu dile getirdi. Son oturumda sözü alan Nedim Gürsel ise “Romancı ve Dünya”sını anlattı. Gürsel konuşmasında ''Okur, yazınsal metni kendi dünyasından okur; yeniden oluşturur. Oysa yazar için öncesi yalnızlıktır; tek başına bir beyaz kağıdın karşısında, tecrit edilmiş bir çalışmadır; sözcüklerle baş başa hayali bir dünya kurma çabasıdır; bir anlamda gerçek de olsa...” dedi. Okul Müdürü Alexandre Abellan ve Türk Müdür Baş Yardımcısı Mina Akcen açılış konuşmalarıyla başlayan ve Fransa ve Belçika Konsoloslarının katıldığı söyleşide, İstanbul’un değişik okullarından Türk Dili ve Edebiyatı öğretmenleri, Sainte Pulcherie Fransız Lisesi öğrenci ve velilerinden oluşan 200’den fazla izleyici hazır bulundu. T24
Guardian: 'Erdoğan Böl-Yönet Politikası Uyguluyor'
Guardian gazetesi birinci sayfasında Yazarlar Birliği Pen'in Twitter'ın yasaklanmasına bir açık mektup yayımlayarak sert tepki gösterdiğini aktarıyor. Haberde Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk'un Türkiye'de durumun 'kötüden daha da kötüye hatta korkunca doğru gittiğini söylediği' belirtiliyor. Pamuk, Guardian'a mülakatında 'Türkiye'de ifade özgürlüğünün şimdiki kadar kötü olduğu zaman oldu. 2008'de YouTube'un kapandığı zaman gibi. Ama o zaman en azından gelecek konusunda umutluyduk. Oysa şimdi değiliz.' diyor. Aynı gazetede yer alan yerel seçimlerle ilgili bir haberde ise, 'Türkiye'nin seçimde Erdoğan konusundaki hükmünü vereceği' belirtiliyor. Okmeydanı'ndan izlenimlere yer verilen yazıda özetle şöyle deniyor: 'İstanbul'un merkezinden 10 dakika uzaklıktaki semtte, hükümeti destekleyen muhafazakarlarla, solcu muhalefeti destekleyen mahalleleri ayıran 'sınır'ı zırhlı polis araçları koruyor. Okmeydanı Türkiye'nin en büyük şehrini ve başkenti kimin yöneteceğine karar verilecek olan seçimler öncesinde ortadan ikiye bölünmüş durumda. Semtte seçimler öncesinde polisle çatışmalarda iki gencin ölmesi nedeniyle gerginlik had safhada.' 'Seçimler, geçen yazki sokak gösterilerinden sonra Erdoğan için ilk sınav. Erdoğan'ın 11 yıllık iktidarı birçok açıdan ciddi zorluklarla karşı karşıya ve otoriter tarzına muhalefet artıyor. Erdoğan, yolsuzluk iddiaları karşısında, halkı sadık olanlar ve hainler olarak bölme stratejisini benimsemiş görünüyor. Böl ve yönet stratejisinin sonuçları Okmeydanı'nda çok belirgin. Okmeydanı'nın yukarı kısmında Alevi azınlık yaşıyor. Duvar yazıları radikal solcu grupların hakimiyetine işaret ediyor. Duvarlarda 'Faşistler Giremez' ve 'Berkin Elvan Ölümsüzdür' yazıyor.' 'Sınır'ın diğer tarafında ise İslamcı ve sağcı partilerin bayrakları dalgalanıyor. Duvarlarda 'Okmeydanı Komünizme Mezar Olacak' ve 'Şehitler Ölmez' yazıyor. İki gencin de babasının çocuklarının ölümünün istismar edilmemesi çağrısına rağmen Erdoğan, semtteki çatışmalarda başında vurulan 22 yaşındaki Burakcan Karamanoğlu'nu şehit, ekmek almaya giderken öldürülen 15 yaşındaki Berkin Elvan'ı da terörist olarak niteliyor.' 'Semtteki bir tekstil işçisi, Erdoğan'ın idaresi altında hayatın daha iyi olduğunu söylüyor; 'Daha önce suç vardı. Sokaklar pisdi. Dükkanlarda alınacak bir şey yoktu. Şimdi bol bol her şeyimiz var. Barış da var. Askerler ölmüyor. CHP, iyi bir lider çıkarırsa oyumu veririm. Ama kimseyi göremiyoruz' diyor.' 'Başka biriyse Erdoğan'ın yönetim tarzının bu şekilde devam edemeyeceğini söylüyor; 'Türkiye'de insanların yarısı Erdoğan'ı koşulsuz seviyor. Diğer yarısı da gerçekten nefret ediyor. Bir yarısı onun sesini duymaya, posterlerde yüzünü görmeye ya da televizyonda görmeye dayanamıyor. Bir ülkeyi böyle nasıl yönetebilirsiniz?'BBC Türkçe