Ele Geçince Tadından Yenmeyen Bir Kurum: 14 Maddeyle Neden YÖK Canısı?
YÖK, yani Yükseköğretim kurulu 1982 Anayasası'nın 131. maddesi esasında; 'Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile kurulmuştur.
Ancak bugün eşi dostu hısım akrabayı işe almak, kendinden olanı rektör yapmak, üniversitelerin kafalarına göre takılmasının önüne geçmek, iktidarın sopası olmak gibi daha asli görevleri vardır. YÖK nedir, ne değildir anlatmayacağız, sorumluluklarından, görev alanlarından bahsetmeyeceğiz, dilimiz döndüğünce neden gereksiz onu anlatacağız.
1. Yök, üniversitelerin, orada çalışanlar tarafından seçilen kişilerce yönetilmesine engeldir.
2. Türkiye gibi 75 milyonluk bir ülkenin, dünyanın en iyi 100 üniversitesine hiç üniversite sokamayışının sebebidir Yök.
3. Bilimsel özgürlüğün önündeki en büyük engeldir.
4. Ödül alan neredeyse bütün Türk bilim insanlarının ya yurt dışında eğitim görmüş ya da yurt dışında çalışan kişiler olmasının baş sorumlusudur Yök.
5. Üniversitelere seçmece kendi adamlarını doldurmanın bir numaralı aktörüdür kendisi.
6. Dünyaca kabul gören bilimsel dergilerde, yayınlarda Türk üniversitelerinden çok az makale bulunmasının sebebidir.
7. Türkiye’nin bir “ara eleman” ülkesi olmasının en önemli sorumlusudur.
8. Türkiye’nin tıp, mühendislik, bilişim, sosyal bilimler, vb. hiç bir alanda dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olmamasının temellerini atandır yök.
9. Yök, Demokles’in kılıcıdır, bilim yapan, düşünen, fikir üreten insanların tepesinde sallanan.
10. Yök, bilim insanlarını, düşünce insanlarını, eğitimli kişileri, bunlarla hiç alakası olmayan kişilerin yönetmesinin aracıdır.
11. Kuruluş amacı üniversiteleri tek tipleştirmek, bilimden uzaklaştırmak, akademik özgürlükleri yok etmek, bilim insanları üzerinde baskı kurmak olan bir kuruldan başka bir şey beklemek yanlıştır.
12. Kurulduğu tarihten bu yana, bütün hükümetlerin muhalefetteyken eleştirdiği, kaldırılması gerektiğini savunduğu, ancak iktidara gelince bağrına bastığı bir kurumun asıl amacı çok nettir.
13. Bağımsız, özgür, bilimsel bir yüksek öğretim isteniyorsa, toplumda olumlu yönde bir değişim ve gelişim arzulanıyorsa, üniversitelerin bilim, teknoloji üretmesi bekleniyorsa bunun önündeki en büyük engel kesinlikle kaldırılmalıdır.
14. Aksi halde Türkiye’nin gelişmeyi betonda aramaya devam etmesi kaçınılmaz olacaktır.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!