Zonguldak'ta Madencilerin Yeraltındaki Eylemi Sürüyor

ZONGULDAK'ın Ereğli İlçesi'ne bağlı Kandilli Beldesi'ndeki özel maden ocağında çalışan yaklaşık 500 işçi, 60 arkadaşlarının işten çıkarılması üzerine üretimi durdurarak yer altında başlattıkları eylemi sürdürüyor. 

Sabah, beldedeki Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Armutçuk Müessese Müdürlüğü maden ocağında çalışan madenciler, ocağa giderek eylem yapan işçilere destek verdi.2005'te TTK'dan ihale ile kiraladığı sahada üretim yapan maden şirketi, ihale sözleşmesinde yer alan 12 milyon ton kömür rezervinin sahada bulunmaması, haritalarda yer almayan bölgedeki olası kömür rezervinin belirlenmesi ve hazırlanması için süre verilmemesi gibi nedenlerle işçi çıkarmaya başladı. Daha önce 29 işçinin işine son verildiği işletmede, dün de 60 madenci işten çıkarıldı.

YERİN 250 METRE ALTINDALAR

Bunun üzerine dün sabah vardiyasına gelen işçiler, üretimi durdurarak yerin 250 metre altında eylem başlattı. 16.00-24.00, 24.00-08.00 vardiyalarında çalışan işçilerin de katılmasıyla yer altında eylem yapan işçi sayısı 500'e ulaştı. Yemek ihtiyaçları Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) tarafından karşılanan işçilere dün aileleri de ocak önüne gelerek destek verdi. Aileler, akşam ise evlerine gitti.

'KİMSE BİZİ ARAMADI'

Dünden bu yana kimsenin kendilerini aramadığını, sorunun çözülmesi için bir adım atılmadığını vurgulayan Mutlu, 'Ne olacağını biz de bilmiyoruz. Ancak bir adım atılmazsa, işçilere çalışmaya devam edeceklerine yönelik güvence verilmezse, arkadaşlarımız eylemlerinde kararlı görünüyor' dedi.Yer altındaki işçilerin yemek ihtiyaçlarını sendika olarak dışarıdan sağlamaya çalıştıklarını belirten Mutlu, 'Bu konuda şuana kadar herhangi bir sıkıntı yaşamadık. Bundan sonra da süreç bu şekilde işlemeye devam edecek' diye konuştu

TTK'da çalışan madenciler, yer altındaki arkadaşlarına bir süre alkışlarla destek verdikten sonra ocaktan ayrıldı.

500 maden işçisi yer altında eylem yaparken bazılarının eşleri de maden ocağına gelip eyleme destek vermeye başladı. Eşi 8 yıldır maden ocağında çalışan Gülcan Demir ekmeklerine sahip çıkmak için geldiklerini söyledi. Kış mevsiminde olduklarını ve kimsenin işyerinin kapanmasını istemediğini dile getiren Demir “Çocuklarımız okuyor. Evimize aylık girmezse bizim halimiz ne olur? Benim bir desteğim yok” dedi.

Maden işçisi Mehmet Ali Acar’ın eşi Yıldız Acar ise 1 yaşındaki bebeğini evde bırakarak maden ocağının önüne geldiğini belirterek yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarına boğuldu. Eşlerinin kışın ortasında işten çıkartıldığında nereye gideceklerini soran Acar “Nereden ekmek bulacağız bu saatten sonra? Biz buraya güvendik kredi çektik, kirada duranlar, çocuk okutanlar var. Yazık günah değil mi? Bir işçi ile bu kadar da oynanmaz yani. Maden işçisi bu kadar mı değersiz? Yer altından ekmek paralarını çıkartıyorlar bunlar alın teri ile. Hiç mi hakları yok? Eşlerimizin kazandığı ekmeği çok görmesinler. Evimize yakın, eşimiz sabah gidiyor akşam geliyor. Onu da geri gelecek mi korkusu ile bekliyoruz. Eşlerimize de yazık. Buraya çok kişi umudunu bağladı. 6. aydan bu yana ha bu gün, ha yarın, yeter artık yani. Psikolojimiz iyice bozuldu bizim. Çocuklarımıza istediklerini veremiyoruz. Eşlerimiz boynu bükük kalıyor. Benim eşim akşam eve geldiğinde konuşma bile konuşamıyoruz, cevap bile veremiyor sorularımıza. Eşim gülmeyi dahi unuttu benim. Bu kadar mı değeri yok benim eşimin? Benim eşim sabahın 6’sında çıkıyor akşam 5’te geliyor eve” diyerek gözyaşlarına boğuldu.

3 çocuk annesi Dilber Kartal madenci eşi Halil Kartal’ın işten çıkartılmamasını istedi. Dilber Kartal konuşmasında 'Akşam pişirdiğimiz sıcak çorba midemize eşimizin yüzü gülmediği için sıcak inmiyor. Benim aklımın ve mantığımın almadığı şey, bu madenci ölümlerinden sonra çıkıyorlar başsağlığı diliyorlar. Allah razı olsun. Ama, bizim eşlerimiz her gün ölüyor. Buna kim ne diyecek?' dedi.

Maden işçisi Coşkun Yılmaz’ın annesi Nazlı Yılmaz, kendilerinin bin liraya kanaat getirdiklerini ve o para ile geçinmek için çaba gösterdiklerini söyledi. İki oğlu ve kendilerinin kirada oturduğunu belirten anne Nazlı Yılmaz konuşmasında şunları söyledi: “Ben kirada, oğlum kirada. Aldığı 800 milyon maaş onu da bize çok görüyorlar. Benim burada kurulu bir düzenim var. Ben çocuğumu göndereyim de nereye göndereyim? Bunu yapmasınlar, etmesinler. Ben altı aydan bu yana yemek mi yiyorum, havada mı geziyorum, karada mı geziyorum, hasta mıyım? Benim sağlığımı onlar mı verecek? Ben buraların kapanmasını istemiyorum. Ben aldığımla yetiniyordum.”

Maden işçilerinin eşleri sorun çözülene kadar eylemlerine devam edeceklerini söyledi.

Şafak NEGÜZEL/ Zonguldak, DHA ve zonguldak.net